İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım; İsrail saldırılarının en büyük caydırıcı gücün sokaklara çıkıp protesto etmek olduğunu söyledi. Yıldırım ateşkes konusunda ise; 'Mısır'ın katkısını da inkar edemeyiz. Ama Türkiye'nin bu çıkışları, arabuluculuğu olmasaydı Mısır bu süreçte yalnız kalabilir, ateşkes de sağlanamayabilirdi. Bu açıdan ateşkesin gizli mimarı Erdoğan'dır' dedi.

Röportaj: Murat AKSOY

İsrail'in son Gazze saldırısında ateşkes 8. günde geldi. Siz Gazze konusunda hassas biri olarak neler yaşadınız bu sürede?

Son saldırılarla birlikte İsrail bir kere daha saldırgan karakterini ortaya koydu. Acımasızlığını, yıkmaya yönelik bir devlet olduğunu bütün dünyaya gösterdi. Tabi sonuçları çok çok ağır. Saldırıları sadece ölen ve yaralanan insan üzerinden değerlendirsek dahi durum acı. Ancak diğer taraftan bu saldırılar, dört yıl önceki saldırılardan sonra yeni yeni toparlanmaya çalışan bir şehrin de yıkılması. Dört yıl önceki saldırılarda hastaneler, okullar, yerleşim yerleri hatta bahçeler bile zarar görmüştü. Portakal, Limon hatta zeytin ağaçları bile yerlerinden sökülmüştü. Bu sürede onların büyük kısmı yeniden hayata kazandırılmıştı ki, bu saldırılarla tekrar yıkıldılar. Onlar yıkacak, insani yönü ağır olanlar da tekrar yapacak. Bunun başka çaresi yok.

SAPAN TAŞI BİLE SALDIRI NEDENİ OLABİLİR

İsrail saldırı gerekçesi meşru savunma. Bu size ikna edici geliyor mu?

Kesinlikle değil. Burada söz konusu olan bir mantık. Mavi Marmara'ya da saldırırken de aynı şeyi söylediler; 'meşru savunma' dediler. Oysa bizim elimizde silah yoktu. Tamamen insani amaçla gitmiştik. Ama İsrail Akdeniz'i kendi toprağı gördüğü için Mavi Marmara'ya saldırmıştı. İsrail Mavi Marmara'ya kadar Türkiye'yi de kendi toprağı görüyordu. Kısaca İsrail tüm bölgeyi kendi toprağı görüyor. O nedenle Gazze'den bir tane sapan taşı dahi gitse bu İsrail için saldırı nedeni olabilir. Saldırıları da savunma hakkı olarak savunabilir.

Batı'nın, ABD'nin desteğini nasıl okuyorsunuz?

ABD Başkanı Obama refleks olarak İsrail'e destek verdi. Ama önemli bir nokta var. ABD halkı eskisi gibi destek vermiyor, İsaril'i haklı görmüyor. ABD'de yapılan anketlerde İsrail'i haklı görenlerin oranı yüzde 57'lere kadar düşmüş durumda. Eskiden Gazzelileri haklı görenlerin oranı yüzde 10'larla ifade ediliyordu. Şimdi bu oran yüzde 40'la çıkmış durumda. Birkaç yıl içinde ABD'de İsrail'e kolay kolay destek veremez noktaya gelebilir. Bu da İsrail'in ABD halkı nezdinde de desteği kaybettiğini gösteriyor.

ATEŞKES GEÇİCİ ÇÖZÜMDÜR

Hükümetin ve Erdoğan'ın rolü ateşkese giden süreçte etkili oldu mu?

Başbakan Erdoğan'ın Gazze'ye yapılan saldırılar sırasında Mısır'da yaptığı konuşma, Türkiye'de yaptığı konuşma, Pakistan'da yaptığı konuşma çok çok önemli. Başbakan o konuşmalarla adaletsiz olan, haklının değil güçlünün yanında olan herkese mesaj verdi. BM'ye getirdiği eleştirilerle; Afganistan'da kimin yanında olduğunu ortaya koydu; Çeçenistan'da kimin yanında olduğunu ortaya koydu; Doğu Türkistan'da kimlerin yanında olduğunu koydu; Filistin'de kimin yanında olduğunu ortaya koydu. Başbakan Erdoğan'ın bu çıkışları Gazze halkı tarafından Filistinliler tarafından da coşku ile karşılandı. Başbakan çıkışları ile tüm dünyaya adalet çağrısı yapmış, Gazze'de yaşanan zulme dikkat çekmiştir.

Bu çıkışların ateşkese katkısı oldu mu?

Olmaz olur mu, elbette oldu. Ama ateşkeste Mısır'ın katkısını da inkar edemeyiz. Ki Mısır bu olayda daha çok etkileniyor. Gazze hemen sınır komşusu. Ama Türkiye'nin bu çıkışları, arabuluculuğu olmasaydı Mısır bu süreçte yalnız kalabilir, ateşkes de sağlanamayabilirdi. Bu açıdan ateşkesin gizli mimarı Erdoğan'dır, Türkiye'dir.

ABLUKANIN KAYBEDENİ İSRAİL

Ateşkes imzalandı. Bu kalıcı mıdır ya da nasıl kalıcı hale getirilebilir?

Ateşkes geçici bir çözüm ve ne kadar süreceği de belli değil. Çözüm, İsrail'in işgal ettiği topraklardan çekilmesi. İkincisi uluslararası hukukun İsrail'in işlediği suçları görmesi ve yaptırım uygulamasıdır. İsrail şu anda kendini dokunulmaz görüyor. Ama Mavi Marmara Davası ile İsrail'in bu dokunulmazlık zırhını delmeyi planlıyoruz. İsrail eğer uluslararası hukuk tarafından yargılanabileceğini bilirse saldırırken, çocuk öldürürken bir kez daha düşünecektir.

Ateşkes imzalandı ama Gazze'ye abluka sürüyor. Nereye kadar devam edecek bu?

Gazze'ye abluka devam ettiği sürece kaybeden Gazze değil, İsrail. İsrail abluka uyguladıkça kendisi de ablukaya alınıyor. İsrail dünyadan izole oluyor. Dünyadaki Yahudiler de İsrail'den şikayetçi. Siyonizmin bir virüs olduğunu düşünüyorlar. Abluka Gazze'ye uygulanıyor ama bundan en fazla zararı İsrail görüyor.

Neden Gazze'ye abluka uygulanıyor?

Gerekçeleri denizden silah geleceği şeklinde. Esas neden başka. Esas neden ekonomik.

İSRAİL GAZ YATAKLARINI İSTİYOR

Yani…

Gazze kıyıları dünyanın en zengin gaz yataklarına sahip. İsrail o bölgeyi kaybetmek istemiyor. Yani abluka güvenlik gerekçesi ilde değil ekonomik gerekçe ile uygulanıyor. Gazze zaten kendi silahını üretmiş. Tel Aviv'e, Kudüs'e kadar gidiyor yaptığı silahlar. Bu açıdan 8 günlük savaşın galibi Hamas ve lideri oldu, Gazzeliler oldu. Evet Gazze'de insani kayıpları daha fazla oldu ama Hamas ve lideri artık tüm dünyanın siyasi muhatabı oldu. Hamas'a en güzel iyilik ancak böyle yapılabilirdi. İsrail son saldırıyla Hamas'a iyilik yaptı.

İSLAM DÜNYASI BAĞIMSIZ OLMALI

Erdoğan BM'ye seslenirken İslam ülkelerinin içinde olduğu kurumlara da seslendi. Bu kurumlar neden etkisiz?

Gerek İslam İşbirliği Teşkilatı gerekse Arap Ligi son krizde etkili olamadı. Nedeni de özgüven eksikliği. Ama bu da aşılacak. Bu bir süreç. Başbakan Erdoğan bunlara seslenerek önemli bir iş yaptı. Ben bundan sonraki süreçte bu yapıların bu eleştirileri dikkate alacağını düşünüyorum. İslam dünyası daha yeni uyanıyor. Bu süreçte bazı zaaflar olabilir. Bunlar da aşılacak. Zaten bu kurumlar böyle krizi durumlarında etkili olmazlarsa sadece adları kalır. Her kurum yaptıklarıyla ya büyük ya küçülür.

İslam dünyası ne yapmalı?

İslam dünyası kendi arasında her alanda işbirliğini arttırmalı. İkincisi savunma sanayisinden bağımsız olmalı. Dışa bağımlılıktan vazgeçmeli ve kendi savunma sanayilerini geliştirmeli. Her açıdan bağımsızlaşmalı.

İSRAİL ARTIK DOKUNULMAZ DEĞİL

Mavi Marmara Davası başladı. Beklentiniz nedir?

Biz bu davadan çok umutluyuz. Çünkü 6 milyara tanığımız var. Dünyada hiçbir davanın bu kadar tanığı yoktur. Bu davayı artık hiçbir hukuk devleti sulandıramaz. Buradaki dava başladıktan sonra farklı ülkelerde benzer davalar açılmaya başladı. Bu da olumlu bir gelişme.

Sonuçları ne olur?

Suçlular hakkında İnterpol'de arama kararı çıkarılabilir. Beklentimiz o yönde. Eğer bu olursa, suçlular İsrail dışına çıkamazlar. İkincisi farklı ülkelerde açılan davalarda da benzer sonuçlar çıkarsa iyice izole olur, İsrail'den dışarı çıkamazlar. Bu davlarda İsrail ilke kez yargılanıyor. Yani İsrail artık dokunulmaz değil. Dokunulmazlığı kalktı. Dava kısa da sürse uzun da sürse sonuç değişmez. Yani İsrail işgal ettiği toprakların dışına çıkamaz hale gelebilir.

SALDIRILARIN KAZANANI HAMAS

İsrail'in bu saldırısı İran'a mesaj mı?

Ben İsrail'in İran'ı vuracağını sanmıyorum. Ben hesaplaşmanın Suriye ve Lübnan ile sınırlı kalacağını düşünüyorum. İsrail test ediyor. Dünyada kendine destek verenlerin konumu nedir, Arap Baharından sonra bölgedeki dengeler nasıl değişti. İsrail bu saldırılarla bunları test etti.

Sonucu…

İsrail iç politikası açısından bakıldığında Netanyahu ve Liberman seçimde bu saldırların olumlu sonuçlarını alabilirler. Ama dış dünyada ise İsrail giderek yalnızlaştı. Çevre ülkeleri ve Mısır'ı iyice kaybetti. Bu çevre ülkelerde Hamas'î siyasi muhatap kabul ettiler. Eskiden Mahmut Abbas ile görüşülürken şimdi Halid Meşal muhatap.

Böyle bir saldırı tekrarlanır mı?

Dönemsel olarak karşılıklı bombalamalar olabilir. Bunlar orta ölçekli de olabilir. Ama İsrail bundan sonra tek başına böyle bir saldırıya kalkışmaz.

Filistin'in BM'de tanınması mümkün mü?

İsrail'in derinlerinde artık bölgede iki devletli bir yapılanma olsun düşüncesi var. Çünkü bölgede etkin olmaya başlayan güçler; 'İsrail bölgede olmasın diyor'. O nedenle İsrail'de Filistin devletinin varlığını destekleyenler olacaktır. Önümüzdeki dönemde bu konuyu çokça konuşacağımızı sanıyorum.

MEYDANLAR İSRAİL'İ CAYDIRIR

İHH Gazze'de neler yapacak?

İHH Gazze ofisi orada, Gazzelilerin her türlü ihtiyacına karşılık vermeye gayret ediyor. Yıkılan evleri yeniden yapmaktan hastalara yardıma, gıda dağıtımından barınma sorunlarına kadar İHH Gazze ofisi yapacak. Şu anada hastanelerde ciddi doktor ve ilaç ihtiyacı var. Onların giderilmesine çalışıyoruz öncelikli olarak. Ama burada şunu tüm okuyucularımızla paylaşmak istiyorum.

Buyrun…

İnsanlığa yapılacak en büyük katkı şu; İsrail'in Gazze'ye ya da başka bir yere saldırdığında yapılması gereken şu olmalı; hemen meydanlara çıkmak ve tepki vermek. Bu o kadar etkili ki anlatamam. Çünkü İsrail'in en çok dikkate aldığı şey bu protesto eylemeleri, dünyanın nesrinde olursa olsun. Eğer protesto yoksa şiddete devam ediyor, varsa, tepkinin etkinse göre davranıyor. Mavi Marmara'da bizi vurdular. Binerce insan sokağa döküldü, siyasiler ortak tavır aldı ve bizi 3 gün içinde bırakmak zorunda kaldılar. Son olayda da Gazze saldırının hemen ardından meydanlara dolsaydık, saldırılar bu kadar uzun sürmezdi. Çünkü İsrail'in bu yaptıklarından rahatsız olan kişiler, kurumlar, çift kimlikli vatandaşlar var. Onların da İsrail'e etkisi var. Bir daha Gazze bombalanırsa sıcak yataklarınızdan bir iki saatliğine meydanlara çıkın. Filistinlilere, Gazze en büyük yardımı böyle yaparsınız.

YENİ ŞAFAK