Habur’dan gelen PKK’lı grubun sözcüsü Şerif Gençdal’ın avukatlarının itirazı üzerine değil mahkeme tarafından resen serbest bırakıldığı ortaya çıktı. Bu, Taraf’ın “Ramazan Ateşkesi” manşetiyle duyurduğu yeni sürecin iyi niyet işaretlerinden biri.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün İran yolunda uçakta gazetecilere “Kürt meselesinde iyi şeyler olacak” demesinin üzerinden 15 ay geçti.

Bu 15 ay içinde Kürt sorununda Cumhuriyet tarihinde eşi benzeri olmayan ‘iyi şeyler’ yaşandı. Daha da iyi şeyler olacağına dair ümitler yükseldi. Ardından başta açılımı yapan aklın da kafa karışıklığını ortaya koyan KCK operasyonu olmak üzere kötü şeyler olmaya başladı.

Son üç aydır ise üst üste o kadar kötü şey yaşandı ki bu kötü haberler bundan sonra olacak daha kötü şeylerin işareti olarak yorumlandı.

İşte tam bu noktada durumun kötüye gittiğini gören Ankara’daki devlet aklı yeniden devreye girdi. Bitti denen açılım yeniden başladı.

Bunun ilk işaretini geçen hafta yazmıştım.

“Ramazan Ateşkesi”nden bir gün sonra

1998-2004 arasındaki barış ortamını doğuran 1998 ateşkesinin görüşüldüğü köprü altındaki balıkçı uzun yıllar sonra Ankara’dan üst düzey yetkilileri ağırlamıştı. Referanduma kadar ve Ramazan boyunca silahların susmasını öneren ‘devletlilerin’ bu ziyaretini Taraf, “Ramazan Ateşkesi” olarak sürmanşet yaptı.

Gazetecilik reflekslerini siyasi tarafgirliğinin şehvetine kurban etmiş Türk basını bu haberle pek ilgilenmedi. Tıpkı pek çok bilgi, yer, isim, tarih ve tanığa rağmen 1996-1999 yılları arasındaki Genelkurmay-PKK görüşmeleriyle ilgilenmediği gibi.

Hâlbuki Taraf’ın “Ramazan Ateşkesi” sürmanşetinin hemen ertesi günü gazetelerin iç sayfalarında küçük bir haber olarak kendine yer bulabilmiş çok önemli bir gelişme yaşandı.

16 temmuz tarihinde Kandil’den gelen PKK’lı grubun sözcüsü Mehmet Şerif Gençdal tahliye edildi.

Bu haberi çok önemli yapan gözlerden kaçan bir ayrıntı.

Anadolu Ajansı’nın geçtiği haberde Gençdal’ın, avukatlarının tutukluluğuna itirazı üzerine tahliye edildiği yazıyordu.

Hâlbuki avukatların daha bir hafta önce yaptıkları itiraz mahkeme tarafından reddedilmişti.

Bu arada her ne olduysa, savcı tutukluluğun kaldırılması için mahkemeye bir yazı gönderdi ve mahkeme de benzer davalarda pek rastlanmayan bir şekilde toplanıp Gençdal’ı resen tahliye etti.

Telefonda görüştüğüm Şerif Gençdal’ın avukatları Ferda Miran ve Fethi Gümüş de kararı sıradışı ve ilginç buluyor.

Tahliye kararından bir saat önce olan bitenden habersiz müvekkiliyle cezaevinde görüşen Avukat Ferda Miran bir saat sonra Gençdal’ın tahliye edildiğini öğrenip onu çıkarmaya gitmiş.

Avukat Gümüş savcıların ve mahkemelerin kendi kendilerine toplanıp böyle bir tahliye kararı almasını sıra dışı buluyor.

Avukat Miran’a göre ise bu kararın bir mesajı var: Devlet “tüm kapıları kapatmıyoruz” diyor.

Ferda Miran’ın anlattığı kadarıyla Gençdal’ın tutuklama kararı da zaten epeyce sıra dışıymış. Bütün haberlerde çıktığı gibi Gençdal Nevruz’da yaptığı konuşma nedeniyle tutuklanmamış. Tutuklama, Tokat Savcılığı’na gelen ve oradan da Diyarbakır Savcılığı’na ulaştırılan bir ihbar mektubuna dayanıyor. Diyarbakır’da bile olmadığı 2005 yılında bir adam kaçırma olayına adı karıştığı için tutuklanıyor Gençdal.

Grubun kamuoyundaki yüzü Gençdal tutuklandığında henüz Mahmur ve Kandil’den gelen grup hakkında tutuklama kararı verilmemişti.

Avukatlar o tutuklamada da gözlerden kaçan bir noktaya işaret ediyorlar.

17 haziranda mahkemelerde yargılanan gruptan 10 kişi hakkında tutuklama kararı çıkarılırken bir hafta sonra yapılan ikinci grubun davası için mahkeme zorla getirilme kararı çıkarmıyor ve sanıklar da duruşmaya katılmıyorlar. Mahkeme benzer terör davalarında özellikle de yargılananlar serbestken pek yapmadığı bir şeyi yapıyor ve 23 eylül gibi uzak bir tarihe erteliyor bir sonraki duruşmayı. Sanıklar hakkında yurtdışına çıkış yasağı da konulmuyor.

Habur’dan giriş yapan grup Mahmur’a geri dönüyor

Ve dün ANF’nin duyurduğu habere göre aralarında birkaç gün önce tahliye dilen Gençdal’ın da olduğu, aylar önce Habur’dan giriş yapan grup Mahmur’a geri dönüyor. Mahkemenin sözcü Gençdal’ı tahliye etmesinden hemen sonra bu kararın alınması da dikkat çekici.

Gençdal’ı bir ihbar mektubuna dayanarak tutuklayanlar iyi şeyler oluyor havasının zehirlenmesini amaçlamışlardı. Gençdal’ın mahkeme kararıyla serbest bırakılması ise Ramazan Ateşkesi isteyen devletin içindeki açılım yanlısı kanadın bir iyi niyet mesajı.

Anlaşılan devletin açılımı destekleyen ve karşı çıkan kanatları hukuk üzerinden de hesaplaşıyor.

Üzerinden iki hafta geçmesine rağmen hâlâ yalanlanmayan 1998 ateşkesi öncesinde de PKK ile devlet arasındaki görüşmelerde benzer jestler yapılmıştı. O görüşmeler sırasında devlet adına görüşmeleri yürütenler, barış konusunda ciddiyetlerini ve güçlerini göstermek için HADEP Kongresi’nde bayrak indirme olayı nedeniyle tutuklanan birkaç kişiyi serbest bırakmışlardı.

Bu anlattıklarım olan biten tüm bu kötü şeyler nedeniyle size pek inandırıcı gelmiyor olabilir. Başbakan’ın konuşmaları, Karasu’nun açıklamaları...

Ama unutmayın bu, artık uzatmaları oynanan bir savaş. Ve kimse bir inat uğruna bu noktadan bir iç savaşa doğru ülkenin sürüklenmesini göze alamaz.

Yani enseyi karartmayın. Köprü altındaki balıkçı yeniden devrede ve Kürt sorununda yeniden iyi şeyler olmaya başlıyor.

TARAF