Yandaş yargı, çoktan oluşturulmuş!
Düşünebiliyor musunuz, Van Savcısı görevden atılmış.. YARSAV denilen meslek örgütü, tek kelime ile olayı kınamamış!
Erzurum’da, savcıların yetkileri ellerinden alınmış..
Bırakın savcılar lehine bir açıklamayı, aleyhine demeçler verilmiş!
Ve bu sözde meslek örgütü; şimdi ilk defa bir suç duyurusu yapıyor?
Ne için yapılıyor bu suç duyurusu?
Hakimlere baskı girişimlerini önleme, savcılara gözdağı verme çabalarını yargıya intikal ettirmek için mi?
Hayır..
Suç duyurusu; bazı savcıların yetkilerinin ellerinden alınması, bazı hakimler için yer değiştirme kararları verilmesi, bazı YARSAVüyelerinin de, boş başsavcılıklara getirilmesi için toplanmak isteyen HSYK’nın çalışması ile ilgili..
YARSAV’a ne imiş, HSYK’daki bu çalışmalar?
Bazı savcılık/hakimlik makamlarını boşalttırıp, halen boş olan makamlarla birlikte hepsini, YARSAV üyeleri ile doldurmak için mi, yakından takip ediliyor bu çalışmalar?
Nedir YARSAV’ın derdi ki, HSYK’daki çalışmalarla ilgili olarak suç duyurusuna imza atılıyor?
İşin bir de şu vahim yanı var.. YARSAV suç duyurusu yapıyor.
Peki, suç duyurusunu kim ele alacak? Büyük ihtimalle YARSAVüyesi savcılar..
Evet; TBMM’nin karar alması zorunlu ama, olayın o bölümünü atlarsanız, şikâyetçi ile şikayeti inceleyecek olan savcının aynı dernekten olduğu skandalı ile karşı karşıya kalırız..
YARSAVüyeleri, hem şikâyetçi, hem de şikâyeti inceleyen makam..
Ne garip durum, değil mi? AKParti’yi, “yandaş yargı” oluşturma girişimi ile suçluyorlar ama.. Kendileri çoktan bunu sağlamışlar bile..
Bir dernek, yargı camiasında kurulmuş ise, şu kişi için, bu kişi için nasıl suç duyurusu yapar? Olaylarda taraf olmaya, nasıl kalkışır?
Kendi dernek üyelerine, adeta “istediğimiz gibi karar verin” talimatı nasıl yollar?
Ve özellikle de, bu suç duyurusunda muhatap, hep eleştirilen AKParti’den ise..
Halkın büyük çoğunlukla iktidara getirdiği partinin bir üyesi ise..
Diyecekler ki, “Bizim hiçbir siyasi partiye önyargımız yok!..”
O zaman soralım: “AKPartili Bakan dışında, hangi siyasi kişi için suç duyurusunda bulundunuz?”
Gerçekten de YARSAV’ın, herhangi bir siyasi kişi için yaptığı başka suç duyurusu var mı?
Örneğin; sanıkların avukatlığına soyunan siyasi parti genel başkanı için, “adil yargılamayı etkileme” sebebi ile suç duyurusunda bulundu mu YARSAV?
Veya; şu sanıkla, bu sanıkla cezaevinde görüşmeler yapan CHPmilletvekilleri hakkında, “Siz milletvekilisiniz. Sanıklarla görüşerek, hakimlere baskı uygulamaya kalkışmayın. Yargının işini, yargıya bırakın” diyerek bir şikâyette bulundular mı hiç?
Ben duymadım..
Demek ki, yandaş yargı oluşmuş. Amaç; yandaş yargı oluşumunun dağılmaması! Tüm tartışma da bundan ibaret!
Bu arada, YARSAVBaşkanı Emine ablaya bir not: Açıklamanızda, “CMK'nın 250. maddesinde, görevli Başsavcılıklar ve mahkemelerin görevleri yazılır. Ama Türkiye'nin her yerinde farklı uygulamalar yapılmaktadır” diyor ve eleştiri yapıyorsunuz. Oysa, eleştiri yapacağınıza, dernek üyeniz olan Yüksek hakimlere söyleyin, bu konudaki farklı uygulamaları, bir içtihat ile düzeltsinler. Bunu da siyasi iktidara yamamaya kalkışmanın ne manası var?
VAKİT
YAZIYA YORUM KAT