1. YAZARLAR

  2. Ali İhsan Karahasanoğlu

  3. Wikileaks’i boşverin, otelde basılan hakimi anlatın siz!
Ali İhsan Karahasanoğlu

Ali İhsan Karahasanoğlu

Yazarın Tüm Yazıları >

Wikileaks’i boşverin, otelde basılan hakimi anlatın siz!

02 Aralık 2010 Perşembe 04:21A+A-

Herkesin gündeminde Wikileaks’te yazılanlar var. Ben o konuya bir türlü giremedim. Niye? Çünkü Wikileaks’te her ne kadar “belge” diye geçiyor ise de, anlatılanların hemen tamamı, diplomatların hiçbir resmiyeti olmayan kişisel notları..

Yani; bu diplomat/şu diplomat, açmış gazeteleri.. Kendilerince notlar almışlar. Bu notları, kendi bakanlıklarına göndermişler.

Şu toplantıya gitmiş, sonrasında kendi izlenimlerini yazmışlar. Bakanlığa göndermişler!

Şimdi bunlar, “belge” diye takdim ediliyor bize..

Hem de “sızdırılmış” olarak!

“Belge” ne demek, affedersiniz?

“Gerçeğin kanıtı yazı, fotoğraf, film vs.”

Bir başka ifade tarzı ile “bir gerçeğe tanıklık eden yazı, resim vs.”

Şu ana kadar medyada tartışılan “belge”lerin (!) hangisi bu özelliğe sahip?

Hiçbirisi..

“Ahmet, Mehmet’e şunu dedi. Mehmet, Osman’ı şöyle azarladı..”

Nerde bunların gerçek olduğunu gösteren kanıt?

Diplomatın tuttuğu notu söylemiyorum.

O diplomatın tuttuğu notta yazılanların, söylendiği ileri sürülenlerin kanıtı olan; kaset, resim, yazı vesair şeklindeki deliller nerde?

Yok.

Yoksa; bunun üzerinde, bu kadar durmamızın sebebi nedir?

Üstelik, o “belge” diye yutturulmak istenilenler, en yenisi itibariyle 2-3 sene öncesinin olayları.

Ne yapacağız, 2-3 sene öncesinin hikayelerini? 2-3 sene tartıştık zaten bunları.. Şimdi ne gereği var, bunları tekrarlamanın?

Ne imiş?

“Başbakan’ın gizli banka hesapları var”mış!

Biz bu iftirayı, 7 sene önce Cumhuriyet’te, Hürriyet’te okumadık mı? Bir işadamımız demedi mi, “Başbakan’ın 1 milyar doları var” diye.

“Nerde o para” diye sormuştu bir gazeteci de, ünlü işadamımız “Ben de gazetede okumuştum” diye kıvırıvermişti!.

Şimdi tekrar ısıtılıp kamuoyuna yeni gibi takdim edilen “belge” kimlikli dedikodular da, aynı kaynaktan besleniyor.

Bugün Wikileaks’te, süslenerek yeni bir bilgi imiş gibi yutturulmaya çalışılanlar, o tarihlerde kartel medyasının iftiralarından ibaret.

Neymiş; “Başbakan’ın gizli ajandası var”mış!

Sanki bu isnadı ilk defa duymuşlar..

Daha başbakanlık koltuğuna oturmadan yapılmadı mı bu isnatlar?

Hatta birçok defa Başbakan kendisi açıkladı: “Ben Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini kazanmış, henüz daha koltuğa oturmamıştım. Birçok yere fakslar çekildi. ‘Yeni belediye yönetiminde, kadınlar işten atılacak, otobüslere alınmayacaklar’ diye. Bunların hangisi bizim belediye başkanlığımız döneminde yaşandı ki, şimdi başbakanlığımız döneminde de gizli ajandamız olduğu iddiası doğru çıksın!”..

Kim, hangi açıklamayı yaparsa yapsın.. 

Belli odakların, propaganda malzemesi bunlar.. Adı “belge” ama, içi dedikodu dolu bir süre hikaye..

Olabilir, içinde gerçek bazı bilgiler de bulunabilir ama..

“Wikileaks’te yayınlandı” diye, tek başına o notlara “belge” denilemez!

Hem 5-6 sene öncesinin hikayeleri yerine, bugünün olaylarını izlesek, daha doğru olmaz mı?

Mesela, Cumhurbaşkanı için “yargılanmalıdır” diye skandal bir karara imza atan hakim, Hatay’da, ücretini  bir işadamının ödediği otel odasında, sevgilisi ile yakalanmış!

Ne dersiniz, ABD’li diplomatlar? Ne dersiniz, gündemi “ABD’li diplomatlar”a endeksleyen kartel medyasının, satılık kalemleri?

Üstelik o “işadamı”, MHP’li yönetici imiş!

ABD’li diplomatların, gazetelerden aparttığı notları “belge” diye bize takdim eden İsrail’in uyanık uluslararası medya hokkabazlarına soralım; “Ne dersiniz bu belgeli, aktüel habere?”

Canlı canlı bir olay.

Boşverin 3-5 sene önce tutulan notları, o notlara kaynaklık eden Cumhuriyet,Hürriyet,Milliyet haberlerini..

Bakın, hakimin otelde basıldığını, Yeni Akit yayınladı, ilk gün.

Ertesi günü bile göremedi, kartel gazeteleri. Üçüncü gün, otelde basılan hakimi savunarak yaptılar haberlerini.

Diplomatlar şimdi tutsunlar notlarını: “Yeni Akit’in büyük bir cesaretle verdiği gerçek haberi, Hürriyet üçüncü gün görebildi. Onda da, otel parasını işadamına ödeten hakimin avukatlığına soyunarak!”

Nedir bu “hakim skandalı”nın arkasındakiler, tutun notunuzu da görelim!

YENİ AKİT

YAZIYA YORUM KAT