“ ‘Vurun’ dedi, vurduk!” mantığı
Hüsamettin Cindoruk, Dersim Olayı’nı Celal Bayar’ın ağzından tek cümle içinde özetliyor: “Atatürk ‘vurun’ dedi, vurduk!”
Aslında bu her şeyi açıklıyor...
Her şey bu kadar yani...
“Vurun dedi vurduk!”
“Yıkın” dese, yıkacak!..
“Yakın” dese, yakacak!..
“Asın” dese, asacak!..
“Kesin” dese, kesecek!..
“Atın” dese atacak!..
“Tutun” dese, tutacak!
O günlerde bir “hükümet”, bir de “Meclis” yok mu Ankara’da? Var...
O günlerde başbakan, bakanlar, milletvekilleri yok mu?.. Bu da var...
“Vurursak bunun siyasî, ahlâkî, vicdanî ve tarihî sorumluluğu üzerimizde kalır, asırlarca altından kalkamayız” denemiyor mu?
Denememiş.
Oysa rejimin adı, “Cumhuriyet”:
Adıyla-sanıyla “Türkiye Cumhuriyeti”...
Rivayete göre de, “Atatürk demokrat bir lider”...
Ama “vur” demiş, İsmet Paşa ekibi de vurmuş! Artık çaresi yok, âsilerle birlikte (varlıkları inkâr edilemez) mazlumlar da yanacak! İnce elenip sık dokunmayacak...
Yüzlerce insan ölecek... Yüzlerce aile yerinden, yurdundan koparılarak bilmedikleri bölgelere sürülecek... Yüzlerce çocuk ana-babalarından alınıp başka ailelere verilecek.
Sebep?.. Çünkü, “o öyle istedi.”
Bu gerekçe kimseyi (özellikle de CHP yönetimini) temize çıkarmaz. Tarih ve vicdan plânında kimseyi aklamaz. Siyasi sorumluluğu da ortadan kaldırmaz.
Mâdem ki, “Yeni CHP”, “Eski CHP”yi sahipleniyor, Dersim’in hesabını vermesi gereken bugünkü CHP’dir.
Fakat Sayın Kılıçdaroğlu’nun şaşkınlığı geçmiş değil. Yerinde olmak istemezdim. Durum onun açısından fevkalâde vahim!
Partisine sahip çıksa, dedelerinin kemikleri sızlayacak, bir büyük haksızlığın, adâletsizliğin sorumluluğunu da üstlenmiş olacak...
Dedelerine sahip çıksa, partisi “mücrim” sandalyesine oturacak...
Daha önce de yazdığım gibi, durum tamı tamına “sakal-bıyık” durumu: “Aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık.”
Yutkunup duruyor garibim!
•
CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce, kürsüden bağırıyor:
“Dokuz yıldır” diyor, “dokuz yıldır iktidar olamadığımız için Atatürk ve İnönü’den özür diliyoruz!”
Dokuz yıl değil, elli dokuz yıl (950’den beri). Elli dokuz yıldır milletle ve milletin değerleriyle kavga halinde olduklarından iktidara gelemiyorlar...
Askerlerin, üniversitelerin, medyanın gizli-açık desteğine, hatta darbelere, Ergenekonlara rağmen hem de...
Tartışılması “yasak” olguların arkasına sığınmalarına rağmen...
Yarım yamalak iktidar yüzü gördüklerinde ise hiçbir başarı kaydedemiyorlar. CHP’nin imzasını taşıyan hiçbir tesis yok.
Bence Sayın İnce, ruhlardan özür dileyeceğine, bunun sebeplerini araştırmalı ve CHP’nin bıraktığı tortulardan dolayı öncelikle milletten özür dilemelidir.
YENİ AKİT
YAZIYA YORUM KAT