HAKSÖZ HABER

Kitlesine karşı dile getirdiği vaatler arasında bozgunculuk alt metni olduğu görülen Kılıçdaroğlu’nun, siyasi mücadelesi ve tavrı, kendi kitlesi tarafından da eleştirilirken bu sesler cılızlıklarından ötürü zaman zaman Kılıçdaroğlu’nun gündem heyulalarına karışıp CHP’nin umarsızlık girdabında sönümlenmekle karşılık buluyor.

“Suriyelileri göndereceğiz”, “Havalimanını kapatacağız”, “Köprüleri yıkacağız” iddiaları ile popülist söylemlerini deklare eden Kemal Kılıçdaroğlu bu defa, “Yolları, köprüleri kamulaştıracağım” iddiasında bulundu.

Düzce'de kamyoncuların sorunlarını dinleyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Size söz veriyorum. Köprüler, yollardaki büyük paraları düzelteceğiz. O yollar, köprüler kamu özel iş birliği yap-işlet-devret, tamamını kamulaştıracağım" dedi.

Daha önce Şanlıurfa’da çiftçilere vaatlerde bulunurken, “Elektriği bedava vereceğiz” iddiasında bulunan Kılıçdaroğlu’nun elektriği nasıl bedava sunacağı merak edilmiş, siyaset ve toplum tarafından cevabı beklenmiş ancak sessizlik haricinde herhangi bir yanıt gelmemişti.

Asıl soru her daim Kemal Kılıçdaroğlu’nun önünde durmaya devam ediyor: “Nasıl yapacaksın?” vaat ettiğin ‘olumlu hayaller’ bir yana olumsuz ve bozgunculuk içeren vaatlerin için, hukuk, yasalar ve toplum gerçekliklerini ‘nasıl aşabileceksin?’

Toplumu sürekli siyasi arenanın anlamsız demagojisine boğan, ‘helalleşeceğiz’ naralarının ardından intikam, öç ve nefret söylemlerine başvuran, popülist söylemleri ile ayrıştırıcı ifadelerin kanıksanmasını amaçlayan, iddiaları yalanlanmasına rağmen ısrarla bu ifadelerin gerçek olduğunu iddia eden ve buna delil sunmaktan kaçınan Kemal Kılıçdaroğlu’nun siyasi profili, CHP’nin kemikleşmiş zihniyetinin bir yansıması olmaya devam ediyor görünüyor!

Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘vizyonundan’ çıkan vaatlerin gerçekleştirilmesi, Türkiye’yi daha ileriye mi taşıyacak daha mı geriye?’ sorusu için kanıksanmış CHP ideolojisinin 100 yıla yaklaşan bu tarz aşırıya varan, bozgunculuk amaçlı ve nefret misyonlu söylemleri “hatırlanırsa” daha önce birçok yazar tarafından analiz edilmiş, toplumun büyük bir kesimi tarafından da reddedilmişti!