Özbekistan Devlet Başkanı İslam Kerimov’un Andican bölgesinde gerçekleştirdiği katliamı gündeme getirmek için düzenlenen ikinci uluslararası konferansa Özbekistan Halk Hareketi (ÖHH) ÖHH Başkan Vekili Namaz Nurmumin, ÖHH Türkiye Başkanı Alibey Yolyahşi, İngiltere Özbekistan eski Büyükelçisi ve “Semerkant’ta Ölüm” kitabının yazarı Craig Murray, Fergana News Editörü Daniil Kislov, Özbekler Birliği Başkanı Adem Çevik ve gazeteci yazar Abdurrahman Dilipak katıldı.

Konferansta bir konuşma yapan Dilipak, “Biz, yeryüzünde barıştan, adaletten ve hürriyetten yana bir düzen inşa etmek zorundayız. Onun için tek başına Özbekistan’ın kurtuluşu benim için çok fazla bir anlam ifade etmiyor ama Özbek halkının kurtuluşu, İslam ümmetinin uyanışı, insanlığın kurtuluşu için bir vesile olacaksa doğru yönde ileri doğru atılmış bir adım olarak Özbekistan direnişi ve uyanışı ve kurtuluşu benim için değerli bir anlam taşıyor” dedi.

Arap intifadasının bir sonraki adımının çok net olmadığını ifade eden Dilipak, “Bu Suudi Arabistan da olabilir, İran da olabilir, Kafkaslar da Özbekistan da olabilir. Kimin sırası geldi onu bilmiyorum ama başlayan sürecin devam edeceğini söyleyebilirim ve bizim uzun soluklu bir mücadeleye hazır olmamız gerekli. Sadece kendi ülkemizde, kendi bölgemizde ya da İslam coğrafyasında sorunların çözülmüş olması tek başına hiçbir şey ifade etmiyor. Bütün insanlığın hayrına olmayan bir çözüm önerisinin bizim önerimiz olmaması gerekiyor. Haksızlık, zulüm ve sömürü kıyamete kadar sürecek. Müslümanlar, her zaman, haksızlık kimden gelirse gelsin, kime yönelik olursa olsun mazlumdan yana, zalime karşı tavır koymak zorunda olacaklardır” ifadelerini kullandı.

Daha sonra söz alan Özbekistan Halk Hareketi Başkan Vekili Namaz Nurmumin ise, “Andican Olaylarında toplanan millet, orada bizim halkımızın vekilleri sade insanlar, sadece insan haklarını isteyerek ortaya çıkmışlardı ancak 2005 yılında bilindiği gibi Gürcistan, Ukrayna ve Kırgızistan’da çeşitli renklerde, şimdi 'Arap Baharı'nda olduğu gibi bir baharlar dönemiydi ve bu Kerimov diktatörlüğü tarafından halk da Özbekistan’da böyle bir devrim yapmasın diye yapılan bir katliamdır. Bu katliamdan sonra oraya medya girememiştir. Bu olayın kimse tarafından bilinmemesi için yapıldı. Bu da bunun cinayet olduğunun başka bir delilidir” dedi.

Olaylarda öldürülenlerin sayısının yaklaşık 3 bin civarında olduğunu ifade eden Nurmumin, Kerimov diktatörlüğünün ölenlerinin sayısının önce 30-40, daha sonra uluslararası baskılar sonucunda 700’e yakın olduğunu açıkladığını söyledi. Özbek halkının da ayaklanmasını engellemek için yapılan bu katliamdan sonra Kerimov’un bununla yetinmediğini dile getiren Nurmumin, “Hemen devreye şunu soktu: 'Burada İslam terörizmi var.' Halbuki orada olan topluluk bir İslami hareketin vekilleri değildir” şeklinde konuştu.