Ümit Özdağ ‘iç barışı kaşırken’ yargı ne yapıyor?
Ümit Özdağ, sosyal medya hesabı üzerinden Suriyeliler hakkında yalan, yanlış ve manipülatif içerikleri paylaşırken, iç barışın tehdit altında olduğunu iddia ederek halkı, kin ve nefrete yönelik algısı ile kendisince bilgilendirdi.
HAKSÖZ HABER
Suriyelilerin, Türkiye’de sağlık alanında öncelikli olduğunu, Suriye’deki savaşın bittiğini, Türkiye’deki iç barışı tehdit edenin Suriyeliler olduğunu, Suriyeli öğrencilerin “Türk” öğrencilerden ayrı okuması gerektiğini, Suriyeli öğretmenlerin boş boş oturduğunu iddia ve ifade eden ırkçı vekil Ümit Özdağ hakkında neden yargı harekete geçmiyor?
Suriyeliler konusunda ısrarla yalan ve manipülatif içerikler paylaşan ve halkı kasıtlı bir şekilde mültecilere dönük kışkırtan Ümit Özdağ’ın amacını, yargı ve siyasiler göremiyor mu?
Türkiye’deki iç barışın tehdit altında olduğunu ve bu tehdidin giderilmesi için neler yapılması gerektiğini savunan “üstün meziyetlere ve siyasi ufka sahip” Ümit Özdağ yaptığı paylaşımlarla yalan, yanlış ve dezenforme edilmiş verilerle çözüm önerilerinde bulundu.
Ümit Özdağ’ın yaptığı ırkçı ve nefret diline sahip paylaşımlar,
Ülkemizde 2011 sonrasında 8 milyona yakın Suriyeli, Afganistanlı, Pakistanlı, Bangladeşli ve Siyah Afrikalı başta olmak üzere kaçak göçmen var. Ayrıca 3 milyona yakın Suriyeli de Suriye’nin kuzeyinde, Türkiye’nin kontrolündeki bölgede yaşamaktadır.
Artık bu yük Türk halkı için taşınamaz boyutlara ulaşmıştır. Ülkemizde tansiyon her geçen gün daha da yükselmektedir ve iç barış tehdit altındadır. İç barışın tehdit altına girmesinin nedeni; sarayın yanlış Suriye politikasıdır.
Gerilimi hızla düşürmek ve ülkemizi bir olası kaos ortamından çıkarmak için aşağıdaki adımların hızla atılması gerekmektedir;
- Erdoğan tarafından Suriyeli sığınmacılara hiçbir şart altında vatandaşlık verilmeyeceği duyurulmalıdır.
- Amacı Suriyelileri sözde entegre etmek olan, İçişleri Bakanlığı; Uyum Strateji Belgesi-Ulusal Eylem Planı 2018/2023 yürürlükten derhal kaldırılmalıdır.
- Suriye’de iç savaş büyük ölçüde bittiği ve artık Suriye’den Türkiye’ye herhangi bir kişinin hiçbir gerekçeyle sığınmacı olarak kabul edilmeyeceği açıklanmalıdır.
- Suriyelilere hastanelerde öncelikli hizmet uygulamasına derhal son verilmelidir.
- Suriyeliler bundan sonra tedavi ve ilaç katkı payı ücretlerini Türk vatandaşları gibi ödemelidirler.
- Suriyeli öğrencilerin, Türk çocuklarıyla aynı sınıfta okutulması; böylece Türk öğrencilerin eğitim seviyesinin düşmesi nedeniyle ayrı eğitim süreci başlatılmalıdır.
- Oluşturulacak ayrı eğitimde halen boş boş oturan Suriyeli öğretmenler değerlendirilmelidir.
- Beşar Esad ile Suriyelilerin geri dönüşü için görüşmelere hemen başlanmalıdır.
HABERE YORUM KAT