HAKSÖZ HABER

Ukrayna'nın en tehlikeli şehirleri olan Mariupol, Kharkiv, Bucha ve Irpin’den kaçarak Varşova’ya sığınan Ukraynalı mülteci çocuklar 1-11 arası sınıflarda dağılım gösteriyor. Okulun müdürü de tıpkı öğrenciler gibi savaş mağduru. Müdür Oksana Kolesnyk, 6 Mart'ta dördüncü sınıfa giden kızıyla birlikte Çernihiv'deki bombalı saldırılardan kurtuldu ve mülteci durumuna düştü.

The World’ün haberine göre Rusya'nın 24 Şubat'ta Ukrayna'yı kapsamlı bir şekilde işgali, daha üç ayı kalan milyonlarca Ukraynalı çocuğun eğitimini kesintiye uğrattı. Polonya okulları bu öğrencilere kapılarını açtı ancak birçok veli hala çocuklarının Ukrayna’da eğitim dili ve sistemine göre öğrenim almasını istiyor.

Bu nedenle, son haftalarda, Varşova'daki bazı Ukraynalılar, yerinden edilmiş bu çocukların eğitim hayatlarını kendi dillerinde ve kendi eğitim sistemlerine göre bitirmelerine izin vermek için okullarını açtılar.

Varşova'nın bulunduğu eyalet, ülkenin herhangi bir bölgesinden daha fazla Ukraynalı mülteciyi kabul etti. Bölge sivil toplum kuruluşlarının desteğiyle halihazırda oldukça büyük bir diaspora topluluğuna sahip hale geldi. 11 Nisan'da açılan Varşova Ukrayna Okulu'nda kontenjanlar hızla doldu.

Sınıflarda eğitim Ukraynaca veriliyor. Bu, çocuklarını Ukraynalı kimliğine yakın tutarak yetiştirmeye her zamankinden daha kararlı olduklarını söyleyen birçok mülteci ebeveyn için vazgeçilmez bir öncelik. Okul müdürü Kolesnyk'e göre bu, şimdiye kadar evde Rusça konuşanları da içeriyor. Yani Rusya işgali Ukraynalıların kendi dil ve tarihlerine daha fazla sahip çıkmalarına sebep oldu.

Polonya hükümeti ise bu süreçte kısıtlayıcı politikalar geliştirmiyor. Ukraynalıların kendi eğitim sistemleri ve dillerinde öğrenim görebilmeleri Ukrayna diasporası için oldukça önemli. Ukrayna toprakları dışında yeni bir Ukraynalı kültürü inşa oluyor. Avrupa bunu çatışarak değil entegrasyonla gerçekleştirmek istiyor.

Polonya’daki durum buyken Türkiye’de sadece mültecilere yönelik değil Arapçayla ticaret yapan büyük ve küçük esnaflara yönelik de bir tepki söz konusu. Arapça konuşan turistler ciddi bir ekonomik değer vaat ediyorlar. Türkiyeli esnaflar ve şirketler de bundan faydalanmak için Arapça broşür bastırıyorlar. Geçtiğimiz haftalarda sosyal medyada çok sayıda ırkçı Arapça tabela ve broşürlere karşı duydukları rahatsızlığı dile getirdiler. Bunların içinde tanınırlığa sahip insanlar da var…

Netice olarak Ukraynalı mülteci çocuklar Polonya'da kendi dillerinde eğitime başlarken Türkiye'de ise ırkçılar Arapça tabelaları tartışıyor! Yazık bu ülkeye gerçekten yazık!