1. HABERLER

  2. HABER

  3. EKONOMİ

  4. TÜRSAB Başkanı Bağlıkaya: Kur Artışları Ekonomik Temeli Olmayan Siyasi Nedenlidir
TÜRSAB Başkanı Bağlıkaya: Kur Artışları Ekonomik Temeli Olmayan Siyasi Nedenlidir

TÜRSAB Başkanı Bağlıkaya: Kur Artışları Ekonomik Temeli Olmayan Siyasi Nedenlidir

TÜRSAB Başkanı Bağlıkaya, "Kur artışları, herhangi bir ekonomik temeli olmayan siyasi nedenlidir. Türkiye'ye şu anda bir operasyon yapılıyor." dedi.

13 Ağustos 2018 Pazartesi 15:53A+A-

Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya, Anadolu Ajansı (AA) Finans Masası'na konuk oldu.

Turizm sektörünün cari açığın azalması için en fazla katkıyı sağlayan sektörlerden olduğunu ifade eden Bağlıkaya, sektörün geçen sene cari açığın azaltılmasına 21 milyar dolar net katkı sağladığını söyledi.

Turizm sektörünün cari açığın düşürülmesi için katkısını yıldan yıla artıracağını aktaran Bağlıkaya, kurda yaşanan dalgalanmaların bunu değiştiremeyeceğini kaydetti.

Bağlıkaya, ekonomideki gelişmelere ilişkin, “Kur artışları herhangi bir ekonomik temeli olmayan, herkesin malumu olduğu sebeplerden siyasi bir takım olaylardan kaynaklı Türkiye’ye bir operasyon yapılıyor. Şu anda bu operasyonu yapanların gözden kaçırdığı çok önemli bir nokta var. Böyle durumlarda siyasilerin yüklerini millet alır. Dolayısıyla Amerika’nın yaptığı bu işler sadece siyasi iktidara değil halka yönelik bir operasyona dönüşmüş vaziyette. Dolayısıyla halk bunun cevabını verir. Yani geçmişte olduğu gibi bugün de vermeye devam edecektir. Bununla ilgili hiçbir endişe, şüphe yok.” değerlendirmesinde bulundu.

Kurdaki artışın turizme yansımalarına da değinen Bağlıkaya, şunları söyledi:

"Belli bir süre içinde stabil hale gelecek. Bu böyle devam etmeyecek tabii ki. Ekonomimize negatif yansımaları olacaktır ama turizm açısından bakıldığı zaman, turizmin cari açığı gidermesine yönelik katkı hedefimiz önümüzdeki yılda yüzde 50 civarındadır. Yani cari açığımızı yüzde 50 kapatacak bir hedefimiz var. 2017’de yüzde 35, bu sene yüzde 30-40'lara yaklaşacak büyük bir ihtimalle kapatacağız cari açığı. Bu sene yüzde 40’lara yaklaşacak büyük bir ihtimalle. Turizm hareketinde geçen seneye göre yüzde 30 artış var. 32 milyar dolar döviz girdisi, 40 milyon turist bekliyoruz. Dolayısıyla 32 milyar dövizin büyük bir ihtimalle 6 milyar dolar civarında bir çıktısı olacaktır. O da 26 milyar dolar net döviz girdisiyle ümit ediyorum yüzde 40’ların üzerinde bir katkı sağlamış olacağız bu sene sektör olarak." diye konuştu.

“Çinli turist sayısını 2 milyona çıkartmak için elimizden gelen çabayı sarf edeceğiz”

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı 100 günlük icraat programında kültür ve turizmle ilgili önemli başlıklar bulunduğunu ifade eden Bağlıkaya, Atatürk Kültür Merkezi’nin tamamlanması halinde İstanbul’da bir cazibe merkezi olacağını söyledi.

Bağlıkaya, 100 günlük eylem planında Çin’le ilgili planları memnuniyetle karşıladıklarını dile getirerek, “Çin pazarı önemli bir pazar. Dünyada yurt dışına en fazla turist gönderen ülke Çin. Kişi başı harcamaları da en yüksek ülke. Dolayısıyla Çin önemli bir pazar. Çin’de biliyorsunuz Türkiye yılı… Kültür ve Turizm Bakanlığı başta olmak üzere Seyahat Acentaları Birliği’nin de bir takım girişimleri, karşı taraftaki kurumlarla yaptığı görüşmeler, aldığı kararlar, aksiyonlarla gelişen bir durum var.” dedi.

Çin’den gelen turist sayısında artış hedeflediklerini anlatan Bağlıkaya, “Bu yıl şu ana kadar ki turist artışı yüzde 97 civarında. Dolayısıyla bu artarak devam edecek, seneyi 500 bin rakamıyla tamamlamayı planlıyoruz. Önümüzdeki senelerde de Çinli turist sayısını bu rakam 2 milyona çıkartmak için elimizden gelen çabayı sarf edeceğiz. Onunla ilgili bir takım sıkıntılar var. Onları da hükümetimiz, sayın bakanımız konuya zaten herkes kadar vakıf. Dolayısıyla en kısa sürede çözülecektir. Hedeflerimize ulaşacağız inşallah.” diye konuştu.

Bağlıkaya, Göbeklitepe’nin bilinen en eski yapılarından olan piramitlerin bulunduğu bölgelerden 7 bin 500 yıl daha eski olduğunu belirterek, Göbeklitepe’nin Şanlıurfa’ya ciddi bir turizm hareketliliği getireceğini söyledi.

Dokuz günlük bayram tatili için tesislerde yer bulmanın güçleştiğini belirten Bağlıkaya, “Tüm turizm faaliyetleri olanca hızıyla devam ediyor. Otelde yer bulsanız uçakta yer bulamıyorsunuz, uçakta yer bulsanız istediğiniz tesiste yer bulamıyorsunuz. Bu da şunu gösteriyor, erken rezervasyon yapmanız lazım. Artık o sistemi benimsememiz lazım. Yani planımızı programımızı önceden yapacağız, tatilimizi erken alacağız, tatilimizi istediğimiz yerde yapacağız.

"40 milyon turist yakalanacak makul bir hedef"

Bağlıkaya, ziyaretçi sayısındaki artışa dikkati çekerek, 40 milyon turist hedefini geçen yılın kasım ayından beri telaffuz ettiklerini belirterek, "Bu rakamı piyasayı görerek söylüyoruz. Fuarlara giriyoruz, talebe, charter seferlerine, tur operatörlerinin kapasitesine bakarak aşağı yukarı ölçebiliyoruz. Gidişata bakılırsa da aynen gerçekleşiyor. Çok ciddi, negatif bir şey olmazsa 2018 sonu için 40 milyon turist, 32 milyar dolar gelir yakalanacak makul bir hedeftir. Önümüzdeki senelerden itibaren de her sene kademeli olarak fiyat artışını ve kişibaşı harcamaların yükseleceğini öngörüyoruz." diye konuştu.

Kongre, spor, sağlık, kruvaziyer ve kültür turizminin nazlı olduğunu ifade eden Bağlıkaya, bu ortalama harcamaları yüksek olan segmentlerin henüz geri gelmediğini, yavaş yavaş devreye gireceğini söyledi.

Bağlıkaya, kongreler 2020'den itibaren, kruvaziyerler 2020, 2021'den itibaren geri döneceğini anlatarak, bu segmentlerin gitmeleri kolay, gelmelerinin nazlı olduğunu ve biraz sabırlı olmak gerektiğini dile getirdi.

Türkiye'nin potansiyelinin bilindiğini vurgulayan Bağlıkaya, "Biz bu rakamları daha önce yakaladık. Yine yakalayacağız. Kimsenin bu konuda endişesi olmasın." dedi.

Bağlıkaya, Almanya, İngiltere ve Orta Avrupa'da daha önceki rakamların üzerine çıkıldığını aktararak, "Aynı hızda devam etseydik şu anda başka yerlere gelebilirdik ama 2016'da bu rakamlar neredeyse tabana oturdu, yavaş yavaş toparlıyoruz. Türkiye Avrupalı turist için önemli bir destinasyon. Türkiye vazgeçilebilecek bir destinasyon değil." değerlendirmesinde bulundu.

"Dünya ile rekabete Türkiye'de en hazır sektör turizm"

Bağlıkaya, turizm sektörünün dinamik olduğunu belirterek, "Dünya ile rekabete Türkiye'de en hazır sektör turizmdir. Türkiye'de dünya ile rekabet edemeyecek bir turizm ürünü gösterebilir misiniz? Tarihi, kültürü, mutfağı, turistik tesisleri ve insanıyla hiçbir ülke bizimle rekabet edebilecek düzeyde değil. İçimizdeki potansiyel sürekli öne çıkıyor. 2016'da sıfır oluyoruz, 2018'de rekor kırıyoruz. Burası hazır. İçi içine sığmayan bir sektör, sektör örgütü ve sektör bütünlüğü var. 100 milyon turist, 100 milyar dolar gelir hedefini önümüze koymalıyız. Seneyi tartışırız ama bu hedefi önümüze koymalıyız. Türkiye bunu yapabilecek potansiyele sahip." diye konuştu.

Türkiye'ye ortalama 500 dolar da 5 bin dolar da harcayan turistin geleceği bir platform olduğunu ifade eden Bağlıkaya, her segmente hizmet verebileceklerini dile getirdi.

Bağlıkaya, Göbeklitepe'nin UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne girmesinin önemini vurgulayarak, bunun mümkün olduğundan daha yaygın bir şekilde tanıtılması gerektiğini, Şanlıurfa'da gastronomi açısından önemli potansiyelin bulunduğunu söyledi.

HABERE YORUM KAT