"Türklük – Türkiyelilik"
Hamza Türkmen, bugünkü yazısında Leyla Zana'nın yemin metnindeki "Türk milleti" ifadesini değiştirerek okumasıyla tekrar gündeme gelen "Türklük – Türkiyelilik" tartışmaları hakkında değerlendirmelerde bulunuyor.
Hamza Türkmen "Türklük" ve "Türkiyelilik" ifadelerini değerlendiriyor:
Diriliş Postası’ndaki ‘Lafı Uzatmadan’ haber-yorum sütunu, eskilerin ‘kıssadan hisse’ terkibine uygun anlatılar sunuyor.
Örneğin Leyla Zana’nın yemin metnini okurken kullandığı ‘Türkiye Milleti’ ile ilgili aynı başlıklı haber-yorum da; totaliterlik ve kimlik dayatması barındıran Atatürkçü yemin metni hakkındaki ‘Değiştirin bu yemini’ başlıklı haber-yorum da İslâmcılığı, daha doğrusu İslâmî kimliği ve tavrı öne çıkartan açılımlar.
Meclis üyeliği için yapılan yemin metninde, tartışılan ‘Türk Milleti’ terkibinden önce, Müslümanlara laiklik ve Batıcı kimlik dayatan ağır itikadi yanlışlar var.
İnanıyorum ki Lafı Uzatmadan sütununda yazan kardeşlerimiz, mebus seçilse ve yemin için Meclis kürsüsüne çıksalardı, ‘yapmayacağın şeyi söyleme’ vahyi emri doğrultusunda yazdıklarıyla amel ederlerdi. Diriliş Postası’nın bu basiretli yazarları, ant tapıncının kaldırılmasında kapatılma riskine rağmen Özgür-Der’in tavır alması gibi gündem oluşturur, aykırı ama tutarlı tavırlarıyla yeni anayasa hamlesinin önünü açarlardı.
Lafı Uzatmadan’daki tespitte ‘Leyla Zana, millet kelimesindeki galat-ı meşhura iltifat sorununu bir kenara koyacak olursak, yanlış bir şey yapmadı’ deniliyor ve ‘ümmet’ kavramının Kur’ân’daki kullanma biçimlerine işaret ediliyor.
Türkiye adı verilen ülkede Türklük ve Türkiyelilik tartışmaları, tek tipçiliği gidermek kaygısıyla başlatılmıştı. Irkı hatırlatan Türk ifadesindeki iticiliği kırmak için Osmanlılık gibi Türkiyelilik kavramıyla ilgili Ahmet Yaşar Ocak, Baskın Oran ve Mevlut Uyanık kitaplar yazdı.
(...)