"Türkiye'yi Suriye ve Irak'ta Yaşananlardan Uzakta Tutma Gayreti Var"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye'yi, Suriye ve Irak'ta yaşanan gelişmelerden uzak tutmak, aleyhimize sonuçlar doğuracak birtakım projeleri hayata geçirme gayretleri var.” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kayseri Ticaret Odası 120'nci Onur Yılı programında bir konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi:
“Devlet içinde devlet, yok paralel devletmiş, yok bölücü devletmiş asla böyle bir şeyi kabul edemeyiz. Buna karşı da mücadeleyi gerektiği gibi sonuna kadar verdik, vermeye de devam edeceğiz. Kendilerine yer arayanlar, nerede bulacaklarsa, çıksınlar, gitsinler, oralarda bulsunlar. Bu toprakların içerisinde yer alanlar, bu ülke bir hukuk devletidir, bu hukuk devletinin içinde anayasa neye amirse, yasalar neye amirse buna uymak zorundadırlar. Uymadıkları takdirde bedelini ödemeye mahkumdurlar. Şu anda bütün bu olayların gerisinde Türkiye'yi, Suriye ve Irak'ta yaşanan gelişmelerden uzak tutmak, aleyhimize sonuçlar doğuracak birtakım projeleri hayata geçirme gayretleri var. Bu açık gerçeğe rağmen terör örgütüne alet olan kişiler elbette var. Ama hamdolsun vatandaşlarımızın çoğu artık bu oyunu görmüş, terör örgütüyle, onu destekleyen partiyle ve benzeri yapılarla arasına ciddi bir mesafe koymuştur. Ana muhalefet partisi bile bunlara destek olmaya başladı. Bunlar nasıl anayasaya uygun olarak hareket ediyorlar, anlamak mümkün değil. Terör örgütünün her geçen gün daha ahlaksız ve vicdansız eylemlere yönelmesinin sebebi işte budur.”.
“Siz Nasıl Akademisyensiniz?”
Diyarbakır'da bir ortaokulun bahçesine öğrencilerin karne aldıkları gün gerçekleştirilen saldırıyı anımsatan Erdoğan, “Diyarbakır'da bir ortaokulun bahçesine, öğrencilerin karne aldıkları günde el yapımı bomba atıyorlar. Ey akademisyenler, ya siz öğrenci yetiştirmiyor musunuz? Bu ufacık yavrularımızın karnelerini aldığı günde oraya el bombası atacak kadar ileri giden bu alçakların arkasında veya yanında siz nasıl duruyorsunuz? Siz nasıl akademisyensiniz? Aslında bunlar bir akademik terörün aktörleridir. Onun için duruşumuz burada hep birlikte milletçe el ele olacağız, omuz omuza olacağız, bunlara asla bu fırsatı vermeyeceğiz.” şeklinde konuştu.
“Eninde Sonunda Gelip Sizi de Zehirler”
Aynı aymazlığa uluslararası toplumun da düştüğünü gördüklerini dile getiren Erdoğan, “Hem de bizimle başabaş oturduğumuzda, konuştuğumuzda, ne demek tabî ki ismini vermeyeceğim, bölücü terör örgütü, ‘Evet bu bir terör örgütüdür.’ diyor. Madem böyledir o zaman çık açıkça tavrını koy. Türkiye'nin hassasiyetle yürüttüğü mücadeleyi takdir etmeyenlerin, terör örgütünün hiçbir ahlaki ve insani ölçüye uymayan eylemleri karşısındaki sessizliği, hatta destek mahiyetindeki tavırları bizi gerçekten üzüyor. Bugüne kadar yaşananlar göstermiştir ki terör karşısında ilkeli bir tavır sergilemezseniz eninde sonunda gelip sizi de zehirler.” değerlendirmesinde bulundu.
Konuşmasında “Kurbağa ile Akrep”in hikâyesini hatırlatan Erdoğan, “Terörün karakteri budur, cibilliyeti budur. Hiç şakası yok. Hemen fırsatını yakaladığı anda akrep gibi sokar. Ülkemizi terörle mücadelesinde yalnız bırakanlar, emin olunuz yarın kendileri aynı soruna duçar olacaktır.”.
Kılıçdaroğlu’na Cevap
“Şimdi de ‘Benim karın ağrım neymiş açıkla.’ diye tutturmuş. Ben bu tür meseleleri konuşmaktan hicap duyuyorum. Bu senin kendi içinde bulunduğun partindeki karın ağrın.” diyen Erdoğan, şunları kaydetti:
“Senin için sorun olmayabilir ama bizim de ahlakımız gereği dikkat etmemiz gereken sorumluluklarımız var. Bu zat için söylenecek çok şey var ama onun seviyesine inmeyi kendime yakıştıramıyorum. Bulunduğum makam da ona zaten pek de müsade etmiyor. Salı gününe kadar süre tanımış bana. Sen bir defa benim rakibim olamazsın. Sen öyle bir yerde değilsin. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden 13-14 tane parti bir araya gelip bir cumhurbaşkanı adayı çıkardınız. Sen kendin niye çıkmadın ya? Diğeri niye çıkmadı? Onun için kendisiyle böyle bir şeye girmem mümkün değil. Ne yapacakmış? Elindeki belgeleri açıklayacakmış. Sen oraya çıktığından beri hâlâ belge açıklıyorsun. Ateş olsan cürmün kadar yer yakarsın. Bugüne kadar söylediğin her şey yalan, yanlış çıktı. Özhaseki kardeşim, bundan bayağı para aldı. Ben de para aldım. Hâlâ da alıyorum. Daha çok da alacağız galiba öyle gözüküyor. Herhâlde onu da kendi cebinden ödemiyor. Galiba partinin kasasından ödüyor, öyle benziyor.”.
“Bunun İçin Her Fırsatta Yeni Anayasa Diyoruz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 24 Ocak kararlarının eleştirilecek pek çok yönünün mevcut olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Bununla birlikte ekonomide çeşitliliğin ve gerçek anlamda rekabetin önünün açılmasında 24 Ocak kararlarının ve rahmetli Özal'ın vizyonunun çok büyük bir rolü olduğunu biliyoruz. Rahmetli Özal, 1960 darbesiyle güçlendirilen, siyasette olduğu kadar ekonomide de sorunlu tek tipçi yapıya en büyük darbeyi 24 Ocak kararlarıyla vurmuştur. 12 Eylül darbesi öyle sanıldığı gibi 24 Ocak kararlarının asıl hedeflerini destekleyen değil, geciktiren ve zayıflatan bir fonksiyon ifa etmiştir. Türkiye ile yaklaşık aynı dönemlerde benzer ekonomi politikalarını uygulamaya başlayan ülkeler hızla ileriye atılırken, biz 12 Eylül darbesi ve onun kurduğu çarpık düzenin uzun süren etkileri yüzünden geride kaldık. Bugün hâlâ siyasî istikrar ve güçlü yönetim arayışı içinde olmamız 12 Eylül darbesinin ülkemizde tesis ve tahkim ettiği vesayetçi yapı sebebiyledir. Biz işte bunun için her fırsatta yeni anayasa diyoruz, her fırsatta başkanlık sistemi diyoruz.”.
HABERE YORUM KAT