"Türkiye vatandaşlarının suç oranları mültecilerden daha fazla"
Mültecilere yönelik artan ırkçı saldırılarla ilgili konuşan Hüda Par yetkilisi Hasan Sabaz, bazı siyasetçilerin yaptığı açıklamaları sonrası mültecilere yönelik saldırıların arttığını söyledi.
15 yaşındaki Suriyeli Abdullatif Davvara, İstanbul Gaziosmanpaşa'da arkadaşlarıyla parkta oynadığı sırada maskeli iki kişi tarafından silahlı saldırıya uğrayarak katledildi.
Yaşanan olay medyada çok yer bulmazken son dönemde Türkiye'nin farklı illerinde özellikle Suriyeli mültecilere yönelik yaşanan saldırılar yeniden gündeme geldi.
Saldırganlar tarafından 12 el ateş açılarak katledilen Davvara'nın öldürüldüğü parkta 2 aydır Suriyelilerin sürekli kovulduğu, cinayete kurban giden çocuğun da annesi ve kardeşlerini 6 Şubat'ta yaşanan depremde kaybettiği ve bir tekstil atölyesinde işçi olarak çalıştığı öğrenildi.
Son zamanlarda mültecilere yönelik yaşanan saldırılar hakkında İLKHA muhabirine konuşan Hüda Par yetkilisi Gazeteci Yazar Hasan Sabaz, bazı siyasilerin açıklamaları sonrası bu tarz olayların artığını belirtti.
Sabaz, "Maalesef uzun bir süredir memleketimizde ırkçıların oluşturduğu çok kirli bir zemin ve algı var. Yani sanki dışarıdan gelen mültecilerin büyük bir kısmı tacizci, hırsız ve ona benzer suçlamalarla bazı şehirlerde kalkışmaya benzer hareketler de oldu. Kimi insanların evlerine saldırılar oldu. Dükkânları yağmalandı, hatta darp olayları söz konusu oldu. Bu bizim coğrafyamızın inanç, kültür değerlerine uymayan bir şeydir. Maalesef mevcut hükümet de buna yönelik alması gereken önlemleri almadı. Bu ırkçı zihniyet uzun süredir bu tür söylemleriyle cinayetlere kadar varan ortam oluşturdu ve oluşturmaya devam ediyor" dedi.
"Katillerin hafızasından ömür boyu bu olay silinmeyecek"
Son yaşanan olayın yürek yakan bir olay olduğunu söyleyen Sabaz, "Mesele onun Suriyeli veya başka memleketten olması değil. 15 yaşında çocuk, parka oyun onamak için gitmiş. Böyle ırkçı ve vahşi bir saldırının muhatabı olmuş. Buna maruz kalmış. Bunu yapan insanların herhangi bir insani ahlaki değer taşıdığını elbette ki düşünmüyoruz. Maalesef bu kirli, ırkçı, faşist ortam, ismini zikretmeye bile değmeyecek kimi siyasi parti holiganlarının yaptığı açıklamalar sonrası arttı. Belki bu işi yapanlar da Suriyeli çocuk ile aynı yaştalardı. Bunları böyle kirli bir suç ortamına itmiştir. Bu olay, yapanların da hafızasından ömür boyu silinmeyecek bir olaydır." diye konuştu.
"Suriyeli bir mülteci katledilemeyip Türkiye vatandaşı biri katledilseydi olay çok faklı olurdu"
Bazı siyasetçilerin mülteciler üzerinden kirli bir algı oluşturduğunu söyleyen Sabaz, Mülteciler üzerinden öyle kirli algılar oluşturdular ki olayın böyle bir cinayete sebep olacağı belliydi. Geçtiğimiz aylarda Kayseri'de saldırılar oldu. Daha önce başka bir iki yerde de oldu. Aslında mültecilere yönelik çok daha kirli cinayetlere varan eylem de daha önceden oldu. Ancak burada dikkat çeken, çocuğun yaşının küçük olmasıdır. Burada içimizi yakan asıl mesele de öldürülen kişinin Suriyeli bir mülteci olmasaydı da Türkiye vatandaşı biri olsaydı, buna yönelik büyük bir algının devreye sokulacağı, insanların sokaklara çıkacağı, kimi yerlere yönelik saldırı sinyallerinin veyahut da talimatlarının verileceği bir sürece kadar gidecektik maalesef." ifadelerini kullandı.
"Suç oranlarına baktığımız zaman Türkiye vatandaşları mültecilerden daha fazla suç işliyor"
Sabaz, Bizi üzen asıl mesele bu çocuğun hem 15 yaşında olması hem de Suriyeli bir mülteci olmasıdır. Şunu unutmayalım bu çocuğun eğer savaştan sağ kurtulmuşsa bir ailesi vardır. Belki bir okulu vardır, belki bir gelecek hayali vardı. Bunların tümüne yönelik bir darbe vurmadır. Yani insani değerlerin tümüne bir darbe vurmadır. Buna karşı hükümetin de adımlar atması gerekiyor ama maalesef gerek sistem içerisinde gerekse de kolluk kuvvetlerinin bir şey yapmaması olayı bu hale getirdi. Sanki burada göz yumulması da var. İşte son dönemde duyuyoruz. Mültecilerin geri gönderilme merkezlerine sebepsiz bir şekilde götürüldüğüne dair olayı işte bu türden kirli algılar var. Suç oranlarına baktığımız zaman da mülteciler ile Türkiye vatandaşları arasında çok fazla fark var. Yani mültecilerde çok daha düşük ama sanki bütün kirliliğin, hırsızlığın sebebi onlarmış gibi bir algı oluşturuluyor. Bir şeyden haberdar olmayan çocuklar cinayete kadar sürükleniyor maalesef." dedi
"bu cinayetlere kim sebep olduysa ahirette hesabı sorulacak"
Yaşanan olayın yeterince medyada yer almadığına değinen Sabaz, "Burada gazetecilere çağrıda bulunuyorum; eğer gazeteciyseniz, bir habere gidiyorsanız, ahlaki değerlerinizi ve insanlığınızı insan olduğunuzu unutmayın. Bir haber yaparken veya bir olaya bakarken adaletten uzaklaşmayın. Bunu göz ardı etmeyin. Kişinin etnik kimliğine, mezhebine, inancına bakmadan olay olduğu gibi aktarmaya çalışın. Aksi takdirde ahlaki ilkelerden uzaklaştığınız zaman sokaktaki holiganlardan herhangi bir farkınız olmaz. Hatta haberci olduğunuz için bu kirli algıyı artırmış olursunuz. Daha farklı, daha fazla saldırıların, belki cinayetlerin oluşmasına sebep olursunuz. Bu işin dünyada hukuki anlamda bir karşılığı yoksa bile Allah'u Teala'nın yanında hesabı sorulacak. Bu masumların öldürülmesinde, dükkânlarının yağmalanmasında bir katkınız var ise bunun hesabını vereceksiniz. Kimse bunu unutmasın." şeklinde konuştu. (İLKHA)
HABERE YORUM KAT