Lübnan merkezli Hizbullah isimli örgütün eski genel sekreterlerinden Şeyh Subhi et-Tufeyli, darbe kalkışmasının yaşandığı 15 Temmuz gecesinde sâdece Türkiye halkının değil tüm bölgenin hedef alındığını belirterek, “Doğruyu, savunmak için Türkiye'de olmayı istedim.” dedi.

Hizbullah isimli örgütün kurucuları arasında yer alan ve 1991 yılında grupla yollarını ayıran Şeyh et-Tufeyli, sâkin bir hayat sürdüğü Lübnan'ın Baalbek şehrinde, Türkiye'deki darbe kalkışmasıyla ilgili AA muhabirine konuştu.

“Türkiye’de Olmayı ve Ölmeyi İstedim”

et-Tufeyli, olaylara ilişkin ilk tepkisini, “Darbe girişimiyle ilgili Türkiye'de yaşananları duyduğumuz zaman bu savaşın lehimize olmayacağını düşünerek çok korktuk, derin endişe duyduk. O andan itibaren, doğruyu savunmak için bu çatışmada Türkiye'de olmayı ve ölmeyi istedim.” sözleriyle anlattı.

“Kelime-i Tevhidin Düşmanları İçin Savaşan İşgalciler”

Darbe kalkışmasında bulunanları “Türkiye askeri değil bilakis Türkiye'nin, ümmetin ve kelime-i tevhidin düşmanları için savaşan işgalciler” olarak nitelendiren et-Tufeyli, “O gece yaşananları sabaha kadar izledim. Endişeliydim ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yaralanması veya alıkonulmasından korkuyordum. Sâdece ben değil, tüm ümmet bu anları tüm detaylarıyla takip ediyor, yaşıyor ve hissediyordu.” diye konuştu.

“Kalkışmada ABD ve Batı’nın Parmağı Var”

Olayları “Türkiye halkının savaşından ziyade ümmetin Batı düşmanı karşısındaki savaşı” şeklinde değerlendiren et-Tufeyli, darbe kalkışmasında Amerika Birleşik Devletleri ve Batı ülkelerinin parmağı olduğundan emin olduğunu dile getirdi.

Türkiye'nin NATO üyesi olmasına rağmen, komploya maruz kaldığını, insanların uçaklarla, tanklarla öldürüldüğünü belirten et-Tufeyli, bu nedenle Batı'ya hiçbir zaman güvenilmeyeceğini söyledi.

“Suriye’de İnsanların Katledilmesinde Batı’nın Rızası Var”

Şeyh et-Tufeyli, Suriye'de de insanların hayatını kaybetmesinin Batı'nın rızası doğrultusunda olduğuna işaret ederek, “Beşşar Esed tek başına bunca yıldır görevde kalabilecek güç ve azme sahip midir?” ifadesini kullandı.

“Türkiye Halkına Doğrultulan Silahlar, Bize Doğrultuldu”

et-Tufeyli, Türkiye'deki darbe kalkışmasına karşı Ortadoğu ve müslüman coğrafyalardaki başkentlerde de halkın sokaklara dökülmesini şu sözlerle değerlendirdi:

“Ben ve insanlar, darbenin bize karşı olduğunu, Türkiye halkına doğrultulan silahın tüm bölge, semt ve köylerde bizim bağrımıza, aklımıza, çocuklarımıza, geleceğimize doğrultulduğunu anladık.”.

“Kalkışmaya Sevinenler Şeytanın Hizmetkârları”

Darbe kalkışmasının başladığı sırada Hizbullah isimli örgüt ve Suriye'deki rejim yanlısı milislerin kutlama yapmasıyla ilgili ise et-Tufeyli, “Bu kimseler sonunda umutsuzluk içinde mantıklarını yitirerek, bunların tiyatro ve kurmaca olduğuna inandılar.” sözlerini kullandı. et-Tufeyli, kutlama yapanları “şeytanın hizmetkârları” şeklinde nitelendirdi.

“Bu Geceden Sonra Tarih, Bundan Önceki Gibi Olmayacaktır”

Şeyh et-Tufeyli, 15 Temmuz gecesinin “geçmiş ve gelecek arasında bir ayrım” olacağını söyleyerek, “Bu geceden sonra tarih, bundan önceki gibi olmayacaktır ne Türkiye'de ne bölgede ne de Kuzey Afrika'da.” ifadelerini kullandı.

Üzerinden yüz yıl geçse de Türkiye'nin Osmanlı Devleti zamanından itibaren hilafetin merkezi olarak müslümanlar gözünde önem taşıdığını dile getiren et-Tufeyli sözlerini şöyle tamamladı:

“Çok sayıda müslüman, dünyada özne olduğumuz bu günlere özlem duyuyor. Recep Tayyip Erdoğan, müslümanların büyük bir kısmı için bir kutup oluşturabilir, onlara birlik ve beraberlik sağlayabilir. Bugün bunu yapabilecek olan Erdoğan ve Türkiye'deki yönetimdir.”.