Tribünden seyretmiyor, katlediyor!
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Suriye sorununun çözüme kavuşması için ısrarla masaya davet ettiği ve “tribünden seyrediyor” diye eleştirdiği Esed rejimi seyretmiyor, vahşice katlediyor!
HAKSÖZ HABER
Cumhurbaşkanı Erdoğan bir müddettir Suriye’de devam eden sorunların çözümü için Esed rejimini masada yer alması gerektiği tezini dillendirmekte. Seçim öncesi süreçte gerek Putin’in baskısından ötürü, gerekse de içeride muhalefetin Suriyeli sığınmacılar sorununa yönelik kışkırtıcı söylemlerini bastırmak için bu tezin öne çıkartıldığına dair yaygın bir kanat vardı. Ne var ki dün Soçi dönüşünde uçakta Erdoğan’ın aynı minvalde konuşmayı sürdürmesi Erdoğan’ın bu konuda politika yapmaktan öte ciddi ciddi Esed rejimiyle muhatap olmayı istediğini göstermiş oldu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuyla ilgili ifadeleri şunlar:
“Esed bizim normalleşme ile ilgili Türkiye-Rusya-İran-Suriye formatında atılan adımları maalesef uzaktan, tribünden seyrediyor. Yani işin içerisinde bir türlü yer almıyor. Biz ise Suriye’nin bu işin içerinde yer alacağını ümit ederek bu çalışmalara kapımızı açtık, ‘Biz buna varız.’ dedik. Ancak hala Suriye tarafında olumlu bir tavır yok. Temenni ederiz ki sürecin devamında onlar da masada yerini alır. “Terörle mücadele, siyasi süreç, sığınmacıların güvenli, gönüllü ve onurlu dönüşleri kapsamlı şekilde dörtlü dışişleri bakanları toplantısında ele alınıyor. Bu başlıklarda ilerleme kaydedilirse Suriye rejimiyle de ilişkilerin normalleşmesi mümkündür. Suriye rejimi ile yürütülen Dörtlü Sürecin başından itibaren önkoşulsuz olması gerektiğini söyledik. Biz bu sürecin aşamalı bir şekilde, belirttiğim üzere önkoşulsuz olarak ileriye taşınması gerektiğini düşündük. Bunun gerçekleşmesi için de Suriye rejiminin sahadaki gerçeklere uygun bir şekilde hareket etmesi, sürece zarar verebilecek yaklaşımlardan kaçınması çok önemli. Malumunuz, bizim bu süreçten temel beklentimiz terörle mücadelede somut adımlar atılması. Bunun yanı sıra, gönüllü ve güvenli geri dönüşler için gerekli koşulların oluşturulması ve BM himayesindeki siyasi sürecin canlandırılmasıdır. Bahsettiğim bu alanlarda gelişme sağlanması sürecin ileriye taşınmasına yardımcı olacaktır.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözleri Suriye’de Türkiye’nin askeri varlığını meşrulaştırmaya yönelik bir çaba, Rusya’yı da, uluslararası kamuoyunu da Suriye’de işgalci olmayıp terörle mücadele için mecburen burada bulunulduğuna dair bir mesaj verme gayreti olarak yorumlanabilir. Ne var ki 12 yıldır halkını vahşice katletmiş ve halen de katliamına düşük yoğunlukla da olsa devam eden bir rejimin ısrarla çözüm ortağı şeklinde tanımlanmaya kalkılmasını izah etmek mümkün değil.
Oysa daha önce Türkiye’nin rejimle diyaloga açık olduğuna dair açıklamalarının Esed rejimi tarafından açık ifadelerle reddedildiği biliniyor. Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyindeki askeri varlığını sona erdirmeden Türkiye ile görüşmeye açık olmadığını Esed tekrarlamıştı.
Bu durumda Esed rejiminin “ben sizi muhatap almam, görüşmüyorum” mesajları verirken Türkiye’nin ısrarla rejimle masaya oturma çabası içerisinde görünmesi kötü bir görüntü oluşturmuyor mu? Bu katil sürüsünü meşrulaştırmak olmuyor mu?
Türkiye terör örgütleriyle mücadele söylemini öne çıkartıyor ama Suriye’de Esed rejiminden daha büyük, daha zalim, daha vahşi bir terör çetesi yok! Her fırsatta Suriye’nin toprak bütünlüğü vurgulanıyor ama buna en büyük tehdidin bizzat rejimden kaynaklandığı atlanıyor. Yine rejim ile PKK/YPG ilişkisi de aynı şekilde görmezden geliniyor.
Bu manzara akla, vicdana, insafa sığmadığı gibi Türkiye’nin güçlü ülke iddiasına da zarar verdiği gibi son yıllarda sıkça dillendirilen oyun kurucu güç, bölgenin belirleyici aktörü vb. söylemleri de boşa çıkartıyor.
HABERE YORUM KAT