Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Yazarın Tüm Yazıları >

Temel sorun!

15 Mayıs 2010 Cumartesi 00:37A+A-

İlk gün yazmıştım; bu işler “şuyuu vukuundan beter hadiselerdir” diye.

Ve eklemiştim: Bâtılın tasfiri, saf zihinleri idlal eder..
Yanlış başlayıp, yanlış devam eden birtakım işler var bu memlekette. Şu hadisede, edep sahibi biri hiç olmazsa susar; değil mi?..
Bu hadiseyi böylesine içinden çıkılmaz hale getiren; Baykal’ın ve onun şakşakçılarından başkası değil..
Günlerdir Türkiye Ana Muhalefet liderinin uçkur hikayesi ile meşgul..
Olay neresinden bakarsanız bakın çirkin.. Bir çirkinliği tartışırken, bu çirkinlik her yere sıçrıyor..
Ortada hiç kimsenin kabul edemeyeceği bir ahlâksızlık var.. Olay, sıradan bir kişinin özel yaşamı ile açıklanamayacak kadar uzantıları olan skandallarla dolu bir geçmişe sahip..
Kimse mağdure kadının çocuğundan söz etmiyor diye yazayım diye düşünürken, Baytok’ların kızları 22 yaşlarında bir balerin çıktı. Ama sonuçta yine 22 yaşlarında bir genç kızın hayatı, hayâlleri söz konusu..
Hâlâ anlayamadığım bir şey var, kadın hakları savunucuları, feministler neredeler? Bayan Baykal’ın onuru ne olacak.. Tecavüze uğrayan bir eşin kocası olmak da ayrı bir trajedi..
Bu konu, bir kişinin ahlâksızlığı olmaktan çıkıp, parti içi bir sorun haline getiriliyor.. O da yetmiyor, ülke sorunu haline geliyor.. O da yetmiyor, bu konu derin bir hesaplaşmaya, hatta uluslararası boyutları olan bir hadise haline getiriliyor..
Bütün bu olayların asıl sorumlusu, Baykal’ın kendisidir..
Tamam, çıplak fuhuş görüntüleri, gerçek de olsa yayınlanmamalı, ama olayın haber değeri vardır.. Zaten gelinen noktada artık kimse bunun haber değeri olmadığını söyleyemez..
Olayın yargıya intikal ettirilmesi gereken bir boyutu var ama, hukukun siyasallaştırıldığını iddia eden CHP kendisi bu konuda, anlaşılan yargıya güvenmiyor olmalı ki, bildiğim kadarı ile olay yargıya taşınmış değil..
Bayan Baykal’ın boşanma davası filan açtığını duymadım. Hiçbir şey olmamış gibi yollarına devam edecekler anlaşılan. Ne bu pişkinlik böyle. Bu adam Başbakan olursa, Aileden Sorumlu Devlet Bakanı’nı bu kişi mi atayacak?..
Tecavüze uğradığı söylenen hanımefendi de şikâyetçi değil halinden anlaşılan.. Siyasi endişeler, namus ve iffete ilişkin kaygılarından önce geliyor mu ki, böylesine geçiştirmeye çalışıyorlar bu hadiseyi. CHP’lilerin başörtüsü, İmam-Hatip, Kur’an Kursu ya da dinî konulardaki ruh halleri bu örnekle şimdi daha iyi ortaya çıkıyor..
Eşi tecavüze uğradığı söylenen kocanın da yargıya gittiğini duymadık..
Ne kadar hoşgörülü bir aile, bir topluluk bunlar böyle..
Baykal hâlâ Başbakan’a cevap yetiştirmeye çalışıyor, CHP’nin başına yeniden geçmenin yollarını arıyor, yol arkadaşları da onu yeniden başlarına geçirmenin telaşındalar.
Türkiye’nin gündemini bu kadar işgal eden bu olay, aslında CHP’lilerin yeni bilgi sahibi oldukları bir konu değilmiş. Birçok kişi bu olayı biliyor ve bir şey olmamış gibi yoluna devam ediyormuş.
Eşine, çocuklarına sadakat göstermeyen bu tip adamların, siz millete sadakat göstereceğini mi sanıyorsunuz..
Bu tartışmanın tek faydası şu oldu: Bundan sonrası için herkes daha dikkatli olacak.. Ve böyle bir olay karşısında kim nerede duruyor ve kimler nasıl tepki veriyor; daha iyi görülmüş oldu..
Diğer bir fayda da CHP’nin derin gerçeği, Baykal’ın ahlâkî kişiliği de ortaya çıktı.. Nasıl bir derin devlet varsa, derin partiler de var. Derin CHP’de kim kimdir bunu açıkça gördük.. Bu vesile ile CHP enine boyuna tartışıldı.
CHP ve Baykal artık Ergenekonculara bile umut vermiyor.. Bu olay bir tükenişin hikayesidir. Baykal ve CHP için kötü bir final özelliği taşıyor.
Baykal bu kamburla ne kongreyi alabilir, ne de seçimi.
Baykal’ın bugünkü tavrı, pişkinliği, mahcubiyet duyması gereken bir adamın, hiçbir şey yokmuş gibi, sağa sola saldırması, kendi gözündeki merteği bırakıp başkasının gözünde çöp arama gayretleri, ilk suçu kadar olmasa da onun üzerine tüy diken bir davranıştır..
İşin kötü (iyi) yanı, CHP’nin başına gelecek kimse de yok.. Baykal’ın emanetçisi de götüremez bu işi.. Baykal’ın istemediği bir adam gelirse, Baykal’ın ekibi dağılır gider..
İşte asıl tehlike de burada başlıyor.. CHP’nin geleceğinden umut yoksa, derin güçler ne yapacaklar.. Kimine göre de Türkiye çamur deryasına dönecek. Kirli çamaşırlar ortaya dökülecek. Kimine göre birileri silaha sarılacak..
Türkiye’nin temel sorunu, ekonomik, politik, sosyal, kültürel, ahlâkî bir sorundur ve bu sorun, bu temel sorunun bir yansımasıdır.. Sorun daha derin, yaygın ve kaygı vericidir..
Bu konunun bu şekilde şuyu bulmasının bir sebebi de, hiçbir bilgi sahibi olmadan da herkesin üzerinde ahkâm kesebileceği bir konu olmasıdır..
Olan oldu. Ha bu, Türk Mediası olarak hepimize ders olsun. Umarım bundan sonrası için benzer olaylarla karşılaşıldığında herkes daha dikkatli, ölçülü, ihtiyatlı olur..
Selam ve dua ile...

VAKİT

YAZIYA YORUM KAT