1. HABERLER

  2. YORUM ANALİZ

  3. 'Tarlabaşı Toplum Merkezi' adıyla sapkınlık faaliyetleri nasıl yürütülüyor?
'Tarlabaşı Toplum Merkezi' adıyla sapkınlık faaliyetleri nasıl yürütülüyor?

'Tarlabaşı Toplum Merkezi' adıyla sapkınlık faaliyetleri nasıl yürütülüyor?

Gazeteci Özlem Doğan “Tarlabaşı Toplum Merkezi” adıyla faaliyetler yürüten organizasyonun sapkın ideolojiyi Suriyeli ve Türkiyeli çocuklara nasıl empoze etmeye çalıştığını aktardı.

26 Haziran 2021 Cumartesi 13:22A+A-

HAKSÖZ HABER

Geçtiğimiz günlerde sapkın ideolojinin müntesipleri “Onur Haftası” adı altında dünyanın birçok yerinde eylemler düzenledi. Birçok ülkede eylemler kısmen engellenirken Türkiye’de sapkın ideolojinin “Onur” adını verdiği yürüyüşe izin çıkmadı.

Yine dünyanın birçok ülkesinde sapkın ideolojiye karşı kararlar alınmaya başlandı. Örneğin UEFA, Almanya - Macaristan maçında Allianz Arena’nın gökkuşağı renklerinde aydınlatılmasını yasakladı. Ancak hala sosyal medyada göründüğü kadarıyla; örgütlü yapılar ve organizasyonlar üzerinden sözde cinselliklerinin bir kimlik olduğunu iddia eden sapkınların söylemleri gündemdeki yerini koruyor.

Hatta eşcinsel, LGBT, sapkınlık gibi kelimelerle yapılan internet taramalarında en üst sıralarda sapkınlığın normal bir durum olduğunu iddia eden makalelere rast geliniyor. Öyle ki tam karşıt aramalarda da ilk sıralarda sapkın cinselliğin yer aldığı görülebiliyor. Karşıtından da beslenen sapkın ideolojiler varlıklarını hayatın tüm alanlarında göstermek için her türlü yola başvuruyorlar.

Diğer bir yandan ise organizasyonlar, dernekler, vakıflar, çalışma enstitüleri halinde görevler yürüten kimi organizasyonlarda bu sapkın ideolojinin yayılması, genel kabul görmesi ve eğitim bir parçası olması iddiasıyla faaliyetlerde bulunuyorlar.

Gazeteci Özlem Doğan da “Tarlabaşı Toplum Merkezi” adıyla faaliyetler yürüten organizasyonun sapkın ideolojiyi Suriyeli ve Türkiyeli çocuklara nasıl empoze etmeye çalıştığını sosyal medya hesabı üzerinden aktardı.

Yerli ve yabancı fonlarla desteklenen Tarlabaşı Toplum Merkezi küçük yaştaki çocuklara ideolojik eğitimi aşılamaya çalıştığını alenen sosyal medya hesabından paylaşıyordu. Özlem Doğan da detaylarına ulaşarak Tarlabaşı Toplum Merkezi’nin nasıl çalıştığını aktardı.

Milat gazetesinden Özlem Doğan: “Tarlabaşı Toplum Merkezini; Hollanda Büyükelçiliği, Bernard van Leer Vakfı, UNDP, IBM, EMpower, Consulate General of Sweeden, SABANCI Vakfı, ICC, Alman Uluslarası İşbirliği Kurumu(GIZ), Koç Üniversitesi, ÖRAV, Greenpeace, İstanbul Bilgi Üniversitesi destekliyor.”

Sapkın ideolojinin eğitim mimarları ve koodinatörlerinden Ceren Suntekin'in geçmişi de oldukça kirli. Özlem Doğan'ın aktardığına göre Ceren Suntekin'in propaganda faaliyetleri şu şekilde:

 

ceren-suntekin-ara-gorsel.jpg

 

Özlem Doğan: “CHP’li Şişli Belediyesi Eşitlik Birimi’nde birim sorumlusu olan Tarlabaşı Toplum Merkezi kurucularından Ceren Suntekin’in çocuklara verdiği eğitimi şimdi bir düşünün.” diyerek oldukça haklı bir sitemde bulunuyor. 

Özlem Doğan paylaşımında: “Tarlabaşı Toplum Merkezi’nin eğitim verdiği çocuklarla birlikte çıkardığı “Parlayan Çocuklar” dergisinde Suriyeli erkek çocuklarına kurdurdukları korkunç hayaller; etek giymek, prenses olmak. İdol de Bülent Ersoy. Ayrıca eğitim odasında 2 erkek çocuk travesti gibi giydirilmiş.”

tarlabasi-toplum-merkezi-sapkin-egitim.jpg

sapkinlar-egitim-erkek-cocuklar.jpg

 

14-009.jpg

 

Bakanlığın imha ettirdiği kitapları eğitim materyali olarak kullanan ve sapkın ideolojiyi küçük çocuklara eğitim yoluyla şırınga eden Tarlabaşı Toplum Merkezi'nin faaliyetleri bunlarla da sınırlı değil.

 

ozlem-dogan-bakanlik-yasak-kitap-egitim-materyali.jpg

 

Sapkın cinsel eğilimlerin bilinçlere nakşı için çeşitli eğitim materyallerinin arasında; filmler, görsel işaretleyiciler, dergiler, eğitsel oyun çalışmaları ve daha birçok şey bulunuyor. 

 

tarlabasi-toplum-merkezi-egitim-gorselleri.jpg

 

filmler.jpg

kitaplar-001.jpg

 

zoom.jpg

 

Milli Eğitim ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bu konu hakkında ne düşünüyor ve nasıl bir politika izleyecekler merak ediyoruz doğrusu.

Toplumsal çürümenin bu gibi organizasyonlar ve çeşitli holdingler tarafından desteklenmesi "Neden herhangi bir yaptırıma maruz kalmıyor?" sorusu akıllarda yer etmeye devam ediyor. 

HABERE YORUM KAT

4 Yorum