Taksirle Birden Fazla Kişinin Ölümüne Sebep Olanlara da İnfaz İndirimi
Meclis’e sevk edilen İnfaz Kanunu tasarısı eğer bu haliyle kanunlaşırsa kamuoyunda ciddi tartışmalar sebep olan “taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebep olma” suçunda ötürü cezaevinde bulunan sanıklar için bir müjdeye dönecek.
HAKSÖZ HABER
AK Parti ve MHP tarafından hazırlanıp Meclis’e sevk edilen İnfaz Kanunu tasarısı eğer bu haliyle kanunlaşırsa kamuoyunda ciddi tartışmalar sebep olan “taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebep olma” suçunda ötürü cezaevinde bulunan sanıklar için bir müjdeye dönecek.
Habertürk Gazetesi’nden Serdar Kulaksız’ın hazırladığı dosya 301 kişinin ölümüyle sonuçlanan Manisa Soma’daki maden faciasının, 12 öğrencinin hayatını kaybettiği Adana Aladağ’daki yurt faciası sorumlularının ve İzmir-Aydın yolunda aşırı alkollü araç kullanırken çarptığı araçtaki üç kişinin ölümüne sebep olan yazar Emrah Serbes’in İnfaz Yasası’ndan yararlanıp tahliye edileceğini gözler önüne seriyor.
Tuhaf Ama “Tahliye Şartı” Ölüm ve Şiddetten Bağımsız
İnfaz Kanunu’nu her ne surette olursa olsun siyasi suçluların asla faydalanamayacağı fakat kamuoyunda ne denli büyük infiale sebep olmuş ve toplumu ne kadar sarsmış olursa olsun adli suçların faydasına açık tutan yönü çok yönlü eleştiri ve itirazlara sebebiyet veriyor. Hiçbir cana kast etmemiş, asla şiddete bulaşmamış, hiçbir surette şiddet çağrısı yapmamış on binlerce insanı “terör” suçundan yargılayıp cezaevlerinde çürümeye terk etmek hangi devlet ve toplumun bekası için fayda sağlar ki?!
Geniş kitleleri “terör” suçundan yargılayıp mahkûm etmek için “terör örgütüne üye olmamakla birlikte…” diye başlayan her konjonktüre uygun elastiki yasal dayanakların mayın gibi işlev gördüğü bir ceza yasası ve mantığında eşitlik ilkesinden uzak düzenlemeler sürpriz sayılmaz elbette. Gizli tanıklar ve imzasız mektuplarla, kurum amirlerinin kanaatleriyle kurulan ceza hükümlerinden adalet hâsıl olmayacağını kim bilemez ki?
Hukukun İçi mi, Cezaevleri mi Boşaltılacak?
Legal faaliyet yürüten ve 15 Temmuz darbe sürecine kadar suç sayılmayan dernek veya sendikalara üyelikleri, kimi yardım faaliyetleri ve abonelik işlemlerini on binlerce insanın karşısına “iltisak ve irtibat” gibi sihirli formüllerle “terör suçu” olarak çıkarmakla hukukun üstünlüğü teminat altına değil resmen ayaklar altına alınır.
Meselenin kapasitesinin çok üzerinde hükümlü ve tutukluyu barındıran cezaevlerinin Covid-19 sebebiyle boşaltıp bir süre için rahatlatmak olmadığı aşikâr değil mi? Kanunlardaki, yargı kurumlarındaki sıkıntıları tartıştırmayarak hukuk devleti olunamayacağı besbelli iken siyasetin güç gösterisi yapması derin bir yanılgıya, telafisi güç bir yıpranmaya zemin hazırlayacaktır.
Şimdi Meclis’e sevk edilen İnfaz Kanunu da maalesef önceki düzenlemelerin kötü bir kopyası gibi duruyor. Bu kötü kopya teşbihini izah sadedinde, siyasal hiçbir yönü olmayan fakat toplumu sarsıcı nitelikteki “taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma” suçu dolayısıyla cezaevlerinde bulunan kimileri için, düzenlemenin nasıl bir kurtuluş reçetesi olduğuna ilişkin Serdar Kulaksız’ın Habertürk Gazetesi için hazırladığı şu dosyaya bakmak yeterli olur.
İlgili haber:
https://www.haberturk.com/ozel-infaz-duzenlemesinden-kimler-yararlanacak-haber-2637967
İnfaz düzenlemesinden kimler yararlanacak?
Serdar Kulaksız
Kamuoyunun uzun süredir gündeminde olan ve yaklaşık 90 bin mahkumun yararlanacağı ceza infaz düzenlemesi bu hafta TBMM Genel Kurulu’nda görüşülerek oylanacak. TBMM’de kabul edilmesi durumunda bu yeni düzenlemeden kamuoyunda uzunca süre gündemde kalan olayların sanıkları da yararlanacak.
Bu isimlerden bir tanesi de yazar Emrah Serbes… Emrah Serbes, İzmir-Aydın yolunda, otomobillerine arkadan çarparak bir aileden 3 kişinin ölümüne neden olmaktan yargılanmıştı. “Bilinçli taksirle 3 kişinin ölümüne neden olmak” suçundan Emrah Serbes, 13 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı. Yargıtay da yerel mahkemenin verdiği hapis cezasına onadı. İnfaz yasasında yapılacak yeni düzenlemeden Emrah Serbes’te yararlanacak. İnfaz düzenlemesi geçerse halen açık cezaevinde kalan Serbes’in, 1 yıl 3 ay sonra cezaevinden tahliye olması bekleniyor.
TUTUKLU SOMA FACİASI SANIKLARI DA YARARLANACAK
Manisa’nın Soma ilçesinde 301 işçinin hayatını kaybettiği maden faciası da yıllarca Türkiye gündeminde yer aldı. Yaşanan facia ile ilgili olarak yapılan yargılama Temmuz 2018 yılında karara bağlanmıştı. Yerel mahkemenin sanıklar hakkında “Taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olmak” suçundan verdiği karar İzmir Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yerinde bulunmuştu. Yerel mahkeme tarafından, 15 yıl hapis cezasına çarptırılan maden şirketinin yönetim kurulu başkanı Can Gürkan, istinaf incelemesinin ardından tahliye edilmişti.
4 SANIK TUTUKLU BULUNUYOR
Davada, maden şirketinin genel müdürü ve işletme müdürünün de arasında bulunduğu 4 tutuklu sanık 18 yıl 9 ay ile 22 yıl 6 ay arasında hapis cezasına çarptırılmıştı. Halen tutuklu bulunan sanıkların yeni düzenlemeden yararlanması bekleniyor. Tutuklu bulunan sanıklardan ikisi yaklaşık 6 ay içerisinde diğer iki sanık ise 2 yıl 5 ay sonra tahliye olabilecek. Davanın Yargıtay aşaması halen devam ediyor.
5 AY SONRA TAHLİYE OLABİLECEK
Yeni Ceza İnfaz düzenlemesinden yararlanacaklar arasında Hatay’da gezi olayları sırasında gaz fişeği ile Abdullah Cömert’in ölümüne neden olduğu iddiasıyla yargılanan polis memuru Ahmet Kuş da bulunuyor. Hükümlü Ahmet Kuş, “Bilinçli Taksirle Ölüme Neden Olmak” suçundan 6 yıl 10 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılmıştı. Yerel mahkemenin verdiği hapis cezasının Yargıtay tarafından geçtiğimiz ay onanmasıyla birlikte sanık Ahmet Kuş tutuklanmıştı. Yeni ceza infaz düzenlemesinden Ahmet Kuş’un da yararlanması bekleniyor. Hükümlü Ahmet Kuş, yaklaşık olarak 5 ay sonra tahliye olabilecek.
YURT YANGINI SANIKLARI DA DÜZENLEMEDEN YARARLANACAK
Adana’nın Aladağ ilçesinde bulunan özel yurtta çıkan 10’u öğrenci 12 kişinin hayatını kaybettiği yangın davasının sanıkları da ceza infaz düzenlemesinden yararlanacak. Yurtta çıkan yangın kamuoyunda uzun süre tartışılmıştı. 29 Kasım 2016 yılında çıkan yangın ile ilgili aralarında Dernek başkanı ve yurt müdürünün de bulunduğu 18 sanık hakkında “Taksirle birden fazla kişinin ölümü ve yaralanmasına neden olmak” suçundan dava açıldı. Soruşturma aşamasında 7 sanık tutuklandı. Yargılama aşamasında ise tutuklu sanıklar çeşitli tarihlerde tahliye edildi. Mahkeme, 4 Temmuz 2019’da kararını açıkladı. Dernek başkanı ile yurt müdürünün de arasında bulunduğu 7 sanık 8 yıl 10 ay 20 gün ile 12 yıl 2 ay 20 gün arasında değişen hapis cezalarına çarptırıldı. Bu sanıklarda haklarındaki karar kesinleşirse 3 ay ile 1 yıl 4 ay arasında değişen süre cezaevinde kalacaklar.
HABERE YORUM KAT