HAKSÖZ HABER

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'la Beşar Esed arasında bir görüşmenin planlanıp planlanmadığı sorusuna cevap verirken ifade ettikleri sebebiyle tartışmanın odağına oturdu.

“Şu anda böyle bir temas söz konusu değil. Cumhurbaşkanımız zaten o soruya cevap verdiler. Uzun zamandır Putin ve Rus yetkililer, ‘Sizi rejimle görüştürelim’ dediler. Esad ile Cumhurbaşkanımızı görüştürmek istediler. Cumhurbaşkanımız da istihbaratların görüşmesinin faydalı olacağını söylemişlerdi. Bir ara istihbaratlar arasında görüşmeler olmuştu. Daha sonra kesinti oldu. Şimdi tekrar başladı. İstihbaratlar arasındaki görüşmelerde birçok konu gündeme geliyor.

Bağlantısızlar Toplantısı’nda, Belgrad’da ayaküstü Suriye Dışişleri Bakanı ile da kısa bir sohbetim oldu, o toplantı marjında. Orada da bu ülkenin tek çıkar yolunun siyasi uzlaşı olduğunu söyledim. Teröristlerin temizlenmesi lazım, kim olursa olsun. Ama diğer taraftan muhalif olan Suriyelilerle rejim arasında barışın olması gerektiğini, Türkiye olarak da böyle bir durumda destek olabileceğimizi söyledik. Suriye’nin toprak bütünlüğünü destekliyoruz.”

Suriye muhalefeti ile Esed rejimi arasında barışın sağlanması gerektiğini ifade eden Çavuşoğlu, Suriye’de yaşananların farkında değil mi? Katil rejimle Suriye halkını bir nasıl “barıştırmayı” düşünüyorsunuz?

Çavuşoğlu’nun bu sözlerinin ardından Cerablus ve Azez’de provokatif hadiseler yaşandı. Kim olduğu belirlenemeyen bir grup Türkiye bayrağına saldırırken Özgür Suriye Ordusu “yapılanın kabul edilemez olduğunu ve müdahale edildiğini” açıkladı.

Provokatif eylem sorgulanmayı hak ediyor ancak Mevlüt Çavuşoğlu’nun açıklamalarının sebep olduğu hayal kırıklığı da anlaşılmayı bekliyor. Belki bu sebeple konu hakkında açıklama yapan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç “Türkiye’nin Suriye halkıyla dayanışma” içinde olduğunu yineledi.

Dışişleri: Suriye halkıyla dayanışmamız sürecektir!

Her ne olursa olsun Mevlüt Çavuşoğlu’nun ifadeleri izahat beklemektedir. Şurası unutulmamalıdır ki Suriye halkının zalim bir rejime karşı başlattığı direniş meşru olandır. Suriye’de meşruiyeti bulunmayan ise katil Esed rejimidir! Suriye’nin geleceği Müslüman halkın talepleri etrafında şekillendirilmelidir. Bu gerçeği göz ardı eden her adım başarısız olmaya mahkumdur!

Azez'de Cuma namazının ardından "Katille barışa hayır!" sloganları eşliğinde gösteriler düzenleniyor:

Anlaşılan o ki, ‘Bay Kemal’in Suriye sorununa çözüm adına önerdiği ‘mağduru tecavüzcüsü ile evlendirme’ formülü hükümet katında da karşılık bulmuş! Adalet, vicdan ve insanlık adına utanç verici! Yazıklar olsun! @MevlutCavusoglu https://t.co/WkjXbrVmtQ

— Rıdvan Kaya (@RidvanKaya_) August 11, 2022

1- Sn. @MevlutCavusoglu’nun son beyanları sadece usül&üslup açısından değil esastan yanlıştır.
Suriye halkı bu kadar ağır bedelleri Rusya ve İran’ın lejyoner olarak kullandığı kan dökücü Esed’le anlaşmak için ödemedi.

Suriye’nin gerçeği işbirlikçi rejim değil Suriye direnişidir. https://t.co/rYipyMPk81

— Kenan ALPAY (@kenan_alpay) August 12, 2022

2- Afganistan direnişi 20 zorlu yılda işbirlikçi hükümeti devirip NATO ve Amerika’yı ülkelerinden söküp attığı gibi Suriye direnişi de Nusayri cuntasını devirip işgalci Rusya ve İran ordularını söküp atacaktır.

Ancak hakkın ve haklının yanında duranlar dost & kudret sahibi olur. https://t.co/rYipyMPk81

— Kenan ALPAY (@kenan_alpay) August 12, 2022