Sosyal paylaşım siteleri üzerinden örgütlenen “sığınmacı”lar toplu hâlde Yunan sınırına gitmek için otogara gelmeye başladı. “Sığınmacı”ların birçoğunun elinde, cesedi kıyıya vuran Aylan bebeğin fotoğraf ve çizimleri bulunan dövizler olduğu görüldü.

Sayıları 250'yi bulan “sığınmacı”ları polis bir süre ikna etmeye çalıştı. İkna olmayan “sığınmacı”lardan bazıları otogardaki yeşil alana serdikleri battaniye ve kampetlerin üzerinde uykuya daldı.

Havanın soğumasıyla “sığınmacı”lardan bebek ve çocukları olanlar “güvenlik güçleri”nden yardım istedi. Bu aileler otobüslerle İstanbul'a gönderildi. Parça parça gruptan ayrılışların olmasına rağmen, sayıları azalan grubun bekleyişi sürüyor.

"Yaşamak İçin Gideceğiz"

Grup üyelerinden Ahmed Meksur, yaptığı açıklamada, denizde ölümler çok olduğu için karadan Avrupa'ya gideceklerini söyledi.

Yaşamak için başka çareleri olmadığını ifade eden Meksur: "Bizim silahımız yok. Silahımız imanımız, Allah inancımız. Yaşamak için gideceğiz, gitmek zorundayız. Yarın buradan toplu olarak Yunanistan sınırına gideceğiz. Türkiye'ye şükran borçluyuz, bize insanlık yaptı ama Avrupa'ya gitmek istiyoruz." dedi.

Grup üyelerinden bazıları yarın daha kalabalık olacaklarını öne sürdü.

“Sığınmacı”ların Almanya'nın 400 bin “sığınmacı”yı kabul edeceği söylentisi üzerine toplu olarak Yunanistan sınırını geçme kararı aldıkları öğrenildi. Polis ve jandarma ekipleri kent girişinde kontrollerini arttırdı. Kontrol noktasında yakalanan “sığınmacı”lar geri gönderiliyor.