ABD merkezli kuruluşun analistleri tarafından hazırlanan raporda, Türkiye'de 2014'ten bu yana milli gelir artışındaki en önemli unsur olan kredi büyümesinin yerini, artık yeni gelen mültecilerin tüketiminin ve 'kayıt dışı ekonomide kazandıkları ücretlerin' aldığı belirtildi.

Açıklamada, "Mültecilerin Türkiye'nin, milli geliri, mali ve diğer dış değişkenleri üzerindeki etkisi yeteri kadar dikkate alınmadı" denilerek, tasarruflarını beraberlerinde getiren mültecilerin yaptıkları harcamaların büyümede etkili olduğu kaydedildi.

Hükümetin mülteci kamplarında ve kampların dışında yine mültecilere için yaptığı bütçe harcamalarının da büyümeyi desteklediği vurgulandı.

Türkiye, bugüne kadar sayıları 3 milyonu aşan mülteciler için 8 milyar dolardan fazla para harcandığını ifade ediyor.

Aralarında kuruluşun Türkiye baş analisti Frank Gill ile kıdemli ekonomist Tatiana Lysenko'nun da bulunduğu uzmanların hazırladığı rapora göre, mülteci krizi Türkiye'de kişi başına düşen milli gelir büyümesini yılda yüzde 0,2-0,3 kadar artırabilecek.

Türkiye hükümetinin tahminlerine göre, kayıt dışı ekonomide çalışan Suriyeli mülteci sayısının 500 bin ila bir milyon arasında olduğunu belirten analistler, bunun 2014 ylından bu yana işsizlik rakamlarının yüksek kalmasının nedenlerinden biri olduğunu kaydettiler.

Ancak kredi değerlendirme kuruluşu, büyümenin fazla tüketime dayalı olduğu görüşünü vurguladı ve yeteri kadar özel sektör yatırımı olmadığına dikkat çekti.

Bununla birlikte, Türkiye'nin bölgesindeki tehlikelere, iç güvenlik sorunlarına ve karmaşık siyasetine rağmen, dirençli ekonomisi ve uygun demografik yapısı sayesinde yükselen piyasalar arasında öne çıktığına vurgu yapıldı.

S&P, geçen hafta Cuma günü yaptığı açıklamayla Türkiye'nin kredi notunu BB+'da sabit tutmuş, notun görünümünü ise 'Negatif'ten 'Durağan'a yükseltmişti. 

Kaynak: Zaman