
Suriyeli Kadın, Korkudan Hastaneye Gidemedi
Reyhanlı'daki bombalı saldırılar, Suriyeli vatandaşları oldukça zor durumda bıraktı.
Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde meydana gelen patlamalar sonrasında ırkçı bir grup gencin yaptığı saldırılar zaten türlü çaresizlikler içerisinde bulunan Suriyeli mültecileri korkuttu. Birçok Suriyelinin linç görüntülerinin yansıdığı ilçeden ayrıldığı, kalanların ise evlerinden çıkamadıkları bildiriliyor.
Zaman gazetesinde Serkan Sağlam’ın bir haberine göre bu durumun en acı hali, patlamada yaralanmalarına rağmen evden dışarıya çıkamayan Suriyeli kadınların yaşadığı mağduriyetle ortaya çıktı
Sırtında şarapnel parçası bulunan 40 yaşındaki Emel Neccar, linç edilme korkusuyla hastaneye gidemedi. Kızı Nermin Ağavani ise henüz üç gün önce bir kız çocuğu dünyaya getirmiş. Bombalı saldırının şokuyla iki gündür daha isim bile koyamadığı kızını emziremiyor.
Türkiyeli komşularının Suriyeli oldukları anlaşılmaması için elbiselerini verdikleri yaralı kadınlar, Zaman muhabirlerinin yardımı ve polis korumasıyla dün ambulansla hastaneye kaldırıldı.
İki ay önce kanlı çatışmaların yaşandığı Humus'tan kaçarak Reyhanlı'ya yerleşen Ağavani ailesinin büyüğü Adnan Şeyh Ali ise patlamada hayatını kaybeden Türkiyeliler için gözyaşı dökerek, "Allah bu saldırıların sorumlusu kimse hepsini kahretsin." diyor.
Linç edilme korkusuyla iki gündür dışarı çıkamadıklarını anlatan Ağavani, "Biz Türkiye'de çok yardım gördük. Böyle olayların olmasını istemiyoruz. Bizi buradan kovduracaklar. 15 kişilik aileyiz patlamadan bu yana hiç yemek yemedik." diye konuşuyor.
Halk, Provokatörlere Tepkili
Reyhanlı'ya sığınan birçok Suriyeli aile de ilçeden ayrılarak Hatay'daki otellere yerleşti. Ancak Reyhanlı halkı, provokatörlere tepki gösteriyor. Bölge esnafından Sadi Cünedioğlu, ilçede yaşanan olayların çok açık bir provokasyon olduğunu belirtiyor ve ekliyor:
"Reyhanlı halkı bu saldırı sırasında ve sonrasında çok soğukkanlı olmalıdır. Suriyeli sığınmacılar burada bizim kardeşimizdir. Bu olayların sorumlusu onlar değildir. Savaştan kaçan bu mazlumları incitmeyelim."
HABERE YORUM KAT
kardeşlerimize ali cengiz oyunu yapanlara karşı sessiz kalınmamalı. orada kardeşlerimize bu zulmu reva görenler 28 şubatta da örtülerimize tüm mukaddesatımıza saldıranlardır. başörtümüze el uzatanlara karşı yürürken nasıl olur da başımızı taşla ezenlere karşı tepkisiz kalırız. bırakınız bu mezhep çatışması çıkmasın hezeyanlarını. adamlar kıtır kıtır kesiyor sen neyden bahsediyorsun?
Yanıtla (0) (0)Birincisi, Huzeyfe kardeş onun bunun değil, doğrudan sokakta şlinç kampanyasına katılan ve açıkça saldırgan kişilere karşı durmaktan söz ediyor. Adamlar sokak ortasında adam bıçaklıyor, Suriyeli mültecilere karşı saldırı komutları veriyor ve buna seyirci kalacaksınız öyle mi? Kimse onların yaptığı gibi bir mezhep ya da sosyal kesimi kovalım demiyor, sapla samanı karıştırmayalım.
Yanıtla (0) (0)İkincisi, böylesine açıkça provakatif hareket eden kimselere karşı bölgedeki gözaltıların haksız olduğu yargısı çok aceleci, hatta gözaltına alınanları peşinen koruma içerikli. Orta yerde saldırı ve bu tip çağrılar karşısında çok daha fazla kişinin sorgulanması gerek, zira bu sonradan gelişen, linç ve tecavüzler gizli saklı eylemler değil.
Ayrıca, Türkiye'nin ideolojik yapısı, sicili, bazı hukuksuz davranışları ve Cahili sistemi vardır ama bu son zamanlarda ciddi oranda şeffaflaşmıştır, Suriye Baas rejimi, İran Molla rejimi kadar aşırı hukuksuz değildir. Türkiye'nin resmi ve yarı resmi yayınlarında söz edilen ülkeler kadar mezhep kışkırtıcılığı yapılmadığı gibi tam tersine şu anki siyasi iktidarın çekişeşkte olduğu eski militer yapılanma uzantısı medya ve diğer kuruluşların söylemleri daha fazla nefret ve eylem içermektedir.
Dah açık ifade ile, bazı İslami kuruluşların Suriye'deki aktif ve müdahil tutumlarına rağmeni iktidar erk'i çok daha yumuşak, diplomatik ve Uluslararası dengelere dayalı politika takip etmekte, hatta Batı'nın ve ABD'nin direnişi boğma, direnişçilere ambargo faaliyetleri karşısında etkisiz politika güttüğü iddiaları bulunmaktadır.
Yıllardır bu ülkede TÜRK ve Kürt Ulusalcıları, Laikler ve sol örgütlerin proaktifliğinin esamesi bile Muhafazakarlarda yok iken böyle gibi gösterilmesi tıutarlı değildir.
Huzeyfe kardeşim milleti sokağa davet ederek, onun bunun başını ezmekten bahsederek, mezhep fitnesi çıkarmaya çalışanların ekmeğine yağ sürüyorsunuz...
Yanıtla (0) (0)O bölgede çok sayıda gözaltına alınan vatandaş var. Haksız yere tutuklu yargılanıp çıkanlar var. Ama senin haberin yok...
Olacağı buydu zaten. Bazı sözüm ona müslümanlar '' efendim buradan kalkıp savaş olan yere illada giderek cihad etmek gerekmiyor. bizde buradaki şartlar itibariyle mücadelemizi vermeliyiz. Burada vuku bulursa oradaki şartlar, bizde savaşmak zorunda kalırsak o zaman savaşmalıyız'' diyenler nerede acaba. Yahu adamlar müslümanları dışarıya çıkarmıyor. Biz kalkıpta sen kim oluyorsun Suriyeden zulümden kaçan müslümanları rahatsız ediyorsun? Onlara zulmediyorsun diyerek karşılarına dikilmiyoruz. Bırakın dikilmeyi en azından bulunduğumuz illerde-ilçelerde basın açıklamaları-yürüyüşler yaparak kardeşlerimizin yanında olabiliriz. Ama biz patlamaların kaçıncı günü hala basın açıklamaları için sokağa çıkmış değiliz. Aynı zamanda hükümette bunuın yerli işbirlikçilerden feci bir şekilde intikamını almalı. İskenderundaki yapılanmayı, bombalı eylemi gerçekleştirenleri ve Esatla direk ve dolaylı olarak irtibatli olan yerli maşaları tespit edip başlarını ezmeli. El kaide , Hizbutarir deyip birilerini göz altına aldığın gibi şimdiye kadar İrana kürek çeken Esada kürek çeken belli odakların üstüne çoktan gitmeliydin. Valla bunlar AK Partiyi değil Türkiyeyi teslim alırlar yada starlar. Gidip Esada-İrana nerdeyse teslim edecekler.
Yanıtla (0) (0)