“Suriye’de Yabancı Güçler” Olmasın; Güzel Ama Ya İran?
Suriye’de ‘Yabancı Güçler’in varlığını eleştiren cumhurbaşkanı adayı Reisi, İran’ı da bu kapsamda değerlendiriyor mu?
HAKSÖZ-HABER
İran'da 19 Mayıs'ta yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi için adaylık başvurusunda bulunan İbrahim Reisi, “yabancı güçler”in varlığının Suriye sorununa çözüm olamayacağını söyledi.
Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin en güçlü rakipleri arasında gösterilen Reisi yaptığı açıklamada, Suriye krizinin çözümüne ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Reisi, "Defalarca açıkladığım gibi, Suriye sorunu, Suriye halkı tarafından çözülmeli. Yabancı güçlerin Suriye'deki varlığı her zaman sorun oluşturacaktır ve şimdiye kadar da herhangi bir sorunu çözmemiştir." ifadelerini kullandı.
Yabancı ülkelerin varlığının, Suriye'deki sorunu daha çok içinden çıkılmaz hale getirdiğini vurgulayan Reisi, "Bırakalım Suriye halkı ülkesinin kaderini kendi çizsin." dedi.
Reisi, cumhurbaşkanı olması halinde "Siyonizm hariç" tüm dünya ülkeleriyle saygı çerçevesinde ikili ilişkiler kurmaya dayalı bir dış politika izleyeceğini ifade etti.
İran'ın Meşhed kentindeki İmam Rıza Külliyesi ile türbeye vakfedilen malları yöneten, ülkedeki en güçlü vakfın başkanlığını yapan Reisi, muhafazakar kanadın etkin siyasi aktörlerinden biri olarak tanınıyor.
Reisi, 19 Mayıs'ta yapılacak 12'nci dönem cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, reformcular tarafından desteklenen Cumhurbaşkanı Ruhani'ye karşı en etkili adaylar arasında gösteriliyor.
İran seçim komisyonu, adaylık başvurularının son gününe girerken, aday adaylığı için kayıt yaptıranların sayısının bini geçtiğini belirtti.
Şüphesiz Reisi’nin “yabancı güçler”in varlığına getirdiği eleştiri ve "Bırakalım Suriye halkı ülkesinin kaderini kendi çizsin." sözü doğrudur. Doğru olmasına doğru ama bu eleştirinin cumhurbaşkanlığına adaylığını koyduğu İran’ı da kapsayıp kapsamadığı net değil. Şayet bu eleştiri İran’ı da kapsamıyorsa o vakit çelişkili boş bir söz olmaktan öte bir anlam taşımayacak. Çünkü İran, Suriye’de edindiği pozisyonla krizin derinleşip uzamasının en büyük müsebbibi konumunda bir ülke olup “yabancı güç” mesabesindedir. Dolayısıyla “yabancı güç” derken İran’ı atlamak, onun Esed denilen cinayet şebekesine olan aktif desteğini yok sayıp “Geleceğine Suriye halkı karar versin” demek boş bir lakırdıdan başka bir şey değildir!
HABERE YORUM KAT