Suriye’de Halep’te kontrolün rejim güçlerine ve Baas diktasının devam etmesi için fiili müdahalede bulunan işgalci güçlere geçmesinden sonra Türkiye’nin de devreye girmesiyle bir ateşkes ilan edildi. Bu ateşkes sadece Halep için değil tüm ülke geneli için ilan edildi. Bir yandan da Astana’da çözüm görüşmelerinin başlatılması için çalışmalar yürütülüyor. Fakat ne yazık ki ateşkes fiili olarak uygulanmıyor. Gerek rejim güçleri ve gerekse işgalci güçler tarafından muhtelif bölgelerde saldırılar düzenleniyor. Saldırı düzenleyenler arasında Rus uçakları bulunduğu gibi ABD öncülüğünde oluşturulan uluslararası koalisyona ait uçaklar da var. Saldırılarda bazıları kadın ve çocuk olmak üzere onlarca insan hayatını kaybederken onlarcası da yaralandı. Birçok ev yıkıldı. Kış ortasında yıkılan bu evlerin yıkıntılarının altında kalan insanlar da bulunabileceğinden şüphe ediliyor. Biz bugünkü yazımızda gerçekleştirilen saldırılardan bazıları hakkında özet bilgiler vererek, ateşkesin uygulanmadığı, saldırıların bir yandan devam ettiği gerçeğine dikkat çekmek istiyoruz.

Başkent Şam’ın taşrasında yer alan ve hâlen muhaliflerin kontrolünde bulunan Doğu Guta bölgesine ve Barada vadisine saldırıların devam ettiği, bu bölgelere son günlerde gerçekleştirilen saldırılarda birçok sivilin hayatını kaybettiği çok sayıda sivilin de yaralandığı haberlerde dile getirildi. Barada vadisi etrafındaki yoğun kuşatma da devam ediyor. Bu bölgeye helikopterlerle yapılan saldırılarda kimyasal bombalar kullanıldığı, napalm bombalarının da kullanılan bombalar arasında yer aldığı haberlerde vurgulandı.

Gerek Haleb’in ve gerekse İdlib’in kırsal bölgelerine hem Rus uçakları hem de Baas rejimi uçakları tarafından saldırılar düzenlendiği bildirildi. Buralara yapılan saldırılarda da ölenler ve yaralananlar var.

Rejim uçakları tarafından Duma şehrine yapılan saldırıda da bir kadının öldürüldüğünün, birçok kadın ve çocuğun da yaralandığının tespit edildiği belirtildi.

12 Ocak Perşembe sabahı Babke köyüne yönelik olarak gerçekleştirilen hava saldırısında, bazıları kadın ve çocuk sekiz kişinin hayatını kaybettiği haber verildi. Bu saldırılarda bazı evler de yıkıldı ve yıkıntıların altında kendilerine ulaşılamamış kişilerin bulunabileceğinden şüphe edildiği olayla ilgili haberlerde dile getirildi.

İdlib’in taşrasında yer alan Kefer Taharim kasabasına uluslararası koalisyona bağlı uçakların saldırıları sonucu iki kişinin hayatını kaybettiği haber verildi.

Der’a’nın taşrasına yapılan yoğun saldırılarda Tafes beldesinin hastanesinin de hedef alındığı, verilen zarar yüzünden hastanenin çocuk ve kadın bölümlerinin kullanılamaz hale geldiği bildirildi.

Ateşkeste “terör örgütü” nitelemesiyle Fethu’ş-Şam grubunun müstesna tutulması da tabii gerek rejim güçlerinin ve gerekse işgal güçlerinin saldırılarını devam ettirmek için bir arka kapı açmalarına imkân sağlıyor. Çünkü bazı yerlerde Fethu’ş-Şam grubuna mensup kişilere ait olduğu gerekçesiyle muhtelif araçlar saldırılarda hedef alınıyor. Normalde saldırıya maruz kalan araçların sahiplerinin tespit edilmiş ve ona göre saldırı düzenlenmiş olması ihtimali pek yok. Fakat ateşkesteki istisna saldırıların bir yandan devam ettirilmesi için gerekçe oluşturulmasına imkân sağlıyor. Bunun için de hedef alınan araçların Fethu’ş-Şam mensubu şahıslara ait olduğu iddiasından yararlanılıyor.

Bazı bölgelerde rejim güçlerinin saldırılarından dolayı çatışmalar da meydana geldi.

Bunlar son birkaç gün içinde gerçekleştirilen saldırılardan bazıları. Saldırıların tümü bu kadar değil. Bunları ateşkesin fiiliyatta uygulanmadığına dikkat çekmek amacıyla sadece birkaç örnek olarak zikrettik.

Yeni Akit