STAR, İHH’nın Suriye’de cephe gerisinde açlık tehdidi yaşayan bölgelere götürdüğü yardım konvoyu ile Halep’e girdi.

Star Gazetesi Dış Haberler Müdürü Nuh Yılmaz, Suriye’deki çatışmaların en şiddetli yaşandığı Halep’teki gözlemlerini aktardı:

Öncüpınar sınır kapısından başlayıp, Azaz, Marea, Kuzey’deki Müslimiye Piyade Harp Akademisi ve Şeyh Neccar Sanayi Sitesi üzerinden Halep’in artık muhaliflerin eline geçen doğusundan Şaar bölgesine girdik. Halep halen savaş alanı ancak cephe gerisinde kalan Şaar gibi bölgelerde hayat yavaş yavaş normale dönüyor.

Asıl tehdit keskin nişancılar, açlık ve hastalık

Suriye’de çatışma bölgesinde yaşayanlarla, ‘kurtarılmış bölgelerde’ hayatlarını devam ettirenlerin korkuları birbirinden farklı. Kurtarılmış bölgelerde yaşayanlar daha çok hava saldırısı ya da SCUD füzelerinden korkarken, Halep gibi büyük şehirlerde yaşayanlar ise en büyük tehdit olarak ‘keskin nişancıları’, açlığı ve hastalıkları görüyor. Savaşın başından beri benzin istasyonları Esad yönetimi tarafından sistematik olarak bombalandığından, ülkede ciddi benzin sıkıntısı var. Bu nedenle benzin yol kenarlarında varil ve hunilerle satılırken, uzun tüp kuyrukları da yol kenarlarında sık rastlanan görüntülerden. Esad Yönetimi muhalefete destek veren bölgelerde elektriği kestiği için bir çok bölgede elektrik yok. Muhaliflerin kontrolünde bulunan ve çatışmaların devam ettiği bölgelerdeki sokaklarda jeneratörlerin sesi kurşun sesine karışıyor. 

Tarihi Halep şehri savaş alanına dönmüş

Halep’in büyük kısmı artık muhaliflerin kontrolüne geçmiş durumda. Esad rejimine bağlı güçler, şehrin tarihi kısmını ve batısını tamamen, güneyin ise bir kısmını kontrol ediyor. Kuzeybatıdaki Eşrefiye ve Şeyh Maksut mahalleleri PYD’nin (PKK’nın Suriye kolu) kontrolünde. Geri kalan bölgelerse muhaliflerin elinde. Muhaliflerin en güçlü olduğu Doğu Halep’te cephe çizgisi sürekli Esad aleyhine değişiyor. Çatışmalar bu sürekli değişen hatlara ve Muhaberat Merkezi çevresine yoğunlaşmış durumda. Buralardaki en büyük risk ise aralarında Sırpların da bulunduğu iddia edilen keskin nişancılar. Cephenin merkezindeki sokaklar siviller tarafından tamamen boşaltılmış. Keskin nişancı bölgelerinden geçmek için koşmak gerekiyor.

Cephe gerisinde kalan bölgeler canlanıyor

İki hafta öncesine kadar sert çatışmaların yaşandığı, 17 Ekim’de hava bombardımanında 44 kişinin hayatını kaybettiği Nurüş Şüheda Camii’nin yer aldığı Şaar bölgesi tamamen muhaliflerin elinde. Çatışmalar ilerlediği için cephe gerisinde kalan Şaar’da hayat normale dönüyor. Dükkanlar açılmaya başlamış, halk sokaklara çıkıyor. Sokaklarda en çok Türk malı gıda ürünleri ile Halep’in meşhur yemekleri satılıyor. Bu bölgede en büyük sıkıntı benzin, içme suyu ve ekmek. İkmal yollarının açılmasıyla birlikte problemler giderilmeye başlanmış. Halep-Kilis yolundaki konvoylar bombalama tehlikesi yaşadığından, insani yardım tırlarla içeri girdikten sonra küçük parçalara bölünerek ulaştırılıyor ve yerel komiteler tarafından dağıtılıyor.

Yanlış plaka araçtakileri ölüme götürüyor

Halep ve çevresindeki araçlarda plaka olmaması hemen dikkati çekiyor. Esad’ın kontrolü kaybetmesinden sonra plakaların kalkmasının bir nedeni de, farklı plakalara saldırıların olması. Her bölge ya da köy birbirine rakip gruplar tarafından kotrol edildiği için yanlış plaka, aracın sahibini de araca binenleri de ölüme götürebiliyor. Bu nedenle halk plakaları sökerek seyahat etmeyi en güvenli yol olarak benimsemiş durumda.

Nusra Cephesi üyeleri yol bakımı da yapıyor

ABD’nin terör listesine koymasıyla birlikte dünya gündemine de oturan Nusra Cephesi herkesin konuştuğu konulardan biri. Halkın çoğunluğu Nusra Cephesi’ni kahraman olarak görüyor. Her Cuma’ya bir isim veren Suriye muhalefeti, bu yüzden bir önceki Cuma’ya da “İbrahimi Planına hayır, Nusra Cephesi’ne Destek’ adını vermiş. Nusra Cephesi çatışmaların yanısıra. şehirlerde belediye hizmetleri de veriyor. Ekmek dağıtımından çöp toplamaya kadar halkın gönlünü kazanmak için farklı farklı yöntemler geliştiriyor. Basına konuşmayan ve en çok merak edilen Nusra Cephesi’ne Halep-Marea yolunda gece vakti rastladık. Yoldaki bombalamalardan kaynaklanan çukurları mıcırla doldurarak düzleyen, yolları kullanılabilir hale getiren grubun Nusra Cephesi olması kimseyi şaşırtmadı.

Halk ekmeği karne ile alıyor

Uzun ekmek kuyrukları halkın en büyük problemi. Un dağıtımı Esad Yönetimi’nin kontrolünde olduğundan açlık ciddi problem. İnsani yardım da açlık sınırındaki halka ekmek dağıtımına, un ulaştırmaya ve fırın inşasına odaklanmış durumda. Daha önce haber fotoğraflarından tespit edilen fırınlar bombalandığı için, halk fırın civarında fotoğraf çekilmesine izin vermiyor. Kırsal alanda hayat daha kolayken, şehirde özellikle biriken çöpler ve su sorunu bulaşıcı hastalıkları artırıyor.

Esad’ın SCUD’ları tarihi şehri delik deşik etmiş

Marea ahalisinin en çok korkutan gelişme Perşembe gecesi kasabanın hemen dışına düşen SCUD füzesi. 5x10 metre çapında bir krater oluşturan SCUD füzesi gece yarısı düştüğünde tüm kasaba ayağa kalkmış. Bir tarlanın ortasına düşen SCUD’un düştüğü yerde toprak barut kokuyor. Halkın en büyük korkusu gece yarısı Şam’dan rastgele fırlatılan bu füzeler. Bize SCUD’ın düştüğü noktaya kadar motosikleti ile eşlik eden Riyas da nasıl korktuklarını anlatıyor.