“Stratejik Konseptin Önceliği Suriye’dir”
Kenan Alpay yazısında, Başbakan Binali Yıldırım’ın “dostları arttırma, düşmanları azaltma” sözünün akabinde ortaya çıkan kimi diplomatik temaslarla birlikte dış politikada yepyeni bir rota çizildiği yönündeki tartışmaları yorumluyor.
Kenan Alpay, gündemi değerlendiriyor:
Başbakan Binali Yıldırım’ın “dostları arttırma, düşmanları azaltma” sözünün akabinde ortaya çıkan kimi diplomatik temaslar dış politikada yepyeni bir rota çizildiği yönündeki tartışmaları haliyle yoğunlaştırıyor. Önce İsrail’le varılan mutabakat hemen ardından Rusya’yla yumuşama ve yakınlaşma adımları, nihayet Mısır cuntasına verilen kimi pozitif sinyaller AK Parti Hükümetlerinin özellikle de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dış politika çizgisini yerden yere vuranları sevindirmiş gözüküyor. Bu durum tersinden bakıldığında İslami çevrelerde ve AK Parti tabanında yaşanan tedirginliği ise iyiden iyiye besliyor.
Bir değişim olduğu muhakkak. Ama bu değişimin sınırları ve dönüşüm olarak değerlendirip değerlendirilemeyeceği ise tartışmaya açık. Başbakan Yıldırım’ın genel bir çerçevede, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun ise detaylara daha çok tekabül eden beyanatlarının nasıl bir karşılığı olduğunu daha çok pratik işleyişten takip edebiliyoruz. Maalesef Türkiye’de Kemalist, sol-sosyalist ve liberal ittifakın hemen her meseleyi kara propagandaya çevirmeye endeksli söylemi de bunu boşa çıkarmayı öncelikli görev addederek Hükümeti savunmaya soyunan aktör ve kurumlar da meseleyi anlaşılmaz kılmaktalar. Ne İsrail ve Rusya’ya teslim olan bir Hükümet var ne de İsrail ve Rusya’yla güle oynaya ittifak edip bölge siyasetinden pişmanlık duyup ricat eden bir Hükümet var. Söylem düzeyinde değilse bile rekabet hatta husumet kesinlikle hız kesmiş değil ve olamaz.
(...)