Sosyal medya ile aramıza mesafe koymak için her geçen gün sebepler artıyor...
Ersin Çelik, Twitter'a yönelik bir kısıtlamanın Türkiye'de her an başlayabileceğini ifade ederken Twitter kullanımını bırakmasının ardından hayatındaki değişimi aktarıyor.
Ersin Çelik / Yeni Şafak
X’e kısıtlama an meselesi
Elon Musk satın aldıktan sonra adı değiştirilen lakin kullanıcıları tarafından hâlâ Twitter olarak anılan X’e Türkiye’de erişimin kısıtlanması an meselesi. Öğrendiğim kadarıyla X için bant daraltması kapıda. Detaylarını vermeden önce kendimle ilgili bir bilgilendirme yapacağım.
“İNŞALLAH DÖNMEM”
Bir hafta önce X hesabımı kapattım. Uzun zamandır düşünüyordum ve zaman zaman yakın çevreme de söylemiştim. İhtimal vermeyenler, “Yapamazsın” diyenler oldu tabii. Ancak bir gazeteci, internet medyası yöneticisi ve içerik üreticisi olarak X’i kapatarak “kendime yatırım yaptığımı” şu bir haftada tecrübe etmiş oldum. Mesela ertelediğim, ihmal ettiğim mesleki okumalara geri döndüm. Bu motivasyonla yeni planlar yapmaya başladım. Tüm bunları yapmamın önünde X platformu elbette başlı başına engel değildi. Ancak büyük faktördü. Oyalayıcıydı. Güncel ile gündem ve gelişme ile son dakikaların sosyal medyada önemini yitirdiğini bir tek ben tecrübe etmemişimdir. En önemlisi de kaosu zihnime ve gündelik yaşamıma taşımadaki lokomotif olduğu netleşmiş oldu.
Bu arada yaklaşık 6 aydır da Facebook’ta yokum. Öyle ki çift faktörlü doğrulamayı aşıp giremediğim için hesabı silemiyorum. Girmiyorum ve uygulama olarak da telefonumda yok. Facebook her ne kadar modası geçmiş gibi görünse de Türkiye’deki etkisini koruyor. Facebook’tan ayrılma tecrübeme şimdi X’i de ekledim. Böyle böyle minimalist bir sosyal medya düzeni kurmaya gayret edeceğim. Lakin 15 yıllık bir alışkanlığı, bağımlılık seviyesindeyken bırakmak kolay değil. “Telefonu masaya ya da bir kenara bıraktıktan sonra ne yapıyorsunuz?” sorusunun yanıtı “Bir dakika sonra yeniden elime alıyorum” ise eğer, artık bir karar vermek gerekiyordu. Şimdi sürece dair tecrübelerimi yazıyorum. Üzerine çalışıyorum ve okumalar yapıyorum.
Ezcümle; Twitter’dan çıktım ve bir haftadır ihtiyacım olan gündemle yetiniyorum. Telefonla daha az vakit geçiriyorum. Bu arada daha azın ne kadar az olduğunun bilgisini de paylaşayım: Ekran sürem önceki haftaya göre yüzde 80 azalmış. Şu anda 1 saat 25 dakika ortalamasında. Bunun 52 dakikası hâlâ sosyal medya ve yüzde 65’i WhatsApp görünüyor. Instagram ise 14 dakika. Twitter’a girmeyince Instagram kullanım sürem de düşmüş. Yani Keşfet’e de düşmemişim. Sosyal medya döngüsünde zincirin bir halkası kopunca diğerlerine de erişim azalıyormuş meğer. Dediğim gibi hem gözlem yapıyor hem de notlar alıyorum. Sosyal medyanın insanları ve toplumları dönüştürmesine dair üzerine çalıştığım kitap projesine de büyük katkısı olacak gibi. Tecrübelerimi zaman zaman bu köşeden aktaracağım. Bu arada X’te olmadığımı öğrenince “Geri dönersin” diyenler de oldu. Başkaları ile değil de kendimle asla iddialaşmak istemiyorum. Fakat kararlıyım. Yanıt olarak; “İnşallah dönmem” diyorum.
ELON MUSK DA TEMSİLCİ ATAMADI
X’in Türkiye’de bir temsilcisi yok. Elon Musk satın almadan önce de yoktu. Ancak artık bulundurmak zorunda. Çünkü 5651 Sayılı Kanun’da 2020 ve 2022 yılında yapılan değişikliklerde; Türkiye’de günlük erişimi 1 milyonu aşan sosyal ağ sağlayıcılarının, ülkemizde yaşayan, Türk vatandaşı olan bir temsilci bulundurması zorunluluğu ve temsilcinin tüzel kişi olması halinde doğrudan sosyal ağ sağlayıcı tarafından sermaye şirketi şeklinde kurulan bir şube olması zorunluluğu da getirilmişti.
X’e en son geçtiğimiz ekim ayında temsilci bildirmediği için önce 10 milyon TL, ardından ise 30 milyon TL idari para cezası verilmiş, 19 Temmuz 2023 tarihinde reklam verme yasağı getirilmiş ve temsilci ataması için 3 aylık süre verilmişti. Yetkililerden edindiğim bilgiye göre X’e verilen mühlet, geride yerel seçim sürecine denk geldiği ve bu nedenle spekülasyonlara neden olmaması için uygulanmadı. Elon Musk’un sahibi olduğu X’e verilen süre aslında çoktan doldu.
X, idari para cezalarının ödemesini gerçekleştirmediği gibi temsilci belirleme ve bildirme yükümlülüğü konusunda da Türkiye’ye direnç gösteriyor.
Yaptırımların ilk aşaması olan Türkiye’de yaşayan vergi mükellefi olan gerçek veya tüzel kişilerin X üzerinde reklam vermesi bir süredir yasaklanmıştı.
Aynı X’in Avrupa Birliği’nin 9.10.2022 tarihli Dijital Hizmetler Yasası’na uyum sürecinde gösterdiği özen ve hızı Türkiye’de sergilememesi art niyet olarak yorumlanıyor.
Üstelik X’in Türkiye’deki kullanıcıların veri güvenliği ve ifade özgürlüğü gibi temel hak ve özgürlüklerine yönelik taahhütlerinin de sorgulanması söz konusu.
Peki, şimdi ne olacak?
Gelinen aşamada yaptırımlara rağmen; idari para cezalarını ödemediği gibi mevcut tutumundan geri adım atmayan X’in, bir sonraki aşama olan internet trafiği bant genişliğinin yüzde doksan oranına kadar daraltılmasından başka seçenek görünmüyor.
Bu durumda X, yani Twitter “Türkiye’de kullanılamaz” hale gelecek.
Madem ülkemizde bir yasa var ve platformalar Avrupa’daki benzer yasalara paşa paşa uyuyorlar. Anında reaksiyon gösteriyorlar. O zaman Türkiye de üzerlerine düşeni yapmalılar. Ya da Türkiye Cumhuriyeti Devleti gerekeni yapmalı. Bilişim uzmanlarının deyimiyle, kullanıcılara “tek şeride düşen otoban trafiği” tecrübesi yaşatacak bant daraltma uygulamasının kapıda olduğu da gerçek. Üstelik ufukta, hassas olunması gereken bir seçim süreci de yok.
HABERE YORUM KAT