1. Komutanlar asla sivil yargı önüne çıkmasın, dolayısıyla terörle savaşımızda ihanet çapında ihmaller devam edecekse etsin istiyorsak HAYIR; ihmal ve ihanetler komutanlardan da kaynaklansa, onlar da sivil mahkemelerde ve Yüce Divan'da yargılanabilsin istiyorsak EVET diyeceğiz.

2. Darbeler karşılıksız kalsın, savcılarımızın "Darbeler soruşturulmalı!" demesi bile dünyalarını karartmaya yetsin; dolayısıyla, güvenliğimizi kendisine emanet ettiğimiz ordumuz darbelere, cuntalar darbe hazırlıklarına devam etsin dursun istiyorsak HAYIR; Türkiye artık darbeler ülkesi olmaktan çıksın, darbe hazırlık ve teşebbüsleri dahi karşılıksız kalmasın istiyorsak EVET diyeceğiz.

3. Darbelerle birlikte darbe dönemlerinin yolsuzlukları da devam etsin, hem de gizli kalsın istiyorsak HAYIR; darbeleri de, yolsuzluklarını da istemiyorsak EVET diyeceğiz.

4. Vatandaş olarak fişlenmemiz ve buna göre mağduriyetlerimiz devam etsin istiyorsak HAYIR; ilgili devlet birimlerinde hakkımızda tutulan bilgileri öğrenebilelim, yanlışsa düzeltip mağdur olmayalım istiyorsak EVET diyeceğiz.

5. Tarifi yapılmamış irtica töhmetiyle dindar ve gerçek milliyetçi subaylarımız sorgusuz sualsiz ordudan atılmaya devam etsin ve bunlar hiçbir yerde hak arayamasın istiyorsak HAYIR; artık bu subaylarımız ordudan atılmasın, atılan olursa mahkemeye başvurabilsin istiyorsak EVET diyeceğiz.

6. Anayasa Mahkemesi, üyelerini atayan cumhurbaşkanına, üyelerinin siyasî görüşleri ve ideolojilerine göre karar versin istiyorsak HAYIR; Mahkeme hukuka göre karar versin istiyorsak EVET diyeceğiz.

7. Hâkimlerimiz ve savcılarımız üzerinde tam yetkili fakat sorumsuz Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nda "dede"ler ve hemşericilik saltanatı devam etsin istiyorsak HAYIR; bu kurum bir hemşeri grubunun elinde olmaktan çıksın, hâkimlerimiz ve savcılarımızla ilgili ihraç kararları yargıya açık olsun, yargıya demokrasi gelsin istiyorsak EVET diyeceğiz.

8. Yargı, yerindelik denetimi adı altında kamu hizmetlerine engel çıkarabilsin ve neticede ekonomik kalkınmamız ve hizmetler aksayacaksa aksasın istiyorsak HAYIR; kamu hizmetlerinin önü açık olsun istiyorsak EVET diyeceğiz.

9. Kapkaçta, uyuşturucu satımında kullanılan sahipsiz çocukları, özürlüleri, yaşlıları, kadınları, gazileri devlet özel olarak sahiplenmesin, çocukların suça itilmesi varsın devam etsin istiyorsak HAYIR; tersini istiyorsak EVET diyeceğiz.

10. Türkiye, devlet yetkililerinin hatalarıyla Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne şikâyet edilip mahkûm olmayı sürdürsün; biz de, mahkûmiyet sebebiyle gelen tazminatları millî bütçeden, yani halk olarak cebimizden ödemeye devam edelim istiyorsak HAYIR; görevini aksatan, bizi haksızlığa maruz bırakan devlet dairelerini ve yetkililerini bizzat kendi Anayasa Mahkememize şikâyet edebilelim istiyorsak EVET diyeceğiz.

11. Aramızdaki anlaşmazlıklardan dolayı bilhassa sulh hukuk mahkemelerinin yükü sürekli artmaya devam etsin istiyorsak HAYIR; halk denetçiliği (Ombudsmanlık) kurumu kurulsun ve aramızdaki pek çok anlaşmazlığı mahkemeye gitmeden çözebilelim istiyorsak EVET diyeceğiz.

12 Eylül'deki oylama bir seçim değildir; halk olarak hepimizi ve ülkemizi ilgilendiren bir anayasa değişikliği oylamasıdır. Değişikliği yapan, Meclis'imizdir. EVET'in Başbakan Erdoğan'ı Yüce Divan'dan kurtaracağı iddiası, kara propagandadır. Terörle mücadele kartını en fazla oynayan MHP yönetiminin tavrı asıl teröre hizmet etmektedir. BDP ve PKK ile aynı cephede buluşmaları, buna delil olarak yeter. Ayrıca, CHP ve MHP Güneydoğu'da yoktur ve liderleri Güneydoğu'ya gidememektedir. Şu halde bu partiler, AK Parti karşıtlığından dolayı anayasa değişikliğine hayır demekle bu bölgemizi BDP ve PKK'ya bırakmış olmuyorlar mı?

Takım tutar gibi parti tutmak ve aklımızı ve geleceğimizi birkaç parti yöneticisine teslim etmek, kendi ayağımıza kurşun sıkmak demektir. Halk olarak kendi hakkımızdaki kararı kendimiz verecek ve ona göre de sonuçlarına katlanacağız.

ZAMAN