Somali’de, Hükümet İle Şebab Barıştırılmalıdır
Şebab örgütü ile 20 yıldır birlikte olan Mogadişu’nun bugünkü yöneticileri, Şebab ile barışma ve uzlaşmanın yollarını aramalıdır.
Osman ATALAY
Somali’de, hükümet ile Şebab barıştırılmalıdır
Somali halkı, 1991 yılından beri kuraklık, açlık ve siyasi çatışmalar ile boğuşmaya devam ediyor.
2000’li yıllarda iç barışı, İslam Mahkemeleri Birliği ile yakalayan Somali halkı, mahkemeler birliğinin 2008 yılında dağılmasıyla beraber geçici bir hükümet kurarak, başına Şeyh Şerif Ahmet’i getirdi.
Şerif Ahmet’in kısa sürede BM, ABD ve Afrika Birliği ile girdiği siyasi ilişki sonucunda çok büyük bir ayrışma yaşandı ve Şebab ile bazı gruplar geçici hükümeti Batı yanlısı olmakla suçlayarak ayrıldılar.
Şimdi iki yıl evvel kuraklık ve açlık ile bir kez daha gündemimize gelen Somali gerçeğine baktığımızda, 13 milyonluk nüfusa karşın 2 milyonluk başkent Mogadişu’ya sıkışmış bir hükümetle savaşan ve ülkenin yüzde yetmişini kontrol eden Şebab gerçeği ile karşı karşıya kalıyoruz.
ABD ile yapılan görüşme yersizdi
Barack Obama yönetimi, 1991 yılında terk etmek zorunda kaldıkları Somali ile ilk kez geçtiğimiz aylarda Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud’u Washington’da ağırlayarak, irtibat kurdu.
Bu görüşme, Somali halkı için zamansız ve yersiz bir görüşmeydi.
ABD’nin Somali’de desteklediği Hıristiyan askerlerinden oluşan Afrika Birliği askerlerinin, Şebab ile sürdürdüğü mücadelede sadece başkent Mogadişu ile sınırlı durması, ülkedeki kardeş savaşını daha uzun yıllar sürdürmesine sebep olacak gibi duruyor.
Geçici hükümetin Afrika Birliği askerlerine sırtını dayayarak, Mogadişu’yu elinde tutması Somali genelinde insani yardıma ihtiyacı olan milyonlarca insanın öfkesini her geçen gün büyütmektedir.
BM, ABD ve Batı destekli kurumların, 1991 yılından beri Somali’ye asla huzur getirmediğine hepimiz şahidiz.
Somali’ye gelen Batı ve İslam dünyasının yardım kuruluşları Mogadişu’nun dışına iki yıldır çıkabilmiş değil.
Kuraklığın yaşandığı Somali’nin asıl bölgelerine hala yardım götürülemiyor.
Somaliland’ı Uluslararası toplum tanımıyor
Geçtiğimiz hafta sonu ise Ankara’da, Somali sorununa çözüm amaçlı bir buluşma gerçekleşti. 1991 yılında tek taraflı bağımsızlığını ilan eden Somaliland’ın lideri Ahmet Silanyo ile Somali Devlet başkanı Hasan Şeyh Mahmud, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun katılımı ile bir toplantı gerçekleşti.
Bu arada, 1991 yılından beri tek taraflı bağımsızlığını ilan eden Somaliland’ı Uluslararası toplum tanımıyor.
Geçtiğimiz yıl Londra ve Dubai de buluşan iki hükümet liderinin, bu kez Ankara’da bir araya gelmesi umut verici ve sevindirici bir olaydır fakat Somali gerçeğinde çözülmesi gereken en önemli olay Mogadişu hükümetinin Şebab ile bir şekilde barıştırılmasıdır.
Somali ve Somaliland hükümetinin liderlerinin, Ankara’da bir araya gelmesinin ardından Mogadişu’da Yüksek Mahkeme binasına yapılan saldırıda, 16 kişi hayatını kaybederken, Kızılay mensubu 3 Türk yaralanmış ve bir Somalili şoför hayatını kaybetmiştir.
Somali’nin başkenti Mogadişu’da patlayan bombalar, Ankara’da yapılan toplantı ile eş zamana rastlaması asla tesadüf olmamalı.
Şebab örgütü ile 20 yıldır birlikte olan Mogadişu’nun bugünkü yöneticileri, Şebab ile barışma ve uzlaşmanın yollarını aramalıdır.
Somali yöneticilerinin; ABD, BM ve Afrika ordusu ile girdiği yeni yapılanma sürecinin Somali’yi Afganistan’dan farksız kılacaktır.
Ankara Somali liderleri ile Şebab liderlerini bir araya getirebilirse işte o zaman Somali’nin geleceğini kurtarmış olacak. Aksi halde ise 2 milyonluk Mogadişu şehrinden yeni bir ülke gerçeği ile karşı karşıya kalacağız.
YENİ AKİT
HABERE YORUM KAT