Siyonist çetenin Gazze’de yerle bir etmediği tek yer: İngiliz mezarlığı
İşgal rejiminin Gazze’de nasıl sistematik bir katliam yürüttüğünü görmek için İngiliz mezarlığının durumunu incelemek yeterli!
HAKSÖZ HABER
Gazze Şeridi'nde, çoğu Birinci Dünya Savaşı'nda, az bir kısmı da İkinci Dünya Savaşı'nda ölen İngiliz askerlerinin kalıntılarını barındıran iki mezarlık bulunmaktadır.
İngiltere merkezli İngiliz Milletler Topluluğu Savaş Mezarları Komisyonu'na ait olan bu mezarlar yerel olarak İngiliz mezarlıkları olarak biliniyor ve Filistin yerleşim bölgesinde önemli bir kültürel ve arkeolojik alan olarak kabul ediliyor.
Çalılarla bezenmiş, uzun selvi ağaçları ve alçak bir duvarla çevrili, sakin bir atmosferde çeşitli çiçeklerin açtığı bu mezarlıkları yıllardır yüzlerce Gazzeli dinlenmek için ziyaret ediyor.
Gazze Savaş Mezarlığı Gazze'nin kuzeyindeki El Tuffah mahallesinde yer alıyor. Mezarlıkta 781'i tanımlanamayan 3.217 mezar bulunuyor. İkinci Dünya Savaşı'nda gömülenlerin sayısı 210'dur. Savaş sonrası gömülen 30 kişi ve diğer uluslara ait 234 savaş mezarı bulunmaktadır.
Diğeri ise Deyr el-Belah'ın kuzeyinde, el-Zuveyda bölgesinde yer almaktadır. İçinde hepsi İngiliz olan 724 asker yatmaktadır.
Mezarlığın en eski definlerinden bazıları 1917 ve 1918 yıllarında Osmanlı İmparatorluğu ile Gazze için yapılan savaşa katılan İngiliz askerleri tarafından yapılmıştır. İkinci Dünya Savaşı sırasında, çoğunluğu Avustralyalı olan Britanya İmparatorluğu güçleri Gazze'de bir dizi hastane işletti.
Her iki mezarlık da İsrail'in Gazze'ye yönelik savaşının başlamasından bu yana, tıpkı daha önceki pek çok çatışmada olduğu gibi ayakta kalmayı başardı.
2006 yılında Gazze Savaş Mezarlığı bir İsrail füzesi tarafından kısmen hasar gördü. İsrail tazminat olarak 90,000 Sterlin ödedi. Ayrıca İsrail'in 2009 yılında Gazze'ye düzenlediği üç haftalık saldırının ardından yaklaşık 350 mezar taşının onarılması gerekti.
Gazze'nin çok az bölgesi İsrail'in son askeri operasyonunun saldırısından kurtulabildi. Ancak saldırının harabeye çevirdiği çok sayıda Filistin mezarlığıyla karşılaştırıldığında, İngiliz mezarlıklarından bilinçli olarak kaçınıldığı görülüyor.
İki mezarlık, yakınlarındaki saldırılar sonucunda sadece kısmi hasara uğrarken, ne mezarlara ne de mezar taşlarına dokunulmadı.
Onlarca bölge sakini ve gazetecinin Deyr el-Belah'taki mezarlığın önünden geçmesi ya da fotoğraf çekmesi İsrailliler tarafından engellendi.
Gazze'nin kuzeyinden yerinden edilen Fadel Keshko, geçtiğimiz günlerde mezarlığı ziyaret etmeye çalıştı. Middle East Eye'a yaptığı açıklamada, insanların mezarlığı görmelerini engelleyen kısıtlamaların "büyük bir soru işareti" bıraktığını söyledi.
"Büyükannemi ziyaret etmiştim ve eve dönerken mezarlığı görmek istedim. Mezarların hiçbirine dokunulmadığını görünce şok oldum. Yakındaki hava saldırıları sadece dış çit ve duvarlarda kısmi hasara yol açmış" dedi.
"Diğer İngiliz mezarlığı için de durum aynı. Bu arada Gazzelilerin mezarları buldozerlerle yıkıldı ve cesetleri çalındı. Bu çok insanlık dışı bir durum."
'İngiliz mezarlığı Siyonistler için kutsaldır'
Hamas'ın öncülüğünde 7 Ekim'de İsrail'e düzenlenen saldırının ardından savaşın başlamasından bu yana Gazze'deki Filistin mezarlıklarının neredeyse tamamı tahrip edildi ve yağmalandı.
Al-Sucayya, Beyt Hanoon ve Han Younis mezarlıklarının yanı sıra dünyanın en eski üçüncü kilisesi olduğuna inanılan Saint Porphyrius Kilisesi'nin mezarlığı da enkaz haline getirildi.
İsrail Gazze'deki askeri operasyonlarını genişletmeye devam ettikçe ölü sayısı da artıyor. Refah'ın işgalinden sonra bir milyondan fazla insanın sığındığı Deyr el-Belah'ta iki mezarlıktan sadece biri işlevini sürdürüyor.
Ocak ayından bu yana kapasitesi tükenen ve her gün onlarca ceset alan Deyr el-Belah Belediyesi, akını karşılamak için toplu mezarlara bel bağlamış durumda.
Filistinliler, 13 Mayıs 2023'te Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahia'da İsrail'in hava saldırısı sonucu vurulan mezarlıktaki hasarı inceliyor (Mohammed Abed/AFP)
Mezarlıkta çalışan 64 yaşındaki Ebu Cevad Baraka bu durumla ilgili MEE'ye konuştu.
"İsrail'in sürekli bombardımanı bize başka seçenek bırakmıyor. İnsanları gömmek için toprağın onlarca metre derinliğini kazıyoruz. Bazen 300 ya da 400 kişiyi gömmek zorunda kaldığım günler oluyor. Sadece Deyr el-Belah'tan ya da Gazze'nin merkezinden değil, Han Yunus, el-Karara ve el-Mevasi'den de geliyorlar."
İsrail, 7 Ekim'de Hamas öncülüğünde düzenlenen saldırıda esir alınanların kalıntılarını aramak için çok sayıda mezarı kazdı ve birçok Filistinli İsrail askerleri çekildikten sonra yakınlarının cesetlerini bulamadı. Bu durum Filistinlileri öldürülen yakınlarını mümkün olduğunca evlerine yakın bir yere gömmeye sevk etti.
Ebu Cevad Baraka "Mezarlıklarımız ağır hasar görmüş ve çalınmış olmasına rağmen hiçbir tazminat alamıyoruz. Hatta hiçbir korumaları bile yok" dedikten sonra İngiliz mezarlarının Siyonistler için ne ifade ettiğini ekleyerek sözlerini bitiyor:
"Ama İsrail İngiliz mezarlıklarına zarar veremez ve hasbelkader zarar görenleri onarmak için tüm imkanlarını sarf edip üstüne tazminat ödeyecek. İngiliz mezarları onlar için kutsal ve bunu düşünmek bile bana acı veriyor."
HABERE YORUM KAT