Murat Alan'ın haberi:

37 kişinin yaşamını yitirdiği Sivas olaylarında, birçok kişinin otel içerisindeki provokatörler tarafından vurularak öldürüldüğünü ortaya koyan haberimiz gündemi alt üst etti. Merhum Cafer Erçakmak’a defalarca otopsi yaptıracak kadar gözü dönen kesim, haberimiz sonrası dut yemiş bülbül gibi suskunluğa gömülürken, olaylarda yeğenini kaybeden Dört Eylül Derneği Başkanı Elvan Cantemur ile Sivas Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Fikret Ünsal’dan dikkat çekici açıklamalar geldi. Yeğeni Ahmet Alan’ı kaybeden Elvan Cantemur, “Çocuklarımızın kim tarafından nasıl öldürüldüğünü bilmek hakkımız! 37 kişinin otopsilerinin düzmece olduğu kanıtlanmış oldu. Sivas olayları devlet ricali, taşeron örgütler ve otel içerisindeki aydın görünümlü provokatörler tarafından gerçekleştirilmiştir. 37 kişinin 37’sine de yeniden otopsi yapılmalıdır” derken, Sivas Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Fikret Ünsal ise “Deliller gizlendi, otel içinde bulunan kişilerin silahları dahi incelenmedi. Zamanında bu yapılmış olsaydı bugün provokasyon önemli ölçüde aydınlatılmış olacaktı” şeklinde konuştu.

TÜM OTOPSİLER YENİLENMELİ

Astsubay Galip Deniz’in itirafları ve hemen sonrasında yayınladığımız şok fotoğraflar 2 Temmuz 1993’te Sivas’ta şeriatçı kalkışma adıyla sergilenen büyük oyunu gözler önüne serdi. Yayınladığımız belgeler otel içerisinde aydın kisvesiyle kamufle olmuş katillerin varlığını açıkça ortaya koyarken, olaylarda hayatını kaybeden vatandaşların yakınlarını da harekete geçirdi. Sivas’ın saygın sosyal cemiyetlerinden Dört Eylül Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Elvan Cantemur, ‘Sivas olayları devlet ricali, taşeron örgütler ve otel içerisindeki aydın görünümlü provokatörler tarafından gerçekleştirilmiştir. Otel içerisinde vurularak ölenler de bunun kanıtıdır. Ölen 37 kişinin otopsisi muhakkak yenilenmelidir. Canlarımızın nasıl öldüğünü bilmek en doğal hakkımız. Yeğenim o gün öldürüldü ve dosyası adi bir vaka gibi kapatıldı. O gün orada olan çocuklarımızın kimler tarafından nasıl öldürüldüğünü bilmek istiyoruz. Ahmet’in ve diğer ölen gençlerin katilleri kimler, ölüm şekilleri neden gizlendi bunlar araştırılmalıdır” dedi.

CANTEMUR: “TANIKLAR VE BAZI MAĞDURLAR BİZZAT FAİL OLABİLİR”

Olay günü Numune Hastanesi morgunda görevli doktorların, morg imamının ve fotoğrafları çeken emniyet yetkililerinin halen hayatta olduğunu ifade eden Cantemur, soruşturmanın yenilenmesini, bu kişilerin acilen sorgulanmasını istedi. Cantemur, “Resimlerde görülen doktor, hemşire, emniyet yetkilileri ve hatta morg imamı halen hayatta. Numune Hastanesi’nde çevrilen dolabı ortaya çıkartacak kişiler de bu kişiler. Dava yenilenmelidir. Tanık olarak ifade veren, mağdurum diyen birçok kişi aslında bizzat olayın faili olabilir. Sivas olayları devlet ricalinin, taşeron örgütler, yerel yetkililer ve aydın kisvesi altında gizlenen kişilerle birlikte gerçekleştirdiği derin provokasyondur” şeklinde konuştu.

ÜNSAL: FAİLLERİ ORTAYA ÇIKARTACAK DELİLLER GİZLENDİ

Sivas Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Fikret Ünsal ise o gün Madımak Oteli önünde olduğunu, bir gazeteci olarak her şeye tanıklık ettiğini kaydetti. Otel içerisindekilerin kurşunlanarak öldürüldüğünü bildiğini kaydeden Ünsal, kendisinin yargı eliyle susturulmaya çalışıldığını vurguladı. Ünsal, “Olayların gerçek faillerini ortaya çıkartacak deliller gizlendi, otel içinde bulunan kişilerin silahları dahi incelenmedi. Bildiğiniz gibi Arif Sağ ile ilgili iddialarım vardı. Bu durumun ihbar kabul edilmesi, Arif Sağ’ın silahına el konulması, Sağ’ın silahının neden incelenmediğinin araştırılması gerekiyordu. Bunların hiçbiri yapılmadı, aksine Sağ’ın şahsıma açtığı davayı hemen kabul edip beni cezalandırdılar. 3 yıldan evvel dosyaları karara bağlamayan Yargıtay, 24 günde benim cezamı onayladı” dedi.

Yeni Akit