HAKSÖZ-HABER

İsmail Yaşa, bugünkü yazısında Filistin İslami Cihad Hareketi’nin efsanevi komutanı şehit Fethi Şikaki’nin oğlu İbrahim hakkında bilgi veriyor. Suriye’de Esed’e karşı savaşan direnişçilerin safında yer alan İbrahim Şikaki, devrim sürecinin başladığı barışçıl gösterilerden bu yana Esed rejimine karşı mücadele ediyor.

HAMAS’ın Esed rejimine karşı net duruşuna karşın İslami Cihad hareketi, İran’la ilişkilileri dolayısıyla Suriye Devrimine kısmen mesafeli duruyor. Yaşa, son zamanlarda İran’ın İslami Cihad’a da yardımları kestiğini belirtiyor. Şikaki’nin oğlunun muhalifler safında olmasının da İran’ı ciddi anlamda rahatsız ettiğini aktarıyor.

Fethi Şikaki'nin eşi ve oğlu İbrahim...

İşte Yaşa’nın yazısı:

Şehit Şikaki’nin devrimci oğlu

İsmail Yaşa / Diriliş Postası

İran’ın İslami Cihad Hareketi’ne yardımını kesmesiyle ilgili sebepleri araştırırken çok ilginç bir bilgiye rastladım.

Tahran’ı öfkelendiren sadece İslami Cihad’ın Irak’ta, Suriye’de ve Yemen’de tamamen kendi çizgisinde durmaması değildi.

Hareketin kurucusu ve simge ismi Şehit Fethi Şikaki’nin tıp öğrencisi oğlu İbrahim’in Suriye’de devrimcilerin safında yer alması da İran’ı çileden çıkarmıştı.

İbrahim Şikaki, henüz barışçıl protesto gösterileri yapılırken Suriye rejimi güvenlik güçlerince 30 Aralık 2011’de bir camide gözaltına alındı.

Şehit Şikaki’nin oğlunu gözaltına alanlar onun kim olduğunu bilmiyordu.

Rejim zindanlarında ağır işkencelere maruz kalan İbrahim, hareketten bazı isimlerin devreye girmesiyle ve rejim subaylarından birinin yardımıyla kurtarıldı.

Serbest bırakıldığında yüzüne aldığı darbeler nedeniyle gözleri mosmor olmuştu ve neredeyse bir gözünü kaybetmek üzereydi.

İbrahim Şikaki, Mayıs 2012’de Şam’da yeniden gözaltına alındığında bu kez rejim karşıtı protesto gösterisine öncülük ediyordu.

Yine ağır işkencelere maruz kaldı ve yine İslami Cihad’ın devreye girmesiyle serbest bırakıldı.

Suriye rejimi de o dönemde hareketle sorun yaşamak istemiyordu.

İbrahim Şikaki, rejim askerlerinin ve şebbihanın masum insanların üzerine ateş açtığını ve zindanlarda yapılan ağır işkenceleri görmüştü ve hatta bizzat yaşamıştı.

Zulme sessiz kalamayacağına karar verdi ve El Zahire bölgesindeki evlerinde yaşlı annesiyle özürlü kardeşini bırakarak Doğu Ğuta’ya gitti, devrimcilere katıldı.

Şehit Şikaki’nin oğlu şimdi hem rejim güçlerine karşı savaşıyor hem de Tıp Fakültesi’nde öğrendiği bilgilerle elinden geldiğince o bölgede sağlık hizmeti veriyor.

Filistinli gruplar mültecileri tehlikeye atmamak için her ne kadar Suriye’deki devrimden ve rejimle muhalifler arasındaki çatışmalardan uzak durmaya çalışsalar da bölgede yaşananlar tüm Müslümanları olduğu kadar onları da ilgilendiriyor.

Resmi “tarafsızlık” açıklamalarının ötesinde Filistinlilerin de kalpleri Suriye devriminin başarısından yana.

Devrimcilere askeri eğitim alanında yardımcı olan ve hatta bizzat rejime karşı savaşan çeşitli gruplardan Filistinliler var.

Devrimcilerin bir ara rejim güçlerine karşı etkili bir şekilde kullandıkları tünel taktiğini İzzeddin El Kassam Tugayları’ndan öğrendikleri biliniyor.

Bu nedenle Şehit Fethi Şikaki’nin oğlu İbrahim’in Doğu Ğuta’da devrimcilerin safında Suriye rejimine karşı savaşmasına şaşmamak gerek.

Özellikle de iki kez gözaltına alınıp ağır işkenceler gördükten sonra.

Filistinlilerin hepsi elbette İbrahim’in vicdadına ve hassasiyetine sahip değil.

Türkiye’de nasıl Beşşar El Esed yanlıları varsa Filistinliler arasında da Suriye rejimi için savaşanlar var.

Örneğin Ahmed Cibril liderliğindeki “Filistin Halk Kurtuluş Cephesi-Genel Komutanlık” isimli grup katil Suriye rejiminin şebbihalığını yapıyor.

Yermük Kampı’nda rejim güçleriyle birlikte binlerce Filistinli mülteciyi kuşatma altında tutan ve yüzlercesinin açlıktan ve ilaçsızlıktan ölmesine neden olan yine aynı grup.

FHKC-Genel Komutanlık grubunun şimdi de Lübnan’daki mülteci kamplarını karıştırmak için plan yaptığı ve son günlerde Burc El Beracine Kampı’na çok miktarda silah soktuğu haberleri geliyor.

Allah korusun; her an yeni bir Nehru’l Barid faciası yaşanabilir.