HAKSÖZ HABER
Geçtiğimiz günlerde 16 ve 17 yaşlarında iki genç Mustafa Kemal büstü önünde hakaret içerikli bir video çekerek sosyal medya üzerinden paylaşmış, videonun yayılmasıyla birlikte durumu fark eden Kemalist camia (Cumhuriyet Gazetesi vb.) ülkenin bekası için olmazsa olmaz olayı derhal gündemleştirerek gerekenin yapılması için Adalet Bakanı’nı, İçişleri Bakanı’nı, savcıları ve emniyet güçlerini göreve çağırmıştı.
Sıcağı sıcağına gençlerin yakalandığını müjdesini İçişleri Bakanı Soylu vererek memleketin büyük tehlikeden kurtuluşunu haber verirken ona bağlı cevval polisler ise o gençleri Mustafa Kemal büstünün önüne getiriyor. Hem de ne getiriş! Mafyatik yöntemleri de Emniyet yeni mevzuata almış olacak ki Pekergillerin yaptıkları gibi polisin biri kameraya çekerken diğeri de genci heykelin önünde tek ayaküstünde durdurarak kendisine küfrettiriyor. Sonunda da dayağı bastırıyor. Eskiden karakolda kimse görmeden işkenceyi yaparlarken hukuk ve adaletin çok da önemsenmediği bugünlerde aleni bir şekilde işkence yapılabiliyor.
Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu değişmiş mi değişmemiş bilmiyoruz; ama polislere Soylu tarafından verilen “bacaklarını kırın” emrinin ‘Gazi Hazretlerinin büstlerini’ müdafaada geniş bir şekilde uygulanacağını öğrenmiş olduk.
Emniyet’in Mustafa Kemal’e hakaret eden gençleri olağanca büyük bir özveri ile hızla yakalayışı ise ayrı bir takdir gerektiriyordu. Ardından iki genç Gebze Adliyesi’ne getirildi ve tutuklandı.
Peki, gençler zorla ve dayakla Mustafa Kemal büstü önünde biata zorlanırken memleketin Adalet Bakanı ne yapıyor? Abdülhamit Gül yaşanan olay üzerine karşı mahallenin beyefendilerine Atatürk’e yapılan hakaretin cezasız kalmadığını, onların da anlayacağı dil ve üslupta, biraz da onlar gibi Twitter üzerinden gerekenin yapıldığını duyurdu:
Bakan Bey Atatürk’e hakaret hususunda oldukça titiz ve hassas olduğunu, gerekenin ivedilikle yapılacağını, herkesin haddini ve yerini bilmesi gerektiğinin altını çizmiş. Tebrik etmek gerekiyor! Ne kadar da hızlı bir yöntemle ve usule ve kanunlara uygun bir yöntemle suçluları cezalandırmışsınız! Üstüne üstlük cezayı Mustafa Kemal büstü önünde tatbik eden emniyet görevlileriyle birlikte. Gerçekten takdir etmek gerekiyor Mustafa Kemal’e hakaret konusunda göstermiş olduğunu hız, azim ve kararlılık için.
Bakan Bey’e hatırlatalım: Cumhuriyet Gazetesi; “Nutuk okutulsa daha faydalı olurdu!” manşetini atmış. Sahi yakın zamanda bir de Nutuk ve Andımız garabetini de getirmek üzere çabanız olacak mı? Nasıl olsa bu eziklikten ne zaman kurtulacaksınız diye sormak bir işe yaramayacak. Evet doğrudur, gencecik çocuk dahi olsa insanların küfretmesi, hakaret etmesi yanlıştır, kabul! Peki, memleketin her tarafına heykel dikmek ve insanların tazime zorlanması kıyas kabul edilmeyecek kadar büyük bir yanlış değil midir? Adalet ve hukuk müktesebatı ve siyasal geçmiş heykel saçmalığı ve resmi ideoloji dayatmasının ne kadar büyük bir zulüm olduğunu anlamaya yeter de artar bile. Ama ah o eziklik…
Ya da Adalet ve hukuk görev alanına uyması açısından Bakan Bey Meclis’ten şu şekilde bir kanun mu geçirtse acaba? “… Atatürk’e hakaret eden kişilerin ivedilikle ve polis marifetiyle okul önlerindeki büstlerin önlerine getirilerek büste biat etmesi, polis zoruyla sağlanacaktır…” şeklinde bir kanun düzenlemesi mi yapılsa? İçişleri Bakanı Soylu için buna zaten gerek yok. Bir müddet sonra bacak kırmanın popülaritesi düşünce ateşli bir şekilde başka potların kırılması emrini verecektir.