Haksöz Haber
Yıllarca Suriyeli muhacirler aleyhine yayın yapan, Esed politikalarına methiyeler düzen, Suriyelilerin ülkelerine dönmeleri için yalan-gerçek ellerine geçen her malzemeyi kullananlar, şimdilerde Batı’daki kamu diplomasisinin algı operasyonlarına benzer tarzda, mülteciler konusunu bir iç politika malzemesi, hükûmete ve Erdoğan’a seçimler öncesi puan kaybettirmenin bir aracı hâline getirme yarışına girmiş bulunuyorlar.
Özellikle Esenler Otogarı ve Edirne’deki birkaç yüz mülteci üzerinden, daha önce oluşturdukları algıları pekiştirmede mahir bir retorik ve haber tarzını işletmekteler. Bunlardan biri de Zaman gazetesi.
Zaman, bugün birinci sayfadan konuyu yorumlamış. Gençlerin ağzından “Burada bize hayat yok gitmek istiyoruz” başlığını atan Zaman; devamını şu cümlelerle getirmiş:
“Edirne’den Avrupa’ya geçmeyi uman Suriyelilerin yollardaki perişan görüntüleri dünyanın gündeminde. Sarayiçi Er meydanındaki göçmenler Türkiye’de köle gibi çalıştırılmaktan ve hayat pahalılığından şikâyetç: İlaç alamıyoruz. Türkiye cennet gibi ama merhamet yok, vicdan yok, bu nasıl Müslümanlık?”.
Suriyelilere ulaşan yardım tırlarını durduranlara destek olan bir gazeteciliğin; hükûmete ve Erdoğan’a “Aziz ilan edilmeli” şeklinde övgüler düzüp, “Bu işi birlikte hâlletmeliyiz.” diyerek gelip giden heyetlerden tek satırla bile bahsetmeyen bir haberciliğin, Suriyelilere gösterilmesi gereken vicdan ve merhamet konusunda doğusuyla batısıyla Türkiye halklarının emeklerini, niyetlerini ve amellerini hiç hükmünde göstermeye çalışan anlayışın da samimiyeti işte bu haberin üzerine çektiği manşetteki kadar!
“Süreçte döşenen mayınlar”a maddî-manevi yapılan katkıları gizleme mahareti de Zaman’ın ayrıca bir başka algı operasyonu becerisi!
Suriyeli mülteciler konusu üzerinden laik ve muhafazakâr gazetelerin elinde ahlâk, vicdan ve merhamet kelimeleri hiç bu kadar ayağa düşmemiş, tersyüz edilmemişti!