"Zaman, Cami Yakan PKK'yı Kolluyor"

Hüseyin Gülerce, Star'da kaleme aldığı bugünkü yazısında geçmişte PKK düşmanlığıyla meşhûr olmuş Gülen cemaatine ait Zaman gazetesinin son zamanlarda gerçekleşen PKK saldırılarına bakışını ele alıyor, mezkûr gazetenin PKK'yı kolladığını söylüyor.

Hüseyin Gülerce, gündemi değerlendiriyor:

Bugünleri de mi görecektik? Milletin değerlerini savunan kürsü olmakla övünen Zaman gazetesi, Diyarbakır’daki tarihi camii yakan PKK’lıları korumaya çalışıyor. İnanılacak gibi değil, Samanyolu televizyonuna “Tek Türkiye” dizileri çektirerek yıllarca PKK düşmanlığını kimselere bırakmayan Fethullah Gülen’in kimyası, nasıl böylesine bozuldu? Artık hiç tereddüdüm kalmadı, Erdoğan düşmanlığı F. Gülen’i haince duruşlara savurdu.

Türk askeri, Türk polisi canını dişine takmış aylardır bölücü terör örgütü militanları ile hem de göğüs göğüse mücadele ediyor. Yaralılarımız, şehitlerimiz var. Temmuzdan bu yana içerde ve dışarıda 2 binden fazla terörist etkisiz hale getirilmiş. PKK yeni bir direnme stratejisine dönmüş, dağdaki militanlar ilçelere, şehirlere inmiş, sokaklarda, mahallelerde, “öz yönetim kurma” adına hendekler kazıyor, barikatlar kuruyor ve güvenlik güçlerimizle çatışıyor. Devlet de, sokağa çıkma yasağı ilan ederek kamu güvenliğini, vatandaşın huzurunu sağlamaya çalışıyor. HDP ve PKK’nın yayın organları ise yalanlara sarılarak devleti, hükümeti, cumhurbaşkanını suçluyor.

Bunun son örneğini Diyarbakır’daki ilk Osmanlı eseri olan Sur ilçesindeki 500 yıllık Fatih Paşa (Kurşunlu) Camii’nin PKK militanları tarafından yakılmasında gördük.

HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada Meclis çatısı altında korkunç bir yalana sarıldı:

“Kurşunlu Camii’ni kim yaktı? Faili yok. Mahalledeki basın mensupları da dâhil olmak üzere bütün görgü tanıklarının söylediği tek şey var. Kurşunlu Camii’nin havadan bombalandığı yönündedir. Sur Mahallesi’ndeki gençlerin helikopteri yok. Kimin helikopteri var? Devletin...”.

Diyarbakır Müftüsü, caminin PKK karargâhına dönüştürüldüğünü, bu bölgede camilerin çoğunun PKK tarafından eylemlerde kullanıldığını, bölgede 3 aydır ibadet yapılamadığını belirterek, “Kurşunlu Camii PKK saldırılarında zarar gördü. İddia edildiği gibi havadan bir müdahale yok, içeriden yakıldı.” diyor. Düşünebiliyor musunuz, Sayın Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olduğu, AK Parti’nin iktidar olduğu bir Türkiye’de, camileri devlet yakacak... Hem de tarihî cami, herkesin gözü önünde helikopterden bombalanacak... Buna kim cür’et edebilir?

Ne dedi Cumhurbaşkanı Erdoğan; “Balkanlardaki ata yadigarı camileri ihya etmeye çalışırken, dünyanın dört bir yanında ezan sesini yükseltmeye çalışırken, Diyarbakır’da cami yakan, ezan susturan bir örgütün bu ortak geçmişte yeri yoktur, ortak geleceğimizde de yeri olamaz.”.

Tamam, PKK’nın yayın organı gibi çıkan Özgür Gündem gazetesi; “Sur’da tarihî Paşa Camii, saray çetelerince barbarca ateşe verildi. AKP Sur’da tarihi mirası katlediyor.” diye yazabilir. Ama Zaman gazetesine ne oluyor? Zaman, salı günü “Dün Tahir, Bugün Tarih” manşetiyle çıktı. “Diyarbakır Baro başkanı Tahir Elçi’yi bir hafta önce katleden karanlık eller, bu kez şehrin tarihî miraslarını hedef aldı. Diyarbakır Valiliği yangının PKK’lı teröristler tarafından çıkartıldığını belirtirken, örgüte yakın kaynaklar iddiaları reddetti.” diye yazdı. Nedir bu böyle? Nedir bu PKK savunması? “Örgüte yakın kaynaklar”a itibar edilmesini ima eden bu PKK kollaması neyin nesi? PKK’nın yaktığı okullarla ilgili olarak da Zaman’ın haberindeki ifadeler şöyle: “Bölgedeki 4 okulda yangın çıktığı öğrenildi.” Zaman muhabirleri sadece yangının çıktığını öğrenmişler. Öylesine duymuşlar ama yapanı bilmiyorlar. Devlet mi, PKK mı, anlayın işte...

Zaman PKK kollamasını hep yapıyor. 13 Eylül 2015’te de Doğan Ertuğrul, Cizre’deki sokağa çıkma yasağından sonra, “Gazze değil Cizre” başlığı ile güya bir Cizreli’nin ağzından, “Elinde Kürtçe Kur’ân ile dolaşan Erdoğan, ezan okutmadı, cuma kıldırmadı bir hafta.” diye yazdı. Gazze’de, Müslümanların karşısında İsrail askerleri var. Cizre’de ise Türk Silahlı Kuvvetleri, Mehmetçik var. Erdoğan düşmanlığı, Gülencileri ihanetin karanlık labirentlerinde öylesine dolaştırıyor ki, Mehmetçiği, İsrail askerleri ile aynı kefeye koyacak kadar hainleşiyorlar.

İşte bunun için artık toplumun büyük çoğunluğu, F. Gülen’in, Türkiye’nin düşmanlarına taşeronluk yaptığına inanıyor...

Yorum Analiz Haberleri

Devrim ile derinleşen kardeşlik: Suriye & Türkiye
Meşru olanı savunursan karşılığını elbet görürsün!
Türkiye solu neden hala Esed rejimini savunuyor?
Sosyal medyada görünürlük çabası ve dijital nihilizm
İran aparatlarının komik antipropagandalarına vakit ayırmak bile coğrafya için zaman kaybı...