HAKSÖZ HABER
İktidar partisinin yetkilileri bir zamandır çeşitli vesilelerle Esed rejimi ile ilişki kurulabileceğinin sinyallerini veriyorlar. Son olarak Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu "kalıcı istikrar için” vurgusunun tekrarladıktan sonra rejim ile muhaliflerin bir araya gelmesi gerektiğini ifade etti:
"Sayın Cumhurbaşkanımızın söylemek istediği gayet açık. Suriye'de kan dökülmesini istemiyoruz. Sanki Türkiye yüzünden olmuş. Böyle bir şey yok. Savaşın nerelere evrildiğini gördük. Ancak bu savaşın bedelini en çok biz ödedik. Terör örgütlerini ve Türkiye'ye yönelik tehditleri bertaraf etmek için uğraşıyoruz. Suriye'de kalıcı bir istikrar için muhalefet ve rejimin anlaşması gerekiyor. Suriye'nin toprak bütünlüğüne uğraması bizim de aleyhimize. Uzlaşı sağlanması için Suriye rejimi ile diyalog sağlanmalı. Şu anda böyle bir plan yok, ancak ilerleyen zamanlarda temaslar olabilir. Türkiye'nin siyasi süreçle ilgili çabaları son derece samimidir."
Suriye’de barışı sağlamak bahanesiyle bile olsa zalimlerle diyalog kurmanın anlamı nedir? Suriye’deki vahşetin sebebi diyalog kurulması normalmiş gibi gösterilen Esed rejimiyken nasıl bir ilişki kurulacaktır?
Suriye’de bugün silahlı bir muhalefet varsa bunun temel sebebi de Suriye halkının kendisini savunmak zorunda kalmış olmasıdır. Rejimin akıl almaz katliamlarına karşı izzet-i nefisini savunan insanlar muhalefeti oluşturuyor. Vaziyet buyken Esed ile muhalefeti bir araya getirmek için bunca çaba göstermek kimin işine yarayacaktır?
Mevlüt Çavuşoğlu şurasını görmelidir ki uluslararası kamuoyunda ve hukuk düzleminde hiçbir meşruiyeti olmayan bir suç şebekesini muhatap alırsanız sizin elinize hiçbir şey geçmez ancak rejim kendisine meşru bir zemin bulmuş olur…
Eli kanlı bir katille bir araya gelmenin günahı ve vebali sizin üzerinize kalırken Esed ise masadan her türlü mutlu kalkacaktır! Esed’in muhatap alınması bile Türkiye’nin, Suriye halkının ve insani değerlerin kaybetmesi anlamına gelmektedir!