Fatih Demir/HAKSÖZ HABER
Al Jazeera’nin bildirdiğine göre Kübalı düzinelerce göçmen Yunanistan’dan zorla Türkiye’ye sınır dışı edildi. Sınır dışı edilen Kübalıların Türkiye'de ne yapacakları ise yasal bir belirsizlik taşıyor.
Al Jazeera ve insan hakları örgütleri tarafından yapılan görüşmelere göre, Avrupa'ya sığınma talebi için çabalayan en az 30 Kübalı, Yunanistan'dan Türkiye'ye zorla sınır dışı edildi.
Al Jazeera, Yunanistan'dan sınır dışı edilmeleri sırasında Yunan polis memurları ve sınırdaki görevlilerin sınır dışı ettikleri Kübalılara şiddet uyguladığını ifade eden iki Kübalı ile konuştu.
Sınırdışı edilen Kübalılar zorla kıyafetlerinin çıkarıldığını, dövüldüklerini, aç ve susuz alıkoyulduklarını, pasaport, para ve diğer kişisel eşyalarına el konduğunu, sığınma taleplerinin kaydedilmek istenmediğini ve sınır dışı süreci öncesinde ve sırasında zorla suya daldırıldıklarını söyledi.
Al Jazeera, bu iddiaları doğrulamak için STK'lar tarafından sahada çekilen sığınmacıların fotoğraflarını ve ifadelerini inceledi. Sınır dışı edilen bazı Kübalıların Küba konsolosluğuna ve Türkiye’deki ilgili makamlara zorla sınır dışı edilmeyi bildirmelerine rağmen hiçbir işlem yapılmadığı öğrenildi.
Kimlikleri veya yasal tazminatlara erişimleri olmayan Kübalılar Türkiye'de arafta kaldıklarını söylüyorlar.
İspanya’ya sığınma talebinde bulunmak için Yunanistan güzergâhını kullanan Joel, kendisi gibi göçmen olan Afganistan, Pakistan ve Suriye kökenli kişilerin bulunduğu Atina-Selanik otobüsünden zorla indirildiğini ve polis tarafından sığınmacıların bulunduğu bir merkeze götürüldüğünü burada polislere durumu anlatmaya çalıştığını, doktor olduğunu, İspanya’ya göç etmeye çalıştığını polislerin ise kendisine güldüğünü söyledi.
Joel, üç farklı gözaltı merkezine götürüldüklerini, zorla soyulduklarını, arandıklarını, dövüldüklerini, aç ve susuz olarak gözaltında tutulduklarını belirtti.
Geceyi gözaltında geçirdikten sonra, tüm grubun Türkiye sınırına yakın bir ormana sürüldüğünü söyleyen Joel, "Öldürülmek için götürüldüğümüzü sanıyordum." dedi.
Joel, Yunanistan ile Türkiye arasındaki sınırı belirleyen Meriç Nehri'ne vardıklarında bir subayın, oraya tamamen çıplak getirilen genç bir adamı alıp nehre sürüklediğini ve gencin kafasını suya batırdığını, diğer memurların çağırması ile işkencesine son verdiğini söyledi.
Küba uyruklu Joel, tutuklanması ve Türkiye'ye sınır dışı edilmesi sırasında Yunan subaylar tarafından dövüldüğünü söyledi.
Joel’in de bulunduğu sekiz kişilik grup, sivil giyimli memurların bulunduğu teknelere bindirilerek nehrin yarısına kadar götürüldü. Yunan memurlar tarafından Türkiye'ye kadar yüzmeleri söylenerek suya atıldılar.
Joel, Sınır Şiddeti İzleme Ağı'na (BVMN) verdiği ifadede, teknedeki memurların onlara, “Nehrin diğer tarafına geçtiğinizde özgürsünüz ve ışığa doğru yürüyerek en yakın köyü bulabilirsiniz” dediğini söyledi.
Joel’in bulunduğu grup haricinde farklı gruplara ve marklı ülkelerden olan insanlara aynı şeyin yıllardır yapıldığı ve Avrupa Birliği’nin bu konuda yaptırım uygulamaktan kaçındığı biliniyor.
Türkiye’de ne yapacaklarını bilmeden bekleyen göçmenlerin ise akıbetinin ne olacağı Türkiye’nin uluslararası çaba ve insafına bırakılıyor.