Yüksekova Davası'nda zaman aşımıyla ilgili hukuki bir hata yapıldığını belirten avukatlar, 27 Ağustosta verilecek kararla davanın düşmesinden endişe ediyor. Yargıtay, 28 Kasım 2007 tarihinde aldığı kararla zamanaşımı süresinin dolmasına daha 3 yıl olmasına rağmen davayı düşürmüştü. Mahkemenin tıpkı Mehmet Ali Ağca'nın serbest bırakılmasında olduğu gibi hesap hatası yaptığını belirten avukatlar, karara itiraz ederek davayı Yargıtay Ceza Genel Kurulu'na götürmüştü. Davayı takip eden avukatlar, Yüksekova Çetesi'nin yargılandığı davanın "insanlığa karşı işlenen suçlar" ve "ağırlaştırılmış şekil" kapsamında olduğu bu açıdan hukuken zamanaşımı uygulanamayacağı görüşünde.
Jandarma İstihbarat'ta astsubay olarak görevli Hüseyin Oğuz ve PKK itirafçısı Kahraman Bilgiç'in 1996 yılında Diyarbakır DGM savcısına verdiği ifadelerle deşifre olan Yüksekova Çetesi bölgede PKK adı altında haraç toplama, adam kaçırma, uyuşturucu ticaret yapma gibi suçlardan yargılanıyordu. Çetenin faaliyetlerinin Yüksekova Tugay Komutanlığı Kurmay Başkanı Albay Hamdi Poyraz, Yüksekova Sınır Tabur Komutanı Yarbay Kanber Oğur ve eski Dağ Komando Tabur Komutanı M. Emin Yurdakul'un bilgisi dahilinde yapıldığı ortaya çıkmıştı. Çete hakkında açılan dava, 22 Mart 2001'de sonuçanmış, mahkeme, Binbaşı Mehmet Emin Yurdakul'u çete kurmak, gasp ve bombalamaya azmettirmekten 25 yıl hapse mahkûm etmişti. Hamdi Poyraz ceza almazken Özel Harekâtçı Enver Çırak'ı 3 yıl 8 ay hapse mahkûm eden mahkeme, Üsteğmen Bülent Yetüt'ü 7 yıl 4 ay, PKK itirafçısı Kahraman Bilgiç'e 30 yıl, korucubaşı Kemal Ölmez'e ise 13 yıl verdi. Ancak Yargıtay bütün mahkumiyet kararlarını bozdu.