Yozlaşma Karşısında Kuran Ahlakı

Bilgi ve Düşünce Derneği, İslami Düşünce Seminerleri dizisinde dönemin son semineri Masum YOKUŞ tarafından yapıldı.

Bilgi ve Düşünce Derneği konferans salonunda, İslami Düşünce Seminerleri dizisinde dönemin son semineri Masum YOKUŞ tarafından yapıldı. 'Yozlaşma Karşısında Kur'an Ahlakı' konulu seminerde Masum Yokuş özetle şunlara değindi..

Ahlak ,Arapça خلق kökünden türemiştir, İnsanın ruhi yapısını tamınlar, Avrupa dillerinde ETİK ve MORAL sözcükleri ile karşılanır ve Genellikle insanların kendisine göre yaşadıkları bir ilkeler topluluğu, bir kurallar toplamı olarak tanımlanır.

Ahlakın kaynağı ile ilgili tarihsel yaklaşımlar şöyle özetlenebilir, sokratese göre ahlakın kaynağı bilgidir, aristotales mutluluk, Kyrene Okulu haz, Epikuros Sorumluluktan Kaçış, Aquinolu Thomas Yiğitlik- Ölçülülük, Adalet- Bilgelik olduğunu söyler.

Modern ahlak anlayışları üç ana yaklaşım olarak OTONOMİ (Özerklik), HÜRRİYET (Özgürlük), FARK (Ötekilik) olarak özetlenebilir. Bu yaklaşımlar

OTONOMİ (özerklik); Doğal Haklar, Allah’tan bağımsız, Rasyonel ve Seküler, Şahsi Menfaatler, Evrensel, Ötekinin benden farkını kabul..

HÜRRİYET (Özgürlük); Kurtuluş, bağımsızlık, Toplum olarak özgürleşme, İktidarlardan kurtulma, Postmodern yaklaşım..

FARK (Ben ve Öteki); Ötekinin benden farkını kabul, Demokratiklik, Hoş görü ve çoğulculuk, Kozmopolitanizm (Evrensel çoğulculuk) gibi ilkeler üzerine kurulu yaklaşımlardır..

İSLAMİ MÜCADELEDE AHLAK; Tarih ve Kültür esasına ( Millet-Irk), Toprak ve Kültür esasına (Vatan – Coğrafya), Emek ve Sermaye esasına ( Sosyo Ekonomik) göre değil! İnsanların Allah’a yaklaşımlarına göre, Tevhid temelli, Nebi ve Salihlerin izinde, Toplumu değiştirme iradesi olan birörneklikle ve Popülist yaklaşımlardan uzak, Kendine pay aramayan, Hicreti göze alan, Zorbalıktan uzak, Tevhidi bir söylem ,yozlaşma ve ifsada karşı sürdürülen İslami mücadelenin ahlak umdeleridir…

Bu mücadele sahasındaki Müslümanlar için toplumsal değişimin fikri ve ahlaki zemini nasıl doldurulabilir? Sorusunun cevabı, Kur’an ahlakının en ideal haliyle kendisinde temayuz ettiği Resulullah’ın örnekliğinde olduğu gibi, tavizsiz bir tutum,ahret merkezli,sabır,dua ve ibadeti kuşanarak Şirkten beraatın ilanı, Düalizmden uzak ,Islahın kaynağı Tevhid ile Yama-Tamir değil, Kökten bir Değişimi hedefliyerek, nitelikli bir toplum inşa etmek olmalıdır.

İfsadın bir sonucu olan Adaletsiz gelir dağılımı, Ailenin çözülmesi, Madde bağımlılığı, Seksüel sapma ve fanatizm gibi nice toplumsal yozlaşmanın müsebbibi olan egemenlerin tüm çağlarda cevapları hep aynı olmuştur.

Bunlara, “Yeryüzünde fesat çıkarmayın” denildiğinde, “Biz ancak ıslah edicileriz!” derler. (Bakara: 11)

EĞER…

İnsanlar, şehir çöplüklerinden besleniyorlarsa, Kadınlar fuhuş bataklığına saplanmışsa, Sapıklar ortalıkta kol geziyorsa, Hırsızların yüzünden keyfimiz kaçmışsa, Ozon delinmiş, mevsimler değişmişse, Yalancılar, dolancılar, hortumcular baş olmuşsa, Ortalığı kan kokusu sarmışsa, Toplumun namusunu dinamitleyenler vergi rekortmeni oluyorsa, Ve nihayet hayvanlar bile yuvalarında rahat etmeyecek kadar tedirginse bu ifsadın failini ıslah etmek lazımdır, ve bu anlamda

SORUMLULUĞUMUZ

Bedel ödemeyi göze almak, Toplumsal sorunlarda inisiyatif almak, Gerçek izzeti imanda aramak, Toplum için değil Allah için, İyiliğin muhatabının Allah olduğunu bilmektir.

Ey iman edenler! Kendiniz, ana babanız ve en yakınlarınızın aleyhine de olsa Allah için şahitlik yaparak adaleti titizlikle ayakta tutan kimseler olun. (Şahitlik ettikleriniz) zengin veya fakir de olsalar (adaletten ayrılmayın). Çünkü Allah ikisine de daha yakındır. (Onları sizden çok kayırır.) Öyle ise adaleti yerine getirmede nefsinize uymayın. Eğer (şahitlik ederken gerçeği) çarpıtırsanız veya (şahitlikten) çekinirseniz (bilin ki) şüphesiz Allah yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır. (Nisan: 135)

Ey iman edenler! Allah için hakkı titizlikle ayakta tutan, adalet ile şahitlik eden kimseler olun. Bir topluma olan kininiz sizi adaletsizliğe itmesin. Adil olun. Bu, Allah’a karşı gelmekten sakınmaya daha yakındır. Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır. (Maide:8)

Sonuç olarak bu ıslah çabası içinde olan müminler olarak;

Milliyetçilik, muhafazakarlık ve liberalizm gibi ideolojilere müttefik olmamak, Tevhid ve Adalet çizgisinde sağlam bir duruş ortaya koyamak, Modern dil ve kavramların etkisinden kurtulmak, Farklı din ve cemaat yorumları sebebiyle çelişkili görünmemek , Toplumun nezdinde Emin olma vasfını kazanmak, İktidara yakın zümre olmamak, Topluma inecek dili bulamak, Nicelik arayışının beraberinde getirdiği zaaflardan kaçınmak, Erdemleri ve değerleriyle halk arasında Ahlak Abidesi olarak temayüz etmek en nihayetinde Allah’ın kitabını kendimize ayna yapmak, Modern ve muhafazakar bireye göre değil Vahye göre yerimizi belirlemek, Kur’an neslini inşa etmek, Sosyal şahitlik çabasını kesintisiz sürdürmekle mükellefiz..

De ki: “Şüphesiz benim namazım da, diğer ibadetlerim de, yaşamam da, ölümüm de âlemlerin Rabbi Allah içindir.” (Enam: 162)

Çabalarımızın hayra vesile olması dileğiyle… 

Etkinlik-Eylem Haberleri

Bursa’da Gazze nöbeti devam ediyor
Çocuklar "Hayat Namazla Güzeldir" sloganlarıyla yürüdü
Aksa Tufanı ve kazanımları
Özgür-Der Üniversite Gençliği programlarına başladı!
Diyarbakır Özgür-Der Gençlik Çalışmaları başladı