HAKSÖZ-HABER
Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca’nın yeni adli yıl vesilesiyle dua törenine katılması karşısında Kemalist cenah adeta akıl tutulması yaşıyor.
Cumhuriyet gazetesi konuyla alakalı dünkü haberinde kendi hazımsızlığını abartılı bir genelleme yaparak topluma teşmil etme kurnazlığını sergilemişti.
Cumhuriyet’in bu tutumu henüz sıcaklığını korurken Almanya merkezli DW’in Türkçe sayfasının da “rahatsızlar” daha doğrusu “İslami şiarların görünürlüğüne karşı hazımsızlar” kervanına dahil olması dikkatlerden kaçmadı.
Bugün konuyla alakalı derlediği ve mülakatlardan oluşan bir “haber”e yer veren DW, bir de istihbari bilgi vererek “yüksek yargıda bazı isimler”in de bu kareden rahatsızlık duyduğunu rivayet etmekten geri kalmamış.
Bahse konu “haber”de DW’in mikrofon uzattığı ve haber metninden anlaşıldığı kadarıyla “siyaset bilimci” sıfatını taşıyan Prof. Dr. Tanju Tosun’un yaptığı yorumlar ise “pes” dedirtecek cinsten.
Oluşan bu görüntüyü “Yargının ruhuna Fatiha okunmuş” şeklinde tanımlayan Prof. Dr. Tosun, bir de “Batılı anlamda düşündüğümüzde böyle bir görüntü batıda olsa problem olmaz. Ancak Türkiye'de din ve inanç sistemi bir takım simgeler ve semboller üzerinden meşrulaştırılmaya çalışılıyor." diye eklemiş.
“Türkiye'de din ve inanç sistemi bir takım simgeler ve semboller üzerinden meşrulaştırılmaya çalışılıyor”muş! Sanırsınız ki İslami simge ve semboller bu ülkede gayri meşru da birileri onları meşrulaştırmaya çalışıyor! Hani o klasik jargonla dese ki “din siyasete alet ediliyor” ve devamla “laiklik elden gidiyor” diye eklese bu tanıdık, bilindik abartılı bir ezber denilebilir belki ama “Türkiye'de din ve inanç sistemi bir takım simgeler ve semboller üzerinden meşrulaştırılmaya çalışılıyor” deniliyor. Böyle bir cümle ise açık bir çarpıtma, zihinde üretilen sahte bir gerçeklik algısının hakikat olarak sunulmasıdır. Bir insan ancak bu kadar yaşadığı topluma ve gerçekliğe yabancılaşabilir.