Yeni Yargı Paketi ve Şahımerdan Sarı Davası

Yeni yargı paketi cezaevlerinde haksız ve hukuksuz yere tutuklu bulunan diğer birçok Müslüman mahkum gibi Şahımerdan Sarı’nın mağduriyetini giderecek mi?

Sahimerdansari.com sitesinde yer alan yeni yargı paketi ve Şahırmerdan Sarı davasına dair açıklama:

Son dönemde yargı kurumlarında ciddi değişiklikler sağlayan bir dizi yeniden yapılanma çalışmalarına şahit olmaktayız.

Yargıdaki düzenlemeler, ilgili ve yetkililerin yaptığı açıklamalara göre, son birkaç yıldır gündemimizden düşmeyen, görünen o ki uzun zaman da düşeceğe benzemeyen Fetullahçı Terör Örgütü üyelerinin devlet kurumlarındaki gizli yapılanmalardan temizlemeyi amaçladığı ifade ediliyor.

FETÖ, özellikle 28 Şubat darbesinden bu yana yargı kurumlarına yerleşen üyeleri vasıtasıyla, kendisine boyun eğmeyen, vicdanını teslim etmeyen ve halk içinde muteber ve saygın şahsiyetleri hedef alarak bu uygulamalara imza atmış, cübbeli üyeleri eliyle haksız ve uzun yıllar süren tutuklamalara, hapis cezalarına karar vermişti.

Yargı içinde hukuku esir almış, yargıya hükmeden hakim değil, zulüm heyetleri…

Bu gerçek, son birkaç yıldır ülke çapında anlaşılmış görünüyor.

Fakat o yıllardan bu güne “yargıya ve hukuka saygılıyız, yargı dokunulmazdır, hukukun üstünlüğü ve yargının bağımsızlığı vardır” şeklinde beyanlarla yapılan eleştiri ve şikayetler her ne kadar açık olsa da önü kesilmiş ve büyük mağduriyetler yaşanma pahasına zaman zaman görmezden gelinmişti.

Bu hususta çeşitli sebepler ileri sürülebilir.

Meslekten veya çevreden olmaktan dolayı korkulmuş, ilgililerce dikkate alınmamış olabilir.

Zulme şahit olduğu halde, şantaj ve tehditler nedeniyle içinde bulunduğu kurumda yasadışı faaliyetlere imza atılışına gözyummuş, hatta suç ortağı da olunmuş olabilir.

FETÖ’nün yargının zirve makamlarını işgal ve gaspettiği yıllardan bugüne yirmi yılı aşkın zaman geçti.

Aynı terör örgütü, son zamanlarda kaybettiği imkân ve vasıtalar sanki kendi mülküymüş, o mülkün teminatı adalet sanki öz malıymış gibi mağduriyet çığlıkları atarak, mağdur ettiği insanların zulüm altında geçen yıllarını hiç dikkate almadan hukuku sorguluyor.

Tam olarak “yavuz hırsız” örnekler yaşıyoruz zaman zaman…

Yeni Yargı Paketi‘nin Meclis’e sevkedileceği şu günlerde sözkonusu örgüt üyelerinin de devlet kurumlarından temizlenmesini hedeflediğini biliyoruz.

Çok geç olmadı mı?

Oldu.

Fakat şu bir gerçek ki, bu örgüt dünya çapında yapılanmasıyla devrinin tüm hükümetlerini dış bağlantılarıyla birlikte kıskaca alıp tuzağa düşürürken yargı gibi her türlü meşru kurumu da kendine kılıf yapmayı başarmış bir örgüt…

Sistemin işleyişinde vazgeçilmez unsur olan bürokrasinin tüm kademelerine sızdırdığı ajanlarına “bu devlet sizin, sizin kalacak, gelecek olanlara da siz yer göstereceksiniz” şeklinde emir ve telkinde bulunup -bunu ibadet şuuru olarak dayatmış- büyük bir kibir ve her türlü günahı mübah gören örgüt düzeni ve anlayışıyla yerleştirilmiş bulunuyordu.

Bu zihniyetin devlet ve millet içinde temizlenmesinin uzun zaman almasının bir başka sebebi de bu…

Bir başka sebep ise, herhangi bir yargı mensubunun bulunduğu kurumda uzun yıllar görevde kalmasını sağlayan kanun ve hükümlerdi.

Son düzenleme bu süreyi 12 yıla düşürüyor.

Ancak şu bir gerçek ki, yargı başta olmak üzere diğer tüm devlet kurumlarında bir temizlik yapılacaksa bu hususta en az FETÖ üyeleri kadar “etkili, kesin ve çözüm odaklı” adımlar atılmalı, hiçbir tereddüde sığınılmamalı, mazeret üretmeyi ve mağduriyet korkusunu akıllardan çıkarmalıdır.

Kaybolan zaman ve yaşanan zararları telafi noktasında azami fayda, işin ehline ve disiplinli mensuplarına verilmesinde olsa gerek…

Bu noktada Şahımerdan Sarı davası, ilk akla gelen mağduriyetlerden biri…

FETÖ ile mücadelede yargı kurumunda yapılacak temizlikte vicdanları yaralayan Şahımerdan Sarı davası önemli bir test unsurudur.

Eski Adalet bakanı, AK Parti hükümetlerinde uzun zaman gizli görevler almış Fetullahçı Sadulah Ergin’in Şahımerdan Sarı davasına müdahilliğini unutmamak lazım.

Bu adam hâlâ, Adalet Bakanlığı’nda olduğu yıllarda FETÖ adına işlediği fiillerden dolayı sorgulanmamıştır.

Son zamanlarda 28 Şubat döneminden bu yana, haklarında 20-25 yıldır süren haksız hapis cezalarının yeniden gözden geçirildiği müslümanlardan bazılarının tahliye edilişlerine şahit oluyoruz.

Bunlar memnun edici gelişmeler olmakla beraber, henüz cezaevlerinde yüzlerce 28 Şubat mazlumu ve mağduru olduğunu unutmuyor, yapılan düzenlemeleri dikkat ve ilgiyle takip ettiğimizi belirtiyor ve en kısa sürede olumlu sonuçlar elde edeceğimizi umuyoruz.

Kaynak: http://www.sahimerdansari.com

 

Hukuk Haberleri

Gazze eylemlerine hakaret eden Fatih Altaylı hapis cezası aldı
Sinan Ateş cinayeti davasında gerekçeli karar açıklandı
Mülakat sistemi yeni mağdurlar üretmeye devam ediyor: Yazılıda rekor kırdı, mülakatta yok sayıldı!
Bu ne acele! Suriyeli muhacirlere aile hekimliği uygulaması sonlandırılıyor
Cumaya giden işçisini ekmeğinden eden işveren müstehakını buldu