Yemende Sallantı Sürüyor

Ahmet Varol

Yemen'de şimdilik hadiselerin durmasını ve bir çözüm formülünün uygulanmasını sağlayacak anlaşma imzalanmasının ertelenmesi bu ülkedeki yönetimin kendini sağlama aldığına inanmasından ileri gelmiyor.

Yemen'deki durum Libya ve Suriye'dekinin aynısı değildir. Libya ve Suriye'deki yönetimler iktidarlarını korumak amacıyla halka karşı silah kullanıyor, şiddete başvuruyor. Yemen'deki yönetim ise artık iktidar davasında değil. İktidardan tamamen vazgeçmiş durumda. Onun meselesi kovulmuş değil çekilmiş sayılmak ve geçmişinden dolayı herhangi bir sorgulamaya tabi tutulmayacağının, kendi ülkesinde onuruyla yaşama hakkı verileceğinin garantiye alınmasını sağlamaktır. Dolayısıyla bu ülkede aslında mevcut yönetimin iktidarının son bulduğunu söyleyebiliriz. Ama talepleriyle ilgili endişelerinden dolayı evi boşaltmamakta ısrar ediyor ve sallantı bu yüzden sürüyor.

Bu ülkedeki hadiselerin sonlandırılması için ortaya atılan anlaşma formülüne birkaç farklı cihetin el attığı görülüyor. Bunların her birinin kendine göre ve diğerlerininkinden farklı amacı var. İkisi sonucu belirleyecek ve karşı karşıya duran taraflardır. Bunlar ülkede hâlen koltuğu işgal eden yönetim ile onun gitmesi için ısrar eden muhalif kitledir. İkisi ise hadiselere dışarıdan müdahale ediyor. Bunlar Suudi Arabistan'ın da içinde olduğu Körfez İşbirliği Konseyi ile ABD ve Avrupa yani küresel güçlerdir.

Birinci cihetin gayesini zikrettik. Onun amacı iktidarını değil onurunu korumaktır. İkinci cihet ise, yönetimin elindeki silahlı güçleri halka karşı kullanması ve kan dökmesi sebebiyle bir an önce gitmesi ve çözüm formülünün hayata geçirilmesi için normalde onun istediği formüle itiraz etmiyor. Fakat problem değişim süreci sonrasıyla ilgili güvenceyi kimin sağlayacağında. Ondan dolayı mevcut yönetim, geleceği güvence edilemeyecek bir anlaşmayla çekilme yerine seçim yoluyla devretmeyi tercih ediyor. Mevcut başkan seçimde zaten aday olmayacak. Seçimler onun gözetiminde yapılacağı için partisinin parlamentoda, tek başına iktidarı almaya yetecek kadar olmasa bile iktidarı zorlayacak bir ağırlık elde etmesi için zemin oluşturacak. Böylece herhangi bir anlaşmaya gerek olmadan siyasi kadrosu vasıtasıyla onurunu ve kovulmadan, sorgulanmadan ülkesinde yaşama hakkını korumak istiyor. O zaman Yemen bir devrim değil sadece bir iktidar değişimi yaşamış olacak. O da tamamen seçimle gerçekleşmiş, halk ayaklanması sadece bu seçimleri erkene almış olacak. Ali Abdullah Salih'in zorlaması bunun için.

Körfez İşbirliği Konseyi'nin öncelikli amacı ise toplumsal dalgalanmaları siyasi dönüşüme çevirmek. Çünkü bu dalgalanmaların, ayaklanmaların kendilerine doğru gelmesi onları da tehlikeli sürece sokabilir. Ama siyasi dönüşümün kontrolü kolaydır. Bir yandan reform sürecinin bir yerinden başlar gelecekle ilgili de halka bazı ümitler verir, bir yandan da sopanın ucunu gösterirler. Zaten Arap dünyasındaki dikta rejimlerinin artık bir reform sürecine girmesinin zaruret olduğunu kendileri de kabul ediyorlar.

ABD ve Avrupa'nın yani küresel güçlerin müdahalesinin amacı ise gerçek anlamda bir çözüm üretmek ve halk iradesinin yönetime taşınmasına kapı açmak değil olayların akışına müdahil olmak, rotayı çizmek için Arap dünyası üzerindeki etki ve yaptırım güçlerini kullanmaktır. Fakat müdahil olmaları hadiselerin akışını istedikleri tarzda şekillendirebilecekleri ve geçmişte olduğu gibi siyasi yapıyı uzaktan kumanda edebilecekleri anlamına gelmez. Her ne şekilde olursa olsun Yemen'deki siyasal dönüşüm halk iradesinin iktidara taşınması çabalarının da önünü açacak ve yeni yönetim halkın duyarlılıklarını dikkate almak zorunda kalacaktır. Global ekonomik krizle başları dertte olduğu gibi uzaktan kumandalı dikta rejimlerini de peş peşe kaybeden küresel güçlerin uluslararası mafya modelini uygulamakta geçmişteki kadar ısrarlı olamayacaklarını tahmin ediyoruz.

Yemen'de gelinen sonuç Libya ve Suriye'deki gidişatı doğrudan etkileyecektir. Fakat dış güçlerin müdahalesi Libya'daki özgürlük mücadelesinin önünü tıkamıştır ve müdahaleciler emperyalist amaçlar için oyunlar çevirmektedirler. Bu çerçevede Yemen'deki domino taşının devrilmesi sonrası Libya'nın durumunun ayrıca tahlil edilmesi gerekir.

YENİ AKİT