Hemen cevaplayalım, HSYK’nın niçin lağvedilmesi gerektiğini.. YARSAVBaşkanı Faruk Eminağaoğlu, kendi ağzıyla söylüyor, “HSYK’da asillerden üç, yedeklerden de üç kişi bizim üyemiz” diye..
7 kişilik asil üyelerin içinden, zaten biri Adalet Bakanı ve diğeri de müsteşar..
Onları çıkarttınız mı, kalıyor geriye 5 kişi..
5 kişiden 3’ü YARSAV üyesi ise, oHSYK’dan Ergenekon soruşturmasını yürüten, Ergenekon davasına bakan hakimler lehine karar çıkabilir mi?
Ne mümkün?
YARSAVkurucusu Sabih Kanadoğlu, Ergenekon soruşturmasında sanık olacak, sonra da, o sanığın kurduğu derneğin üyeleri, kurucularını sanık konumuna düşüren savcı hakkında objektif karar verecek!
Böyle bir şey mümkün mü?
Aslında iş savcıdan da çıkmış, davaya bakacak hakimlere yöneliktir.
Çünkü Sabih Kanadoğlu hakkındaki esas işlem, soruşturma safhasını tamamlayıp, mahkeme aşamasına gelmiştir.. Bu durumda da, Ergenekon sanığı Sabih için önemli olan, yargılamayı yapacak hakimleri görevden uzaklaştırmak..
Sabih’in niyeti bu..
Sabih’un kurduğu derneğin, HSYK’da görev yapan üyelerinin de doğal olarak amacı bu!
Bir aydır HSYK’da yaşanan tartışmaların arka planında, YARSAV üyelerinin bu çabaları yatıyor.
Derneklerinin kurucu üyesi SabihKanadoğlu hakkında, mahkumiyet kararı çıkmaması için, mevcut hakimleri hedefteki mahkemeden alıp, yerlerine beraat kararı verecek hakimleri atamaya çalışıyorlar!
Ne büyük bir skandal bu!
YARSAV’ın başkanı bizzat itiraf etti..
“11 bin hakim ve savcı içinde, 1300 kadar YARSAV’a üye hakim-savcı var” dedi.
Aslında onun 1300 dediği, istifalardan sonra çok daha düşük bir düzeye indi ama.. Haydi neyse.. İllegal bir yapı imiş gibi üyelerini gizledikleri için, tam sayı da bilinmiyor. Onun için, başkanın verdiği sayıyı, doğru kabul edelim..
Başkanın verdiği sayıyı doğru kabul edelim ama, şu küçük ayrıntıyı da gözden kaçırmayalım.
Nedir o ayrıntı? SabihKanadoğlu gibi bazı YARSAV üyeleri, aslında emekli oldukları için, görevdeki 11 bin kişiye de dahil değiller..
Bunu niçin hatırlatıyorum?
Oranlama yapacağız da, onun için..
Görevdeki tüm hakim ve savcılar içinde, YARSAV’a üye olan hakim ve savcı oranı, aslında % 10 bile değil.
Yani her 10 hakim-savcıdan, en fazla sadece 1’i YARSAV’a üye.. Ama her 10 hakim-savcıdan 9 tanesi de, YARSAV’a üye değil!
Bunun altını, kalın kalın çizerek not alın.
Sonra gelelim, HSYK’nın yapısına.
Yani, HSYK’daki YARSAVüyelerinin kadrolaşmasına..
HSYK’da nasıl yerleştiklerine..
Yukarıda anlatmıştım, Başkan Eminağaoğlu, kendisi itiraf etti; 5 asil üyeden, 3’ü YARSAVüyesi..
Demek ki, genel hakim-savcılar içinde % 10 olan YARSAV’a üye olanların oranı, HSYK’ya gelince, birden bire % 60’a zıplıyor!
% 60 oranına çıkınca da, kurucularını kurtarmak için, “tabii hakim” ilkesini bile çiğnemeyi göze alabiliyorlar.
Durduk yerde, çok önemli bir davayı yürüten mahkemeyi dağıtmaya kalkışıyorlar!
Çünkü, kadrolaşmışlar..
Karar almada, merkezi noktayı ele geçirmişler..
Öyle ise böyle..
Madem onlar derneklerinin kurucusunu kurtarmak için (başkanları için de birçok iddia var ama, henüz resmen açıklanmadığından, onu bir kenarda tutuyorum) Ergenekon davasına bakan mahkemeyi dağıtmaya teşebbüs ediyorlar, AdaletBakanlığı da, 2009 Yaz Kararnamesi’ni, çıkan haliyle yayınlasın, iş bitsin..
Müsteşar, bugünkü ve sonraki toplantılara katılmasın.. “Ünvanlı savcı ve hakimlerin görev yeri değişikliklerini, bu yaz yapmıyoruz. İdari ve adli yargıdaki tamamlanan tayinleri de yayınlıyoruz” denilip, konu kapatılsın..
Ki bu ülke; YARSAV üyelerinin elinde, kurucularını kurtarmak için oyuncak olmasın!
ZAMAN