Eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay'ın ajandası, Ergenekon'da yargıya baskı iddialarını destekleyen delillerden biri oldu. İddianamenin avukatlara dağıtılan ek klasörlerinde yer verilen deliller arasında, hakim ve savcılarla ilgili bilgiler ve notlar var. Ayrıca, 2 mahkeme başkanının Ergenekon sanıkları ve avukatlarıyla yaptığı görüşmelerin fotoğrafları da delil dosyasına girdi.
En Çarpıcı Delil Ajanda
İddianamede, yargıya baskı iddiasını destekleyen en çarpıcı delillerden biri, bir numaralı sanık Eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay'ın ajandası oldu.
İddianamenin ek klasörleriyle avukatlara dağıtılan deliller arasındaki ajandada yer alan notlar, özellikle DYP-SHP koalisyonu döneminde yargıda kadrolaşma iddialarına yönelik bilgileri destekliyor.
Oktay'ın ev aramasında ele geçirilen ajandada, bazı isimlerden gelen kadro talepleri bulunuyor.
Dönemin SHP Ankara İl Başkanlığı başlıklı 4 sayfalık bir yazıda da 'Adalet Bakanlığı adliye sınavını kazanan adaylar' başlığıyla 176 kişinin bilgileri dikkat çekiyor.
Başka bir not ise dönemin Erzincan milletvekili Mustafa Kul'dan gelen 18 kişilik torpil listesi yer alıyor.
Hakim ve Avukatların Görüşmelerine Polis Takibi
Delil dosyalarından dikkat çeken bir belge de İstanbul 10'uncu ve 14'üncü Ağır Ceza Mahkemesi başkanlarına ilişkin polis takibi. Polis, Ergenekon davası sanıkları ve avukatlarıyla yapılan görüşmeleri fotoğraflarla delillendirmiş.
HSYK Başkan Vekili de Takibe Takıldı
Ankara'daki bir lokanta Seyfi Oktay'ın dönemin HSYK Başkan Vekili Kadir Özbek ve İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Zafer Başkurt'un birlikte oturup sohbet ettiği görülüyor.
10'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nin Başkanı Zafer Başkurt, Ergenekon tutuklusu Mehmet Haberal'ın tahliyesi yönünde oy kullanmıştı.
14'üncü Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Erkan Canak ise uzun süre kritik Hrant Dink Davası'yla ilgilenmişti.
Her iki başkan da, HSYK tarafından yürütülen soruşturmanın ardından baktıkları davaların sanık ve avukatlarıyla görüşmeleri sebebiyle, özel yetkileri iptal edilerek başka illere tayin edilmişti.
TRT Haber