Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin Anadolu’da Vakit gazetesine Türkiye tarihin en büyük tazminat cezasını verdiği davada gazetenin itirazını değerlendiren Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin fikre linç mahiyeti taşıyan kararını oy birliğiyle bozdu.
Ergenekon davasından yargılanan Jandarma Eski Genel Komutanı Şener Eruygur'un öncülük ettiği 312 generalin Vakit gazetesine, 2003 yılında açtığı 624 milyarlık tazminat davasında son kararı Yargıtay verdi.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, davanın bozulmasına hükmetti. 312 general, bir köşe yazısındaki eleştirilerden dolayı, 1 trilyona yakın tazminat istemişti. Mahkeme 5 ayda kararını vermiş ve "Davanın kabulüne; faizleri ile birlikte 1 trilyonun tahsiline; Şener Eruygur ile 311 arkadaşına verilmesine" hükmetmişti.
Gazete yazarı Asım Yenihaber imzasıyla çıkan 25 Ağustos 2003 tarihli gazete nüshasında yayımlanan "Onbaşı bile olamayacakların general olduğu ülke" başlıklı köşe yazısı dava konusu olmuştu.
"Kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu" iddiasıyla gazeteyi ekonomik olarak linç etmek isteyen generaller, 31 Ekim 2003 tarihinde Ankara'da verdikleri bir dilekçeyle müşteki olmuştu.
Dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Aytaç Yalman, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İbrahim Fırtına, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Özden Örnek ve Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Şener Eruygur'un da aralarında bulunduğu 312 generalin her biri için 2 milyar lira olmak üzere toplam 624 milyar lira tazminat istendi. Dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök ise organize olarak açılan davada Vakit aleyhine davacı olan generaller arasında bütün baskılara rağmen yer almamıştı.
“FİKRE LİNÇ” DAVASI 9 YILDIR SÜRÜYOR
Türkiye tarihin en büyük tazminat cezası talebini içerdiği için kamuoyunun yakından takip ettiği dava yaklaşık 9 yıldır devam ediyor. Aynı zamanda hortum sanığı Uzanlar'ın avukatlığını da yapan Bilgin Yazıcıoğlu'nun generalleri de savunduğu davaya Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesi baktı. Mayıs 2004'te ilk kararını veren Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesi, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde görülmemiş bir rekora imza atarak Vakit gazetesine 900 milyar liralık tazminat cezası verdi. Üst mahkemeden dönen dava dosyasını yeniden inceleyen yerel mahkeme de 6 Mayıs 2010 tarihinde verdiği ikinci bir kararla Vakit'i cezalandırmakta ısrar etti. Mayıs 2010'da verilen ve faiziyle birlikte 1 trilyon 800 milyar lirayı bulan tazminat cezasına ikinci kez itiraz eden gazete, davayı Yargıtay'a taşımıştı.
YARGITAY, OY BİRLİĞİYLE BOZDU
Gazetenin itirazını değerlendiren Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin kararını oy birliğiyle bozdu. Yargıtay'ın 21 Mayıs 2012 tarihinde verdiği anlaşılan kararında, yerel mahkemenin karanındaki çelişkilere dikkat çekildi. Mahkemenin verdiği kısa kararıyla gerekçeli kararı arasındaki çelişkiye dikkat çekilen Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'nin kararında şöyle denildi: “Yanlar arasında yapılan yargılamanın son oturumunda hüküm olarak (2- Davanın diğer davalılar Harun Aksoy ve Nuri Aksoy yönünden KABÜLÜ ile her davacı açısından 2.000,00'er TL manevi tazminatın 25/08/2003 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte bu davalılardan alınıp, davacılara ödenmesine) kararı verilmişken; daha sonra yazılan gerekçeli kararda: (Davacının diğer davalılar Harun Aksoy ve Nuri Aksoy yönünden KABÜLÜ ile her davacı açısından 2.000,00'er TL (309x 2.000,00=618.000,00 TL) manevi tazminatın 25/08/2003 tarnihinden itibaren işleycek yasal faiziyle birlikte bu davalılardan alınıp, davacılara ödenmesi) öngörülmüş ve böylece kısa kararla gerekçeli karar arasında açık bir çelişki ortaya çıkmıştır.”
YEREL MAHKEMEYE “VİCDANİ KANAAT” HATARLATMASI
Bu çelişkinin bozma nedeni oluşturduğuna dikkat çeken Yargıtay, yerel mahkemenin bu çelişkiyi gidererek, daha önce verdiği kısa karara bağlı olmaksızın vicdani kanaatine göre karar verebileceğine işaret etti. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, bozma biçimine göre; öteki temyiz nedenlerinin şimdilik incelemesine yer olmadığına da işaret etti.