Yalanın Yandaş Medyası

Kurgu haber üzerinden kışkırtıcılık yapmayı iş edinen bazı haber siteleri yine bir yalana imza attılar. Bugün Saraçhane Parkında Türkiyeli derneklerin ortak yaptıkları mazlumlarla dayanışma eylemini de yalanlarına konu ettiler.

Haksöz Haber / Fatih DEMİR

Bugün Özgür-Der, Mazlumder, Mülteci Hakları Derneği ve Hukukçular Derneği mensupları Suriyeli muhacirlere yönelik zorunlu sürgün politikasını protesto etmek amacıyla Saraçhane Parkında bir araya gelerek basın açıklamasında bulunmuşlardı. Eylemde ırkçılığa hiçbir koşulda geçit verilmemesinin gerektiği ve bu sebepten dolayı bu eylemin düzenlendiği vurgulanmıştı. Irkçı tutumlarıyla bilinen bazı basın organları ise gerçeği hiç zaman kaybetmeden çarpıtmaya başladılar.

Bahsi geçen eylemin Türkiyeli dernekler tarafından organize edildiği bilinmesine rağmen söz konusu yayın organları eylemin Suriyeli Dernekler tarafından yapıldığı yalanını ısrarla dillendirmeyi sürdürdüler. Irkçılığı körükleyerek muhacir ve ensar dayanışmasını ve Türkiye’nin toplumsal barışını bozmayı hedef alan bu basın organlarının yalan habercilikten taviz vermedikleri bir kere daha görüldü.

Yalana yandaş basının, kasıtlı olarak ürettikleri algılara ve haberlere son vermeleri gerekiyor. Ağızlarından düşürmedikleri “gazetecilik etiği”ni ve sürekli birilerini yandaş ilan etmeyi seven bu güruhun kendi düştükleri yalana yandaş oluş hallerini eleştirmeleri gerekmektedir. Olayları kendi keyfiyetlerine göre yorumlamayı seçerek “yalanın yandaşı” pozisyonuna düşmekteler. Hataya düştüklerini fark etmediklerini düşünmek de bizim için  pek akıllıca bir tutum olmayacaktır. Çünkü yalanı ve kışkırtıcılık üzerinden habercilik yapmayı gerçekten çok seviyorlar. Öte yandan kendilerinin yaptıkları bu yanlışı umursamayacak kadar omurgasız olduklarınıda biliyoruz.

Haberlere attıkları başlıkların ve içeriklerin sehven yapılmış hatalar olmadığını, tamamen bilinçli ve üzerine kafa yorularak yazılmış olduklarını belirtmeyi de faydalı görüyoruz. Medya organları ile halkı “bilerek ve isteyerek” yanlış bilgilendirdikleri gözlenmekte olan bu basın organlarının basından ve basının ne olduğundan haberleri yok anlaşılan. Amaçlarının provakatif söylemler üreterek toplumun uç kesimlerini kışkırtmak ve toplumun huzurunu bozmak olduğu gözden kaçmamakta.

Sosyal medya ve haber siteleri okuyucularının, başlıkları dikkate alarak haberi okumaya veya okumamaya karar verdiklerini biliyoruz. Haber sitelerinin attıkları başlıkları okuyucunun detayları okumasa dahi, başlıktan dolayı akılda kalıcı olduğunu bilmeleri, neden yalanı tercih ettiklerini anlamamıza olanak tanımakta. Kimi zaman da detaylarda haberin gerçeği yazmasına rağmen yine “yanlış” başlıklar atmayı tercih etmeleri de gerçekten ne kadar art niyetli olduklarının bir diğer büyük göstergesidir.

Basın ve gazetecilik kuruluşlarının gerekli ahlaki düzenlemeler ile yalan yanlış ve algı operasyonu güden bu yayınların durdurulmasını sağlayacak tedbir ve düzenlemelerde bulunması gerekiyor. Bilerek haberleri çarpıtmayı seçen bu kişi ve kurumların hukuk önünde hesap vermeleri de gerekmekte. Gerekli yaptırımlar ve alınacak hukuki kararlar ile bir an önce gazeteciliğin geleceğini kurtarmak gerekmektedir. Aksi hallerde yalana yandaş olmanın sorumluluklarını gazetecilik camiası ve toplum kaldıramayacaktır.

Medya Haberleri

Facebook, Filistinli haber kaynaklarını yüzde 77 kısıtladı
İsmail Saymaz sen tam bir yalan makinesisin!
Yeni Akit bu saçmalıklara yer vermek zorunda mı?
Milyonların katili Esed'in Halk Tv’de CHP’ye teşekkürünü unuttunuz mu?
Nagehan Alçı’nın başörtülü yayın performansı: Suriye Devrimi’ni DAEŞ’le aynı kefeye koyma çabası