Xi Jinping, “Uygur nüfusunun tekeline son verin”

Çin Uluslararası Radyosu, Çin’in soykırım politikalarını Çin Londra Büyükelçiliği üzerinden aklamaya çalışıyor. Büyükelçilik sözcüsü üzerinden yapılan yorumlara göre Çin’deki soykırımları ifşa eden belgeleri yayınlayan Adrian Zenz etik dışı davranmış!

HAKSÖZ HABER

Doğu Türkistan’da yaşayan Uygur Türklerine yönelik baskı ve zulüm ile Çin’deki toplama kamplarıyla ilgili çarpıcı bilgi ve ifşaatları ile tanınan Dr. Adrian Zenz "çok gizli" ibareli yeni belgeler hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

Belgede Xi Jinping'in "Uygur Özerk Bölgesi’ndeki etnik Han Çinlisi nüfusunun çok az olduğunu, Uygur nüfusunun şiddetli tekeline son verilmesi ve nüfusun dengelenmesi gerektiğini ayrıca bunun için önlemler alınmasını gerektiğini" söylediği iddia ediliyor.

Dr. Adrian Zenz tarafından Çin gizli belgelerinde 'Uygur nüfusunun tekeline son verin' talimatı verildiği belirtilen belgeler hakkında Çin Londra Büyükelçi sözcüsüne göre Adrian Zenz etik dışı davranıyormuş.

Milyonlarca Doğu Türkistanlı Müslümanı toplama kamplarında asimile eden Çin, etik dersi verirken insan yaşamına önem vermediğini, çıkarlarına göre söylem ürettiğini bir kez daha gösterdi.

 “Belirtilen gizli belgeleri bu yılın eylül ayında kimliğinin açıklanmasını istemeyen bir kişi tarafından Uygur Mahkemesine iletildiği biliniyor”

Mahkeme Jürisi bu belgelerin doğruluk ve güvenilirliğinin araştırılması için konunun uzmanları olan tanınmış araştırmacılar Dr. Adrian Zenz, James Milward ve David Tobin’e gönderdi.

Dr. Adrian Zenz incelemesinden sonra mahkemeye sunduğu raporda bu belgelerin Çin Lideri Şi Cinping ve diğer merkezi hükümet liderlerinin bir dizi açılışlarda ve toplantılarda yaptıkları konuşmaları içerdiğini belirtti.

Zenz dosyaların, Pekin’in Urumçi’ye atadığı Bölgesel Çin Komünist Partisi (ÇKP) Genel Sekreteri Chen Quanguo ve Uygur bölgesel hükümetinin talimatları ile merkezi hükümetin ülkede tarih, din ve kültür birliğinin gelişimi ve yeniden oluşturulması hakkındaki yazılı talimatlarını içeren 3 belge içerdiğini bildirdi.

Dr. Adrian Zenz, Londra’da devam eden Bağımsız Uygur Mahkemesi'nin 27 Kasım’daki 3. Duruşmasında 317 sayfalık “Yeni Gizli Sincan Belgeleri” hakkında hazırladığı raporu sundu.

Dr. Zenz açıklamalarında, "Araştırmamızda , üst düzey hükümet yetkililerinin talimatları ile Uygurlara yönelik birbirlerini takip eden politikalar arasındaki bağlantının daha önce bildiğimizden çok daha geniş, daha ayrıntılı ve çok daha önemli olduğunu göstermiştir. Bu çok gizli belgeler Uygur bölgesindeki azınlık olarak tanımlanan Uygurlar ve diğer Türk kökenli halklara yönelik Çin yönetiminin baskı ve zulmü hakkında temel ve esas kaynak belge niteliğindedir. Ayrıca, belgeler Pekin’deki merkezi hükümetin daha 2014 yılında bölgede yaşayan halka karşı yürütülecek baskı ve zulüm politikaları hakkındaki talimatlarını, yönergelerini ve taleplerini açık ve net olarak ortaya koymaktadır. ifadelerini kullandı.

Çin propagandasını yinelen Çin Londra Büyükelçiliği ise ellerine tutuşturulmuş aynı nakaratlardan oluşan metnin bir benzerini yineledi.

Elçilik sözcüsü, Sincan bölgesinde yaşanan soykırım çalışmaları için, “Terör ve ayrımcılık örgütü olan Dünya Uygur Kongresi’nin desteğiyle kurulan sözde Uygur Mahkemesi, Çin karşıtı bir avuç kişinin kullandığı bir siyasi araçtır. Bu sahte mahkeme, hukuki bir kuruluş olmamakla beraber hiçbir yasal hakka sahip değildir” derken Xinjiang meselesinin din, milliyet ve insan hakları değil; terör, ayrımcılık ve dini aşırıcılıkla mücadele meselesi olduğunu iddia etti. Sözcü, “Çin hükümetinin Xinjiang’da uyguladığı politikalar, bölgedeki vatandaşların desteğini kazandı. Son 5 yılda bölgede hiçbir terör ve şiddet olayı meydana gelmedi. Xinjiang’da istikrar korunuyor, ekonomi gelişiyor, vatandaşların yaşam seviyesi yükseliyor” yalanına sarıldı.  

Yorum Analiz Haberleri

Meşru olanı savunursan karşılığını elbet görürsün!
Türkiye solu neden hala Esed rejimini savunuyor?
Sosyal medyada görünürlük çabası ve dijital nihilizm
İran aparatlarının komik antipropagandalarına vakit ayırmak bile coğrafya için zaman kaybı...
Nasıl ki ilk Müslümanlar tüm zorluklara rağmen direndiyse Gazzeliler de öyle direniyor!