WhatsApp’la gelen tehdit

WhatsApp yeni güncellemesi ile beraber; hesap bilgileri, mesajlar, konum bilgileri gibi birçok verinin Facebook'a ait şirketlerle paylaşılmasını içeren yeni koşulların onayı için kullanıcılara 8 Şubat'a kadar süre verdi.

Fatih Demir / HAKSÖZ HABER

Verilerimiz sosyal medya platformları ile bugüne kadar legal ve illegal olarak; şirketler, bireyler ve topluluklar tarafından elde edilebiliyordu. Kullanıcıların “herkese açık” seçeneği ile paylaştığı her bir veri kimi şirketler için takip, kimileri için algı şekillendirme, kimileri için algıyı ölçmede kimi şirketler ve siyasiler için ise algıyı yönlendirme amacıyla kullanılabiliyordu. 

WhatsApp da 4 Ocak'ta "Gizlilik İlkesi"ni güncellemiş ve kullanıcılarına güncellenen ilkeleri kabul etmeleri için bildirim yollamıştı. Hesap bilgileri, mesajlar, konum bilgileri gibi birçok verinin Facebook'a ait şirketlerle ve 3. kişilerle paylaşılmasını içeren yeni koşulların onayı için kullanıcılara 8 Şubat'a kadar süre verilmişti. WhatsApp, yeni koşulların kabul edilmemesi durumunda uygulamanın kullanılamayacağını belirterek dayatma yoluyla kullanıcılarının verilerine ulaşmayı amaçlıyor.

Yine aynı Whatsapp, AB ülkelerine bu sözleşmeyi zorunlu kılmayıp Türkiye gibi AB üyesi olmayan ülkelere zorunlu kıldığını açıkladı. Çünkü AB, kişisel verilerin korunması kanunları kapsamında böyle bir işleme izin vermiyor. Yani bilgilerin işlenmesi veya paylaşılmasına kati surette karşı çıkarak sosyal medya şirketlerinin kullanıcılarının verilerine ulaşmasına, paylaşmasına, denetlemesine karşı çıkıyor. Ancak Türkiye'de sosyal medyanın üreticilerine ve kullanıcılarına karşı herhangi bir kanun veya yaptırım bulunmuyor. Sadece sosyal medya üzerinden hakaret davaları açılabilirken Türkiye bazı büyük sosyal medya şirketlerine temsilcilik açtırmaya çalışarak faaliyetleri denetlemeyi, kişisel hak ihlallerini önlemeyi amaçlıyor. Ancak bu konuda henüz pek başarılı olamadı.

Facebook Cambridge Analytica skandalında ortaya çıktığına göre kullanıcılarının verilerini 3. parti şirketlere aktarmış ve bu anlamda yargılanarak suçlu bulunmuştu. Türkiye’nin ise sosyal medya platformlarına karşı herhangi bir yaptırım uygulayabilme gücü henüz yok. Amerika, Facebook’a bu skandal nedeniyle 5 milyar dolarlık bir ceza öngörmüştü.

Cambridge Analytica, 'tüketici, takipçi, seçmen davranışlarını değiştirmek isteyen' iş dünyası ve siyasi partilere hizmet sunan bir veri analiz şirketi olarak biliniyor. Facebook bu tarz bir skandalın ortaya çıktığı ilk sosyal medya platformlarından sadece birisi. Birçok sosyal medya tekeli kullanıcılarının verilerini satarak şirketlerini genişletmeye, etki alanlarını arttırmaya ve kullanıcılarının kişisel verilerini saklamaya devam ediyor. WhatsApp aldığı bu yeni güncelleme kararıyla daha önce gizli yaptığı eylemleri ‘kullanıcılarının rızasına’ dayandırarak yasal hale getirmiş olacak.

Whatsapp’ın aldığı bu kararının ardından Apple ait App Store mağazasında, Türkiye'de en çok indirilen mesajlaşma uygulamaları arasında ilk sırada "Telegram Messenger" yer aldı. İkinci sırada, "Signal" uygulaması bulunurken, WhatsApp ise üçüncü sıraya geriledi. WhatsApp'ın hemen ardından yerli anlık mesajlaşma uygulaması “BiP” listenin üst sıralarında kendisine yer buldu.

WhatsApp'ın kullanıcılarına yönelik "zorunlu güncelleme" kararının ardından, uygulama mağazalarında alternatif mesajlaşma uygulamaları ilgi görmeye başladı. Ancak kullanıcıların kişisel verilerinin hangi platformlar tarafından tam olarak korunduğu, izlenmediği, satılmadığı veya paylaşılmadığı tam olarak bilinmiyor.

Kullanıcıların özellikle yöneldiği “Telegram” uygulaması da Rusya devleti tarafından izlendiği yönünde iddialar ile karşı karşıya bulunuyor. Özellikle Orta Doğu ülkelerinde tercih edilen uygulamalardan birisi olarak da dikkatleri çeken Telegram'ın, Rusya’nın ABD’li sosyal medya devlerine karşı kendi uygulamaları ile piyasada etkinlik kazanmaya çalışırken çıkardığı uygulamalardan birisi olduğuna dikkat çekmeliyiz. Telegram ve alternatif uygulamaların kullanılması yönünde kullanıcıların yağmurdan kaçarken doluya yakalanmaları gibi bir durumun söz konusu olduğunu da hatırlatalım.  

Yine Çin’in, kendi sosyal medya araçları özellikle, “WeChat” ile kullanıcıları ve vatandaşlarını izleyerek onlara puanlar verdiği yönündeki iddialar ile karşı karşıya bulunduğunu not düşelim.  

Güney Kore’nin kendisine özel olarak tasarladığı “KakaoTalk” adlı sosyal medya aracını vatandaşlarına tercih ettirmesi gizliliğe verdiği önemi göstermesi açısından oldukça önemli.

Türkiye’de de “Bip, Dedi, Laff” gibi yerli uygulamaların kullanılması yönünde gizlilik ilkelerinin ihlal edilmediğine dair kanıtlar sunulursa tercih edilebilirlikleri artacaktır.

Medya Haberleri

Facebook, Filistinli haber kaynaklarını yüzde 77 kısıtladı
İsmail Saymaz sen tam bir yalan makinesisin!
Yeni Akit bu saçmalıklara yer vermek zorunda mı?
Milyonların katili Esed'in Halk Tv’de CHP’ye teşekkürünü unuttunuz mu?
Nagehan Alçı’nın başörtülü yayın performansı: Suriye Devrimi’ni DAEŞ’le aynı kefeye koyma çabası