Avrupa basınından yorumlar aktaran Eurotopics sitesi Kuzey Kore’de bir buçuk yıllık hapis hayatının ardından Amerika’ya döndükten bir hafta sonra beyin hasarı yüzünden hayatını kaybeden Amerikalı öğrenci Otto Warmbier hadisesinin ABD’nin Kuzey Kore siyasetini nasıl etkileyeceğine ilişkin Batı basınında çıkan yorumlara yer vermiş.
Eurotopics’in yorumunda ABD’li öğrenci Otto Warmbier’in ölümünün ABD Başkanı Donald Trump üzerindeki baskıları da arttırdığı vurgulanıyor. Nüfuzlu Cumhuriyetçilerin Kuzey Kore’de bir buçuk yıl mahkumiyetin ardından memleketinde hayatını kaybeden Amerikalı öğrenci için gerekli tepkinin gösterilmesini istediklerinin belirtildiği yorumda Avrupa basınının yaşanan diplomatik krizi endişeyle izlediği belirtiliyor.
Çılgın Hükümdarların Tehlikeli Dalaşı
İki ülke arasında zaten gergin olan ilişkilerin kontrolden çıkma olasılığına değinen Fransız Le Figaro şunları söylüyor:
“Kuzey Kore’nin nükleer silahla çıkış aramasının ABD’yle ilişkilerinde yarattığı krizin ardından Otto Warmbier trajedisi gerilimi daha da tırmandırdı. Çünkü bu vaka Beyaz Saray’daki şahinler için harika bir bahane ve Kuzey Doğu Asya’da füze denemelerinin yarattığı gerilimi daha da arttıracak duygusal bir kıvılcım. Kim Jong-un ve Trump gerilimi düşürmeyi başarabilecekler mi? Çılgın karakterleriyle hanedanlık koltuklarına yapışan bu iki asker de sansasyonu ve gazete manşetlerine çıkmayı aynı oranda seviyor. Uzmanlar ‘askeri bir tercihin’ bölgeyi yangın yerine çevireceğini vurguluyor. Gerilimin düşürülmesi bu yüzden çok önemli.”
Trump’ın Yaptırım Olanağı Neredeyse Yok
Avusturya’da yayımlanan Der Standard gazetesine göre, ABD’nin Kuzey Kore’ye uygulayabileceği yaptırımlar kısıtlı:
“Kuzey Kore rejimi 22 yaşındaki ABD vatandaşı Otto Warmbier’in ölümünden suçludur. Gerçekçi bir strateji yok bu tutumun ardında. Pyongyang sonuçta bu fiili cinayetle kendine zarar vermiş oldu. Bu hafta Çin’le müzakerelere başlayacak ABD hükümeti Kuzey Kore’ye daha sert yaptırımlar uygulanması konusunda ısrar edecek, izolasyon politikasına hız verecektir. Ancak Trump’ın sözlü suçlamaları uygulanacak yaptırımların neredeyse tükendiği gerçeğini değiştirmiyor. Çin’i Pyongyang için çok önemli olan petrol sevkiyatlarını durdurmaya zorlamak mümkün değil. Donald Trump da ilk askeri hamleyi yapma riskine girmek istemeyecektir.”
Trump İçin Bir Fırsat
İsviçre gazetesi Tages-Anzeiger ise Warmbier vakasının, ABD Başkanı Trump’ın işine bile geleceğine inanıyor:
“Haftalardır Rusya bataklığında çırpınmaktan zayıf düşmüş ABD başkanının kahramanlık hikâyelerine ihtiyacı var. Ama daha da önemlisi, seçim kampanyası ekibinin üyelerine karşı yürütülen can sıkıcı soruşturmaları unutturmak için yeni düşmanlara ihtiyacı olması. Trump 22 yaşındaki öğrencinin serbest bırakılması için Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’u bizzat görevlendirdiğini iddia ediyor. Amerika bunu başardı da sonunda. Kamuoyu komadaki Warmbier’in dokunaklı fotoğraflarına odaklanmış durumda. Kuzey Kore diktatörünün vahşeti birdenbire başka bir çehre kazandı ve ABD’nin gücünü göstermesi gerektiği sesleri şimdiden yükselmeye başladı. Trump artık tepki vermek zorunda.”
Solcular Hâlâ Pyongyang’ı Destekliyor
İsveç’te yayımlanan Dagens Nyheter gazetesi Batı’daki solcuların hâlâ Kuzey Kore rejimini yüceltmesini anlamıyor:
“[İsveç] Komünist Partisi Kuzey Kore hakkında şunları yazmış: ‘Kuzey Kore’nin emperyalizm karşındaki dik duruşunu ve Kuzey Kore yarımadasındaki barış ve uzlaşma için yaptıklarını takdir ediyoruz.’ Devrimci Komünist Gençlik Birliği de son noktayı koymuş: ‘Kuzey Kore örneği sosyalizmin her şeye rağmen üstün bir rejim olduğunun göstergesi.’ 2017 yılında Batı dünyasında nükleer silahlarla donanmış, kendi halkını tutsak almış, işkence yapan ve açlığa mahkum eden bir rejimde uzlaşma kültürü emareleri gören insanların olması gerçekten tiksindirici. Otto Warmbier’i katleden diktatörü ve benzerlerini desteklemek, solun girdiği yanlış yolun kanıtı.”