Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, bakanlık konutunda Moldova Dışişleri Bakanı Andrei Galbur ile baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Çavuşoğlu, Viyana'da PKK yandaşlarının düzenlediği gösteriye ilişkin bir soru üzerine, Avusturya'nın son dönemde giderek artan yabancı düşmanlığı, ırkçılık ve İslam karşıtlığının merkezi olan bir ülke haline geldiğini söyledi.
Bu ülkenin, Avrupa ve Avusturya halkında Türkiye karşıtlığını artırmak için attığı adımlar, Türkiye'nin Avrupa Birliği sürecini sorgulamaya kalkması ve adeta tehdit etmesinin dostane yaklaşımlar olmadığını belirten Çavuşoğlu, "Darbe girişimi ve sonrasında da Türkiye'ye destek vermediği gibi, tam tersi bir tutum içinde oldular." diye konuştu.
"Türkiye'ye saldıran terör örgütlerine destek veriyorlar"
Türkiye vatandaşlarının yapacağı barışçıl bir gösteriye de bu ülkede izin verilmediğini ve hatta duydukları rahatsızlığın açıkça söylendiğini anlatan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Biz de kendilerine 'Toplanma özgürlüğü dersi vermeye çalışıyorsunuz ancak barışçıl bir yürüyüşe bile izin vermiyorsunuz' diye sitemimizi etmiştik. Fakat gördük ki PKK ve yandaşlarına Viyana'da gösteri yapma izni vermişlerdir. Bunun samimiyetle bağdaşmadığını biliyoruz. Dolayısıyla teröre destek veren bu tutumuna duyarsız kalamayız. Maalesef Avusturya ile ikili ilişkilerimizin ve iş birliğimizin normal sürdürülmesinin zemini ortadan kalkmıştır. O nedenle bugün Avusturya maslahatgüzarını bakanlığımıza çağırarak tepkimizi gösterdik. Aynı şekilde Viyana Büyükelçimizi de istişareler ve Avusturya ile ilişkilerimizi gözden geçirmek için Ankara'ya çağırdık. İkili ilişkilerimizde biz de duyarsız kalmayacağız, bazı adımlar atacağız. Biz onlar gibi iki yüzlü olamayız. Terörün her türlüsüne karşıyız. Ama onlar bazı terör örgütlerine karşı ama Türkiye'ye saldıran terör örgütlerine destek veriyorlar. Ama biz ikili ilişkilerimizde başka tedbirler alacağız. O anlayış şu anda ortadan kalkmıştır. Önümüzdeki süreçte atacağımız adımları sizlerle paylaşacağız. Bize nasıl yaklaşırlarsa biz de kendilerine öyle yaklaşacağız."